Buradasınız
Ana Sayfa > Bileşen Etkinlikleri > Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesine yargı freni

Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesine yargı freni

Foça’da yapımı planlanan Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesi için İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptali için İzmir Tabip Odası ve Foça Belediyesi tarafından dava açılmıştı. Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesine karşı açılan davada, mahkeme tarafından “Yürütmenin Durdurulması” kararı verildi.

Foça’da yapımı planlanan Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesi için İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptali için İzmir Tabip Odası ve Foça Belediyesi tarafından dava açılmıştı. Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesine karşı açılan davada, İzmir 6. Mahkemesi tarafından “Yürütmenin Durdurulması” kararı verildi.

Biyokütle tesisi projesine karşı açılan davada, davacı kurumlar olarak katı atık yakma suretiyle enerji elde edilmesi planlanan projenin çevreye ve halk sağlığına olumsuz etkileri vurgulandı. Ayrıca mahkeme kararı öncesinde yapılan bilirkişi keşfi sonrasında da bilirkişi heyeti tarafından proje hakkında 3573 sayılı Kanun’a aykırı olduğu vurgulaması da yapılarak “olumsuz” rapor verilmişti. Bilirkişi raporunda, heyette yer alan uzmanların her biri kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili bilimsel tespitlere yer vermiş ve her bir bilirkişi, projeye ilişkin eksikliklere yanlışlıklara, bilimsel olmayan işlemlere vurgu yapmıştı. Bilirkişi raporunu değerlendiren İzmir 6. İdare Mahkemesi de, bu raporu göz önüne alarak görülen davada proje için verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararı ile ilgili olarak “Yürütmenin Durdurulması” kararı verdi.

Bilirkişi Raporu ne diyor?

Yapılan keşif sonrasında raporunu hazırlayarak mahkemeye sunan Bilirkişi Raporu‘nda açılmak istenen biyokütle tesisi hakkında özetle şunlar belirtiliyor:

  • Katı atıkların enerji eldesi ile ilgili bilgilere proje tanıtım dosyasında tam olarak yer verilmediği, 
  • Üretim sırasında meydana gelebilecek ve ciddi çevre sorunlarına neden olabilecek emisyonların doğru ve tam saptanmadığı,
  • Oluşacak atıkların bertaraf edilmesi için gereken yöntemlerin ve nasıl uygulanacağının yeteri kadar belirtilmediği, 
  • Proje alanının jeolojik ve hidrojeolojik açıdan yeterli düzeyde tanıtılmadığı,
  • Projenin olası çevresel etkileri ve alınması gereken önlemlerin yeterince belirtilmediği,
  • Eksik ve yetersiz değerlendirme nedeniyle yöredeki jeolojik birimler, kaya birimlerinin özellikleri ve geçirgenlikleri, yörenin hidrolojik ve hidrojeolojik özellikleri, yeraltı suyu durumları, kaynaklar, kuyular, su depoları vb. birçok konu bilinmediğinden oluşturabileceği çevresel etkilerin yeterli düzeyde PTD’de anlatılmadığı, 
  • Proje alanının zeytinlik sahalara yakınlığı nedeniyle 3573 sayılı Kanun’un 20. maddesine aykırı olduğu,
  • Tesisin işletilmesi sırasında oluşabilecek emisyonların eksik hesaplandığı,
  • Bölgenin petrokimya, demir-çelik, termik santraller gibi kirletici vasfı yüksek sanayilere yakınlığı nedeniyle önemli bir baskı altında olduğu,
  • Tesisin çevresinin doğal bitki örtüsüyle çevrilmiş olduğu, tesisteki faaliyetin olası çevresel etkileri ve alınması gereken önlemlerin PTD’de belirtilmediği, 
  • Yapılması planlanan tesisin yörenin oldukça yakınında bulunan zeytinlikleri, tarımsal alanları ve doğal bitki örtüsünü olumsuz yönde etkileyeceği,
  • Dava konusu tesisin güney, batı ve güneydoğu bölümünün hemen hemen tümünün doğal zeytin yetiştiriciliği bölgesi olduğu, sürdürülebilir, aktif ve ekonomik anlamda zeytin bölgesi içine girdiği, 
  • Tesisin 360 m uzaklığından başlayarak alanın tümünde çok yoğun zeytin ağacı tarımı yapıldığı, dava konusu projenin bu yönüyle 3573 sayılı Kanun’a aykırı olduğu… değerlendirmelerine yer verilmiş ve sonuç olarak dava konusu ÇED gerekli değildir kararının bilimsel ilkelere uygun olmadığı tespiti yapılmıştır. 

Bilirkişi raporunu değerlendiren İzmir 6. İdare Mahkemesi, bilirkişi raporunda yer alan bilimsel tespitlere atıfta bulunarak, projenin uygulanması halinde özellikle zeytinlik alanlar dahil olmak üzere çevre ve insan sağlığı açısından telafisi güç ve imkansız zararlar doğacağı değerlendirmesiyle “ÇED gerekli değildir” kararının yürütmesinin durdurulmasına karar verdi.

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

Bir cevap yazın

Top