Manisa Çevre Dernekleri ile Çevre Gönüllüleri Akhisar’ın Dağdere Mahallesi bölgesinde açılmak istenen Sülfürik Asit Tesisi ve Gölmarmara gölünün üçte ikisinin Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü(TİGEM)n’e tarımsal üretim yapılması maksadıyla devri üzerine 09 Aralık Cumartesi günü Manisa’da özel gündemle toplandı.

Manisa Çevre Dernekleri ile Çevre Gönüllüleri Akhisar’ın Dağdere Mahallesi bölgesinde açılmak istenen Sülfürik Asit Tesisi ve Marmara gölünün üçte ikisinin Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM)n’e tarımsal üretim yapılması maksadıyla devri üzerine 09 Aralık Cumartesi günü Manisa’da özel gündemle toplandı.

Manisa Tabip Odasında yapılan toplantıya; Manisa Çevre Derneği, Akhisar Çevre Derneği, Salihli Çevre Derneği, Turgutlu Çevre Platformu, Gördes Çevre Derneği, EGEÇEP adına Yürütme Kurulu Üyesi Erhan İçöz, Gürkan Develi ve Saruhanlı ile Ahmetli’den temsilciler katıldı.

Sülfürik Asit Tesisi ve Gölmarmara gölü başlıklı iki ayrı bölüm halinde yapılan toplantıda Akhisar Çevre Derneği ve Gördes Çevre Derneği tarafından Sülfirik Asit Tesisi’nin zararları, neden olmaması gerektiği ve konu ile ilgili verilen mücadeleler anlatıldı. 

Katılım gösteren bütün temsilcilerin söz alıp fikir beyanında bulunmasının ardından Sülfürik Asit Tesisi için verilen ÇED olumlu kararının iptali üzerine Derneklerin ortak olarak bir dava açmasına karar verildi. Davayı Manisa, Salihli ve Akhisar Çevre Dernekleri avukatlarının birlikte açması fikrine varıldı.

Akhisar’da kurulacak Sülfirik Asit Tesisi üzerine yapılacaklar konusunda hem fikir oluşturulmasının ardından toplantıdaki ikinci özel gündem maddesine geçildi.

Gölmarmara Gölü konusunda Salihli Çevre Derneği ve Manisa Çevre Derneği’nden detaylar dinlendi. Gölmarmara gölünün kurumasının genel olarak kuraklıkla ilgili olduğu belirtilirken kurumlar eliyle yapılan hatalar olduğu ifade edildi. Gördes Barajı’nın, Gölmarmara’nın durumu düşünülmeden planlandığı, tarımda vahşi sulamanın uygulandığı hususunda vurgular yapıldı.

Son olarak gölün kuruyan alanlarına vatandaşlarca tarla açılmaya çalışılması devlet tarafından önlemesi gerekirken, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne (TİGEM) devredilmesinin gölün tamamen gözden çıkarmak anlamına geldiği fikrine varıldı.

Salihli Çevre Derneği konu üzerine Doğa Derneği’nin birlikte dava açalım önerisini iletti. Dernekler açılacak davanın içeriğinde hemfikir olunursa ortak dava açılabileceğini kararına vardılar. Bu konuda Doğa Derneği avukatı ile Dernek avukatları iletişime geçerek, konuyu karara bağlayacaklar.

TİGEM’e devrinin iptali içinse Manisa Bölgesi Çevre Dernekleri olarak Doğa Derneği ile birlikte, ya da ayrı olarak dava açılacak fikrine varıldı.

Toplantı ile ilgili açıklamalarda bulunan Akhisar Çevre Derneği Başkanı Erdan Boşnak şunları söyledi: “Sülfürik Asit Tesisi ile ilgili hukuki süreçleri uzun zamandır takip ediyoruz. Biz bölge dernekleri ile daha önce bir dava açmıştık. ÇED gerekli değildir kararının iptali davasıydı bu. Aynı konuda İzmir’in su kaynaklarını tehdit ettiği için İzmir Belediyesi, İZSU üzerinden dava açmıştı. Yine İzmir Çevre Mühendisleri Odası, İzmir Kimya Mühendisleri Odası da konuyla ilgili dava açmıştı. Mahkeme İZSU’nun davası üzerinden ÇED gerekli değildir kararının iptali ile sonuçlandı. Yani kazandık.

Ancak şirket daha sonra Bakanlıktan ÇED olumlu kararını aldı. Bu karar ne yazık ki tesisin üzerine kurulduğu su kaynaklarımıza, bölgenin oksijen deposu ormanlarımıza zarar vermeyeceği anlamına gelmiyor.

Bu tesisin böyle bir alanda olmaması gerekir. Bölgede Başlamış Çayı üzerinde Manisa’nın su deposu olacak Gürdük Barajı yapılıyor. Bu baraj tamamen Sülfürik Asit Tesisinin etki alanı içinde. İzmir’in içme suyunun temin edildiği Gördes Barajı, Akhisar’ın içme suyunun temin edildiği Seydiköy Çayı yakınındaki su pompaları etki alanı içinde.

Sağlığımız her şeyden önemli. Bu konuda hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz. Gölmarmara Gölünün kurtarılması ile ilgili çalışmalarımız da bölge dernekleri ile beraber iki yıla yakın bir zamandır sürüyor. İzmir Belediyesi de bu çalışmaların içinde. Gölmarmara, korunması yaşatılması gereken bir göl. Bunun çözümleri var. Bu çözümler uygulanacağına önce kuruyan göl alanı sahipsiz bırakıldı. Boş alanlar bölge köylüleri tarafından tarım arazisine çevrildi. Arazi kavgaları çıktı, ölenler oldu. Sonrasında bu tarım alanları engelleneceğine, köylünün kullanımı iptal edilerek, buralara devlet adına el koyulma yoluna gidildi. Valilik’le Tarım İşletme Genel Müdürlüğü arasında buranın devri için bir protokol imzalandı. Söylenen; üçte bir alan göl olarak muhafaza edilecek, üçte ikilik alanda da tarım yapılacak. Bu, gölün yok oluşuna açılan bir kapıdır. Halkın çıkarlarının ve doğanın koruyucusu durumunda olması gereken bir devletin bunu yapmaması gerekir. Gölün kullanımının TİGEM’e devrinin iptali için dava açacağız. Gölmarmara gölü yaşamalıdır Gölmarmara gölü korunmalıdır.”

A. 6 Eylül