Buradasınız
Ana Sayfa > Bileşen Etkinlikleri > Ekolojik Yıkıma Karşı Daha Güçlü Mücadele İçin ‘Kazdağları Ekoloji Platformu’ Kuruldu

Ekolojik Yıkıma Karşı Daha Güçlü Mücadele İçin ‘Kazdağları Ekoloji Platformu’ Kuruldu

Kazdağları’ndan Madra’ya kadar Biga Yarımadası’nda ve çevresindeki tüm ekolojik yıkım projelerine karşı mücadele etmek üzere bir araya gelen örgütlerin ve bireylerin oluşturduğu Kazdağları Ekoloji Platformu (KEP) kuruldu.

Kazdağları’ndan Madra’ya kadar Biga Yarımadası’nda ve çevresindeki tüm ekolojik yıkım projelerine karşı mücadele etmek üzere bir araya gelen örgütlerin ve bireylerin oluşturduğu Kazdağları Ekoloji Platformu (KEP) kuruldu. Bu amaçla 09.02.2021 tarihinde saat 12.30’da çevrim içi olarak düzenlenen ‘Kazdağları Ekoloji Platformu Kuruluş Deklarasyonu Basın Toplantısı’ yapıldı. Toplantı KEP eş sözcüleri Süleyman Eryılmaz ve Hülya Kurt‘un basın açıklamasını okumasıyla başladı ve basın mensuplarının sorularıyla devam etti. Bir saat süren toplantıda, ekoloji mücadelesinin nasıl büyütüleceği üzerine yeni yol ve yöntemleri üzerine konuşmalar yer aldı.

Basın Açıklamasında; “Kirazlı altın madeni’nden Çırpılar kömürlü termik santraline, Tuzla Köyü jeotermal enerji santrallerinden Madra Dağı bölgesindeki madencilik faaliyetlerine ve Madra Barajı havzasına yayılan maden atıklarına, Halilağa Bakır Ocağı’ndan Atıkhisar Barajı dibindeki Koza Altın Madeni’ne, Biga Yarımadasını saran termik santrallerden tüm bölgeye yayılmış rüzgar enerji santrallerine ve metalik madencilikden taş ocaklarına Kazdağları ve yöresi talan ve rant politikalarının işgali altındadır” görüşü dile getirildi.

“Bu uygulamalara karşı ülkemizin her yerinde ekoloji mücadelesi yükselmekte olup, bölgemizde de uzun süredir başarılı bir şekilde sürdürülmektedir. Ekolojik yıkım tehditinin daha da arttığı bu dönemde Kazdağları’nda bu mücadeleyi büyütmenin ve birleştirmenin zamanı gelmiştir” denildi.

Basın açıklamasının tam metni ise şöyle:

YAŞASIN BİRLEŞİK EKOLOJİ MÜCADELEMİZ!

Tüm dünya gibi ülkemiz de ekolojik yıkım ile karşı karşıyadır. Bizlere “kalkınma” propagandası ile dayatılan ekolojik yıkımlar artık “ekokırım” noktasına gelmiştir. Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi üzerine yapılan bilimsel çalışmalar da bu sürecin ekosisteme yapılan müdahalelerden kaynaklandığını göstermektedir.

Sermaye, gıda ve su başta olmak üzere yaşamın sürdürülmesi için zorunlu varlıkları kendi birikim rejimine sokmak için savaşlar, siyasi hak gaspları ve antidemokratik uygulamalara başvurmaktadır. Sermaye doğanın tüm varlıklarını meta olarak görmekte ve el koymaktadır.

Kirazlı altın madeni’nden Çırpılar kömürlü termik santraline, Tuzla Köyü jeotermal enerji santrallerinden Madra Dağı bölgesindeki madencilik faaliyetlerine ve Madra Barajı havzasına yayılan maden atıklarına, Halilağa Bakır Ocağı’ndan Atıkhisar Barajı dibindeki Koza Altın Madeni’ne, Biga Yarımadasını saran termik santrallerden tüm bölgeye yayılmış rüzgar enerji santrallerine ve metalik madencilikden taş ocaklarına Kazdağları ve yöresi talan ve rant politikalarının işgali altındadır.

Bu uygulamalara karşı ülkemizin her yerinde ekoloji mücadelesi yükselmekte olup, bölgemizde de uzun süredir başarılı bir şekilde sürdürülmektedir. Ekolojik yıkım tehditinin daha da arttığı bu dönemde Kazdağları’nda bu mücadeleyi büyütmenin ve birleştirmenin zamanı gelmiştir.

Ekolojik bir yaşamı savunan ve bu yaşamı hayata geçirmek üzere ekolojik dengeyi gözeten, doğal ve kültürel varlıkları koruyan, iklim, gıda ve su krizi gibi sorunlara yol açan ve çevresel yıkıma neden olan politikalara karşı mücadele eden demokratik kitle örgütleri, platformlar, sendikalar, meslek örgütleri, kooperatifler, sivil toplum kuruluşları, partiler ve gönüllü bireyler olarak bir çatı altında bir araya gelmiş bulunmaktayız. Bu çatımızın ismi “Kazdağları Ekoloji Platformu” dur.

9 Şubat tarihi itibariyle, bir süredir sabırla inşaa ettiğimiz Kazdağları Ekoloji Platformu’nun kuruluşunu ilan etmekten mutluluk duyuyoruz. Kazdağları’nda ve Kazdağları çevresinde ekolojik mücadeleyi yılmadan sürdüreceğimizi duyurmak isteriz.

TAHAKKÜM VE HİYERARŞİNİN HER TÜRÜNE SON

Yeni bir toplumsallığı nasıl öreceğimizin ipuçlarını ekoloji mücadelesi bize sunmaktadır. Platform olarak, her türlü eşitsizliğe, sömürüye, türcülüğe, cinsiyetçiliğe, tahakküm ve hiyerarşinin her biçimine özellikle de cinsiyet kimliği ve yönelim ayrımına karşı koyacağız. Kararlarımızı hep birlikte, meclisimizde önümüze koyduğumuz ilkesellik çerçevesinde alacağız.

Ekolojik yaşamdan ve üretimden yana olan platformumuz, isimlerin değil mücadelenin ön planda olduğu, ataerkiye karşı toplumsal cinsiyet eşitliğini temel alan bir mücadele pratiği ortaya koyarak bölgesel ve küresel yıkım projelerine karşı etkin ve demokratik bir duruş sergileyecektir.

EKOLOJİK YAŞAM MÜMKÜN

Tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirerek, ekolojik bir yaşamın ve üretiminin inşaası için çeşitli projeler ve etkinlikler gerçekleştireceğiz. Bilimsel ve sanatsal çalışmalarla da bu projeleri güçlendireceğiz. Kazdağları ve yöresinin yaban hayatını, gelecek neslin yaşam hakkını şirketlerin kâr hırsı ile yok etmesinin karşısında, kurda kuşa yaşam kaynağı olan bereketli topraklarımızı, ormanlarımızı, su kaynaklarımızı yok edecek, havamızı, suyumuzu, toprağımızı kirletecek her türlü faaliyetin karşısında Kazdağları’nın her ağacını tek tek savunacağız.

Kuruluşu itibariyle & kurumsal ve & bireysel bileşeni olan platformumuz yeni katılımlara açıktır. Kazdağları Ekoloji Platformu’nun kuruluşunun ekoloji mücadelemize daha fazla güç kazandıracağına olan inancımızla, tüm yaşam savunucularını mücadelemize omuz vermeye ve Kazdağları’na sahip çıkmaya çağırıyoruz.

KAZDAĞLARI HEPİMİZİN!

KEP içinde şu an 67 kurum bulunuyor

Platformda şu anda aralarında çevre örgütlerinin, meslek örgütlerinin, sendikaların, kooperatiflerin, derneklerin ve siyasi partilerin bulunduğu 67 kurum bulunuyor.

Ekoloji örgütlerinden başka eslek örgütleri, sendikalar, çeşitli dernekler, vakıf, birlikler ve siyasi partilerin bileşen olarak katılımıyla birlikte oluştırılan Kazdağları Ekoloji Platformu (KEP) içinde bileşenleri arasında yer alan sayıları 26’yı bulan ekoloji örgütleri ise şöyle:

Agonya Dayanışması, Agonya Doğa Koruma Girişimi, Artur Çevre Platformu, Ayvalık Tabiat Platformu, Balıkesir Çevre Platformu, Balya ve Köyleri Çevre Platformu, Bayramiç Dayanışması, Biga Ekoloji ve Yaşam Platformu, Bozcaada Forum, Burhaniye Çevre Platformu, Çan Çevre Derneği, Edremit Kent Konseyi Çevre Çalışma Grubu, Ekoloji Birliği, Ekoloji Okumaları Grubu, Gökçeada Gönüllüleri Derneği, Gömeç Çevre Platformu, Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği, Güney Marmara Dayanışması, Her Yer Kazdağları, Kapıdağ Dayanışma Platformu, Karadağ Dayanışması, Kazdağı Doğal ve Kültürel Var. Koruma Derneği, Kazdağları İstanbul Dayanışması, Kazdağları Kardeşliği, Orhanlar Dayanışması, Yeşil Yenice Dayanışması.

Kazdağları Ekoloji Platformu (KEP) ilkeleri:

KEP‘in kuruluş deklarasyonu ile birlikte ilkeleri ise şu şekilde belirlendi:

  1. Platform; ekoloji mücadelesini “yaşam hakkı” mücadelesinin en temel unsurlarından birisi olarak görerek tüm bileşenleri ile birlikte bu temel prensipte hareket etmeyi amaçlar.
  2. Platform; ekoloji mücadelesine yönelik yürüttüğü çalışmalarında dil, din, cinsiyet, ulusal, etnik kimlik ve sınıf ayrımı gözetmeden hareket eder.
  3. Platform; işbirliğine ve dayanışmaya dayalı bir kültürü savunur.
  4. Platform üyesi hiçbir kişi ya da kuruluş diğerine göre ayrıcalıklı değildir. Buna aykırı talep ve davranışlar yok hükmündedir.
  5. Platform, tüm bileşenlerin çoğulculuk ve eşit ilişki anlayışı etrafında kapsayıcı demokratik bir tarzı benimser.
  6. Platform ve içerisinde yer alan bileşenler kendi inisiyatifleri doğrultusunda yukarıda belirtilen ilkelere aykırı olmamak kaydıyla her türlü yerel, ülkesel, bölgesel ya da küresel ekoloji örgütlülüğü ya da oluşumuyla işbirliği yapabilir.
  7. İç işleyişinde ve ilişkilerinde hiyerarşi, iktidar, tahakküm ve her türlü ayrımcılık ilişkisini reddeder.
  8. Platformun karar alma biçimi oydaşlık prensibine dayalıdır. Alınacak kararlarda toplantıda bulunanlar arasında mümkün olan en geniş mutabakat aranır. Geniş mutabakat sağlanamadığı takdirde çoğunluk kararına göre hareket edilir.  Azınlık görüşlerinin göz ardı edilmesi riskine karşılık karar alma aşamasında asgari müşterekler ve genel eğilime uygun hareket edilir ve en az itiraz gören öneriler dikkate alınır.
  9. Yukarıda çizilen esasları çerçevesinde Platformun üyesi her kuruluş veya kişi, alınan etkinlik kararlarını imkânları dâhilinde bulundukları alana taşıyarak katkıda bulunmalıdır. Ancak oydaşlaşmadığı eylem ve etkinliklere katılım zorunlu ve bağlayıcı değildir.
  10. Platform, yukarıda belirlenen esasları kabul eden ve ekoloji duyarlılığına sahip tüm kurum ve bireylerin katılımına açıktır. Platforma kuruluşlar adına katılan katılımcılar, kendi örgütlerine Platform çalışmalarını rapor etmekten ve Platform etkinliklerini kendi örgütleri içinde yaygınlaştırmaktan sorumludur.
Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

Ekolojik Yıkıma Karşı Daha Güçlü Mücadele İçin ‘Kazdağları Ekoloji Platformu’ Kuruldu” üzerine 2 yorum

  1. Merhabalar,
    Ayvacık ilçesine bağlı Hamdibey Mahallesinin bir sakiniyim. Tapu kayıtlarına göre 2 Ada, 8 Parsel Mera niteliğindeki yaklaşık 55 dönümlük arazi ile, 2 Ada, 1 Parsel Orman niteliğindeki yaklaşık 1500 dönümlük arazide (https://parselsorgu.tkgm.gov.tr/#ara/cografi/39.617512249888335/26.404577493667606) yaşanan çevre sorununa dikkat çekmek istiyorum.
    Sözünü ettiğim araziler kelimenin tam anlamıyla bir çöplüğe dönüşmüş durumdadır. Arazilere çöp atılmakta, inşaat molozu ve hurda bırakılmakta, ayrıca piknik yapan bölge sakinleri tüm çöplerini bırakıp gitmektedir. Bu devasa alanda sadece iki adet çöp konteynırı vardır. Bu arazilerde, uyarı levhalarının asılması, çöplerin temizlenmesi, çöp kutuları yerleştirilmesi, alanın korunması ve benzeri herhangi bir kamu çalışması yapılmamaktadır. Bu alanın tamamı bir çam ormanı ekolojisine sahiptir. Birkaç hafta önce orman yangını tehlikesi sebebiyle bölgeye girişin yasaklandığı kaymakamlık tarafından duyurulmuştur. Ancak ormana girişle ilgili hiçbir denetim yapılmadığı gibi devasa bir şişe mezarlığına dönüşmüş alanda bir temizleme çalışması da söz konusu değildir. Orman bu haliyle, Güney Ege’de, Akdeniz’de ve, Güney Doğu’da yaşanan yangın felaketlerine son derece açık bir durumdadır.
    Bilgilerinize sunarım.
    İyi çalışmalar,

Bir cevap yazın

Top