Buradasınız
Ana Sayfa > Haberler > İznik’te ormanlık alan ve içme suyu havzasında altın aranacak!

İznik’te ormanlık alan ve içme suyu havzasında altın aranacak!

İznik’in Hisardere köyünde tarımsal sulama ve içme suyu ihtiyacını karşılayan su kaynaklarına altın aramak için maden ocağı kurulacağı bildirildi.

Bursa’nın İznik ilçesi, Hisardere köyü Pınarbaşı bölgesinde çınar ağaçlarının ve su kaynaklarının bulunduğu bölgede Gizem Madencilik Şirketi’nin altın arayacağı bildirildi. Su kaynaklarına zarar verilecek olmasına ve şirketin tabelalarını asırlık çınar ağaçlarına çivilemesine bölge halkı tepki gösterdi.

‘ÇED BAŞVURUSU RAPORLARI YOK’

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışlıoğlu, şirketin ÇED raporu başvurusu olmadığını söyledi. Kayışlıoğlu, “Ayrıntılı bilgi sahibi değiliz. Ancak, gördüğümüz kadarıyla burası cennetten bir köşe. Asırlık anıt çınar ağaçları var. Su kaynakları var. Köylüler için hayat kaynağı oluşturuyor. Yetkililere bu konuda sorduğumuz da şirketin herhangi bir ÇED raporu başvurusu olmadığını söylediler. Ama sondaj çalışmasıyla bir maden taraması yapıldığını öğrendik” dedi.

‘DİNAMİTLE PATLATMALAR OLACAK, KÖY YOK OLUR’

Hisardere Köyü Muhtarı Adem Topçu, “Bu su bizim can damarımız. Burada dinamitle patlatmaların olacağı, alana iş makinelerin gireceği söyleniyor. Eğer böyle bir şey olursa bu su buradan yatak değiştirip kaçarsa bunun sorumlusu kim olacak. Hisardere köyü diye bir şey kalmaz. Yetkililerin müdahale etmesini istiyoruz” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN EN ZENGİN ALANLARINDAN BİRİ

Öte yandan son olarak Aydınlar köyü mevkiinde bulunan bin 893 hektarlık alanda çinko, kurşun ve bakır ocağı projesi için ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) süreci başladığı öğreildi. Projeyi yöneten şirket ise Ergüden Madencilik Hayvancılık İnşaat Tarım San. ve Tic. Ltd. Şti. Maden aramalarının yapılacağı alan biyoçeşitlilik rezervi açısından Türkiye’nin en zengin alanlarından birine sahip. Ormanlık ve tarım arazisi olan bölgede yüzbinlerce ağaç bulunuyor. Proje uzunluğu koruma bandını aşarken proje sadece ormana değil İznik Gölü‘ne de zarar verecek.

KÖYLÜLER ENDİŞELİ VE TEDİRGİN

Doğma büyüme Hisardereli olan ve madene karşı mücadele veren bir köylü yurttaş ise şöyle diyor:

“Köylüler tedirgin, köyümüzün tarımsal sulama için tek su kaynağı maden alanının iki üç kilometre aşağısındaki gölet, bu gölette maden alanındaki dereden besleniyor… Bölgede hayvancılık var, çobanlık var… Geri kalan ailelerin hepsi tarım ile geçiniyor. O su kesildiği an nereye gidecek bu insanlar, geçimini nasıl sağlayacak… Şaşırıyorum hayret ediyorum… Merak etmeyin kesilmeyecek diyorlar, ya kesilirse? Ben kalacağım orada kupkuru toprakla. Birden fazla anıt ağacı var, bunların tespit edilip statüye girmesi lazım.”

“MADENE HAYIR, İZNİK’E DOKUNMA”

Hisardere’deki proje ne yazık ki İznik’e vurulması planlanan ilk darbe değil. Ergüden Madencilik tarafından Aydınlar Köyü’nde çinko-bakır-kurşun aramak için yapılması planlanan bir maden projesi daha vardı. İznik Çevre ve Yaşam Platformu’nun mücadelesi sonucu iptal edilen proje sonucunda bölgede madene karşı bir bilinçte oluşmuş durumda. İznik Çevre ve Yaşam Platformu konuyu şöyle açıklıyor:

“Aydınlar’daki projeyi duyduk, ÇED dosyasını araştırdık, sonrasında bir video hazırladık ve sosyal medyadan sesimizi yükseltmeye çalıştık. İznik’te madene karşı bir duruş olduğunu fark ettikten sonra İznik Çevre ve Yaşam Platformu’nu oluşturduk.

Yaşam alanlarımızı yağmalayacak bu projeye karşı basın toplantısı, imza kampanyası, sosyal medya çalışmaları ve birçok etkinlik düzenledik. Çarşamba günleri burada pazar kuruluyor, stand açarak insanları bilgilendirdik, yaklaşık üç bin vatandaşımız imza kampanyamıza destek verdi, geri kalanını ise sosyal medya etkileşimi ile topladık.

Bu imzalarımızı kaymakama, belediye başkanına, ilçe ziraate, ticaret odasına, sulama birliğine ve ilçe tarıma ilettik. Kısaca ulaşabildiğimiz herkese ulaşmaya çalıştık. Kamuoyunu bilinçlendirmek adına çok adım attık. Belediye’de projeye olumsuz görüş verdi. İlk ÇED süreci bu şekilde gerçekleşti.

Aydınlar için ikinci ÇED dosyası çıktı, İznik Belediyesi bu dosyaya da olumsuz görüş verdi, bizlerde sesimizi her yerde duyurmaya çalışıyorduk. O tarihlerde  yeni kıyı koruma kanunu yasalaştı, bizim maden sahamız uzak koruma bandının içerisinde kalıyordu. Ve bu sınır içerisinde maden ya da taş ocakları açılamazdı, açılması için meclisten geçmesi lazımdı. İkinci ÇED dosyası için de olumsuz görüş verildi.

Bu bölge çok önemli, İznik Gölü stratejik bir su kaynağı, bölgemizin iklim özelliğinden dolayı meyvecilik ve sebzecilik alanlarında çok yüksek üretim potansiyeline sahibiz. Türkiye’nin her yerine, hatta yurtdışına bile meyve sebze ithal ediliyor. Yeraltı ve yer üstü sularının kirlenmesi bu alanın mahvedilmesi demek. Sadece bu coğrafyada yaşayan insanlar değil, binlerce insan bu süreçten zarar görecek.

Ek olarak buralar birinci derece deprem bölgesi, olası bir maden projesinde yapılacak olan patlatmalar otomatikman deprem sahasındaki sismik hareketleri tetikleyecek,  yeraltı sularında kaymalara neden olacak. Coğrafyamız için bu riski almaya değer mi? Sadece o da değil turizm anlamında buranın kimliğini kaybetmesi de söz konusu.”

İznik sadece madenlerle değil, RES projeleri ile de katledilmeye çalışılıyor. Fakat mücadeleyi bırakmayanların açtığı dava sonucu proje iptal edildi.

Kaynak: KOS

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

Bir cevap yazın

Top