Buradasınız
Ana Sayfa > Ekoloji > İzmir Orhanlı Köyü’nde JES protestosu: ‘Zeybek Oynayarak’ Jeotermal Toplantısını İptal Ettirdiler

İzmir Orhanlı Köyü’nde JES protestosu: ‘Zeybek Oynayarak’ Jeotermal Toplantısını İptal Ettirdiler

İzmir Seferihisar‘a bağlı Orhanlı Köyü‘nde yapılmak istenen JES-RES-GES (Jeotermal, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi) entegre enerji santrali projesine köy halkının itirazları devam ediyor. ÇED toplantısına efe kıyafetleriyle zeybek oynayarak katılan köy halkı gerçekleştirdiği protestolar ile toplantıyı iptal ettirdi.

İzmir Seferihisar‘a bağlı Orhanlı Köyü‘nde yapılmak istenen JES-RES-GES (Jeotermal, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi) entegre enerji santrali projesine köy halkının itirazları devam ediyor. ÇED toplantısına efe kıyafetleriyle zeybek oynayarak katılan köy halkı gerçekleştirdiği protestolar ile toplantıyı iptal ettirdi. Çevre avukatları ve çeşitli sivil toplum kuruluşları da köylülere destek verdi.

Video: Orhanlı Köyü Kültür, Gençlik ve Spor Kulübü Derneği

23 ADET JES SONDAJ KUYUSU AÇILMASI PLANLANIYOR

Orhanlı Köyü, bir süredir jeotermal enerji santrali projelerinin tehdidi altında. Köyün neredeyse tamamına JES projeleri için dört farklı ruhsat izni verilmişti. Sondaj çalışmaları başlamış olan bir JES projesine karşı geçtiğimiz aylarda dava açan köylüler, bu davaya ilişkin hukuki süreç devam ederken yaşam alanlarına yapılmak istenen bir başka JES projesiyle daha karşı karşıya kaldı.

JES-RES-GES entegre enerji santrali için, köy merkezinde 23 adet jeotermal sondaj kuyusu açılmak istenirken yöre halkı tepkili ve yapılmak istenen projenin getireceği zararlardan endişeli. Milyonlarca nadir canlının yaşam alanı olma özelliği de taşıyan köyün yerleşim yerinin içerisinde kalan projenin, hem bölge halkının hem de köyün üretim kültürünü tehdit ettiği belirtiliyor.

TARIMI ÇÖKERTECEK, TARIMSAL ÜRETİMİMİZİ YOK EDECEK

Orhanlı Köyü Kültür, Gençlik ve Spor Kulübü Derneği Başkanı Hasan Tahsin Akçil, yapılmak istenen projenin yaşam alanlarını ve tarımsal üretimlerini yok edeceğini anlattı: “Köyümüz, asırlık zeytin ağaçlarıyla, temiz havası ve suyuyla, doğal güzellikleriyle binlerce yıldır kendi kendine yetiyor. Ürettikleriyle İzmir başta olmak üzere birçok şehirde yaşayan insanın gıda ihtiyacını karşılıyor. Göç vermek şöyle dursun aksine Türkiye’nin farklı yerlerinden göç alıyor. Yediden yetmişe köyümüzdeki herkes kültürüne, doğasına sahip çıkmak için burada. Yaşam alanımızın ortasına yapılmak istenen bu korkunç proje köyümüzü, erkence zeytin ağaçlarımızı, tarımsal üretimimizi yok edecek. Pandemi dönemi, on binlerce insana sağlıklı ve temiz gıda sağlayan köyümüz gibi üretim alanlarının ne kadar değerli olduğunu bir kez daha gösterdi. Köyümüzde jeotermal enerji projelerinin durdurulması için hep birlikte mücadelemizi sonuna kadar sürdürecek ve erkence zeytin ağaçlarımızı atalarımızdan emanet aldığımız gibi çocuklarımıza emanet edeceğiz.”

PROJELER DURDURULUNCAYA KADAR MÜCADELEDEN VAZ GEÇMEYECEĞİZ

Önceki gün de yapılan ÇED toplatısına efe kıyafetleriyle zeybek oynayarak katılan köy halkı gerçekleştirdiği protestolar ile toplantıyı iptal ettirdi. Çevre avukatları ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının da köylülere destek verdiği toplantı sonrasında yapılan açıklamada yöre halkının mücadelede kararlı oldukları vurgulanırken ‘Yaşamı tehdit eden projeler durduruluncaya kadar vazgeçmeyeceğiz’ denildi. Orhanlı Köyü Kültür, Gençlik ve Spor Kulübü Derneği sayfasından yapılan açıklamada şöyle denildi:

“Yaşamımızı tehdit eden Jeotermal Santrali toplantısını iptal ettirdik! Köyümüzde yapılması planlanan JES-RES-GES (Jeotermal, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi) entegre enerji santrali projesine karşı çıkmak için 11 Haziran Cuma günü gencimizle yaşlımızla bir araya geldik. ÇED süreci kapsamında yapılmak istenen Halkın Katılım Toplantısı’nı efe kıyafetleriyle zeybek oynayarak, davul zurna eşliğinde protesto ederek iptal ettirmeyi başardık. Köyümüzdeki yaşam savunmamıza destek olan tüm avukatlara ve doğa dostlarına teşekkür ederiz. Orhanlı Vadisi’ndeki yaşamı tehdit eden projeler durduruluncaya kadar haklarımızı savunmaktan vazgeçmeyeceğiz.”

ORHANLI KÖYLÜSÜNÜN JES KARŞITI MÜCADELESİ MECLİS GÜNDEMİNE DE GETİRİLMİŞTİ

Türkiye’nin ilk sakin kenti olan Seferihisar’da, halkın tüm tepkisine rağmen devam eden JES çalışmaları HDP’li Serpil Kemalbay tarafından Meclis’e taşınmıştı. HDP İzmir Milletvekili Kemalbay bölgedeki JES çalışmaları ile ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması talebiyle TBMM’ye verdiği soru önergesinde, işletmenin köylerinin piknik alanına şantiye kurduğunu ve hiçbir izni olmadan 14 adet jeotermal arama kuyularının inşasına başladığını, bununla ilgili yurttaşların Seferihisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu hatırlattı. Açılmak istenen jeotermal enerji santralinin İzmir Yarımadası’na özgü erkence türü zeytin ormanları başta olmak üzere, bölgenin doğasını ve bu bölgede geçimini sağlayan insanların,  yaşam ve tarımsal üretim alanlarını tehdit ettiğini aktaran Kemalbay’ın, bakan Kurum’a yönelttiği sorulardan bazıları şunlar olmuştu;

  • Firmanın ÇED süreci halen devam ederken tamamen hukuksuz olarak Orhanlı Köyü’nün piknik alanına şantiye kurması  ve hiçbir izni olmadan 14 adet bölgedeki bazı alanlarda jeotermal arama kuyularının inşasına başlayabilmesi nasıl mümkün olmaktadır?
  • Jeotermal arama kuyularının inşasına başlayabilmesi için şirket yetkililerinin sözlü izin aldıkları iddiaları doğru mudur?
  • Hazırlanan ÇED raporunda, arazi sahipleri ile anlaşma sağlanamaması durumunda; 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanununun 12. maddesi doğrultusunda kamulaştırma ile ilgili süreç yönetimine başvurulacağı doğru mudur?
  • Dünya ülkelerinin çoğunda jeotermal elektrik santralleri tarım alanlarından ve yerleşim yerlerinden uzakta, ancak dördüncü sınıf tarım alanı kabul edilen yerlerde yapılabilirken ülkemizde zeytinlik, meyve ve sebze bahçelerinin bulunduğu bölgelerde ve meskenlere 50-100 metre gibi yakın mesafelerde JES’lere nasıl izin verilmektedir?
  • Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın 14.08.2019 tarihli belgesinde “artık bundan sonra JES ve madencilik gibi projelere izin verilmemesi gerekir” vurgusu yanında Manisa ile İzmir Valiliklerine yazı göndermesine ve yeraltı sularının JES ve maden çalışmaları nedeniyle kirlendiğine, zehirlendiğine dikkat çekilirken ısrarla JES’lere izin verilmesinin gerekçesi nedir?
  • 1 yıl önce Orhanlı ve Yeniköy yakınında bulunan Kavaklıdere Köyü’nde kurulan jeotermal elektrik santrali nedeniyle köyde yaşayan ve zeytincilikle geçinen yurttaşların gürültü kirliliği ve mahsullerinin verimsizleşmesi nedeniyle evlerini satarak başka yerlere göç etmek zorunda kalmışlardır. Orhanlı Köyü için de yapılmak istenen bu mudur?
  • Sadece yaşam alanları ve tarım arazilerini korumak için değil, aynı zamanda hukuksuz şekilde JES çalışması yapmak isteyen şirketlerin saldırgan tavrına karşı hukuka da sahip çıkmayı amaçlayan yurttaşların seslerine kulak verilecek midir?
  • Uzmanlarca dile getirilen jeotermal kaynakların fazlaca kullanıldığı arazilerde yapılan reenjeksiyonun sismik aktiviteyi tetiklediği ve depremlere neden olduğu açıklamalarına yönelik olarak bu bölgelerde jeotermal elektrik üretim alanlarında doğal depremsellik ve tetiklenmiş depremsellik kayıt ve değerlendirme uygulamaları yapılmakta mıdır? 
Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

Bir cevap yazın

Top