Buradasınız
Ana Sayfa > Ekoloji > 2022’nin ekokırım bilançosu

2022’nin ekokırım bilançosu

Ekokırım dolu 2022’yi geride bıraktık. 2022, Türkiye’nin doğal alanları için kayıp ve yıkım yılı oldu.  Rant yolları, madenlik sahaları için kıyılan ormanlar, sulara dökülen atıklar ve sondaj faaliyetleri adeta 2022’nin ekolojik özeti gibiydi.

Her ayın ekoloji gündemindeki önemli bir haber Independent Türkçe’den Osman Keçeli‘nin kaleminden aktarıldı.

Ocak: 714 dönüm alan orman sınırları dışına çıkarıldı

Yeni yılın ilk haftasında 714 dönüm ormanlık alan tahribata açıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla Resmî Gazete’de yayımlanan 5064 sayılı karara göre Manisa ve Kastamonu’daki 714 dönüm alan orman sınırları dışına çıkarıldı.

Cumhurbaşkanı’nın ekokırımı meşrulaştıran ifadeleri şunlardı:

Kastamonu ve Manisa’da bulunan, bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında hiçbir yarar görülmeyen ve tarım alanına dönüştürülmesi de mümkün olmayan yerlerden veya üzerinde 28 Nisan 2018 tarihinden önce yerleşim yeri bulunan yerlerden olan, ekli listede gösterilen alanların orman sınırları dışına çıkartılmasına karar verilmiştir.

2022 başında açıklanan bu karar, belki de sene boyunca ekokırımın ruhsatlandırılacağının habercisiydi.    

Fotoğraf: kuzeyormanlari.org

Şubat: Kazdağları’nda ÇED Raporu’na rağmen sondaj faaliyetleri başladı

Temmuz 2019’da ÇED’nin öngördüğü alandan 4 kat daha fazla ağacın kesilmesiyle başlayan mücadele sürüyor.

Cengiz Holding, Şubat 2022’de mahkeme sürecinin devam etmesine aldırış göstermeden Kazdağları’nda sondaj faaliyetlerine başlamıştı.

Uzunalan Köyü’ne bağlı Kocabağ Çayı’nda gerçekleşen sondaj faaliyetleri ÇED Raporu’na aykırıydı. Uzunalan Köylüleri, çevre köylüler ve yaşam savunucuları Cengiz’in yasa dışı sondaj faaliyetlerini protesto ettiler.

Cengiz’in ÇED Raporu alınmaksızın giriştiği sondaj faaliyetleri; köylüleri, hayvanları, su kaynaklarını, toprağı ve havayı zehirlemeye devam ediyor. 

Mart: 344 maden sahası için ihale açıldı

Doğa talanını ruhsatlandıran ve meşrulaştıran bir yeni karar mart ayında geldi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Resmî Gazete’de yayınlanan ilanına göre 61 ilde 344 maden sahası açık artırma usulüyle ihaleye çıktı. 8 bin hektardan oluşan alanların ihale fiyatları yaklaşık 100 bin ile 700 bin TL arasında belirlendi.

Fotoğraf: tarimtv.gov.tr

Nisan: Turgutlu Biyogaz Tesisi atıkları

Turgutlu Biyogaz Tesisi, kimyasal atıklarını verimli tarım arazilerine dökmeye başladı. 

Yetkililer, üretilen atığın yalnızca hayvan gübresinden olduğunu iddia etmişti. Bu nedenle mahalle sakinleri tesisin faaliyete başladığı tarihte organik gübre yardımı alacaklarını zannetti. Nisan ayında ortaya çıkan görüntüler, tanker tanker dökülen kimyasalların ekini ve toprağı mahvettiğinin ispatı oldu. 

TURÇEP (Turgutlu Çevre Platformu), tesisin faaliyete başlamasından önce birçok hukuksuzluk yaşandığını belirtmişti. 

İlgili haber için tıklayınız: Turgutlu’daki Biyogaz Tesisi Göz Göre Göre Çevre Katliamı Yapıyor!

Mayıs: Millet bahçesi furyasından Salda Gölü de nasibini aldı

Millet bahçesi furyasından Salda Gölü de nasibini aldı.

Türkiye’nin en önemli doğal miraslarından birisi mayıs ayında âdeta bataklığa çevrildi. Millet bahçesi projesinin konuşulduğu günlerde uzmanların bütün uyarılarına rağmen proje devam ettirildi. Gölü besleyen derelerin önünün kesilmesi, suların çekilmesi ve betonlaşmanın etkisiyle gölün doğal yapısı bozuldu. 

Haziran: Manisa 3 fabrika siyanür ve sülfür atıkları

Muradiye Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet yürüten 3 fabrika, sülfür ve siyanür atıklarını Gediz Nehri’ne akıttı. 

Nehir yakınındaki fabrikada çalışan 8 işçi, zehirli atıklardan dolayı hastanelik oldu. Gediz Nehri’nde ve bölgesinde yaşayan, buradan su içen, hatta etrafındaki havayı soluyan bütün canlılar haziran ayındaki bu çevre felaketinden zarar gördü. 

Fotoğraf: ekolojibirligi.org

Temmuz: İliç’te toplu balık ölümleri

Manisa faciasının ardından henüz bir ay geçmemişti ki Erzincan İliç’te buna benzer bir felaket yaşandı.

Çöpler Altın Madeni şirketi daha öncesinde de siyanür sızıntısı sebebiyle gündeme gelmişti. 21 Haziran 2022 tarihinde Erzincan Valiliği, 20 metreküp solüsyonun boru hatlarındaki arıza nedeniyle sızdığını açıklamıştı.

Sedat Cezayirlioğlu’nun 12 Temmuz’da sosyal medya hesabında paylaştığı videoda, İliç’teki Çalt Köyü’nde toplu balık ölümleri gerçekleştiği kamuoyuna duyuruldu.

Ağustos: Asbestli gemi İzmir Aliağa’ya doğru yola çıktı

Asbest yüklü Sao Paulo gemisi 2021’de İzmir Aliağa’daki SÖK şirketi tarafından satın alınmıştı. Brezilyalı ve Türkiyeli aktivistlerin konuyla ilgili bütün uyarılarına rağmen gemi 5 Ağustos’ta Brezilya’dan Aliağa’ya gelmek üzere yola çıktı.

Geminin İzmir Aliağa’da parçalara ayrılması hâlinde ekolojik ve sıhhi tehlikeler ortaya çıkacaktı. Toksik madde içeren parçalar gemiden söküldükten sonra açığa çıkan kimyasallar Aliağa bölgesinde yaşayan bütün canlıları zehirleyebilir.

Yaşam savunucularının haftalar süren mücadelesi sonrasında bakanlıktan geminin durdurulması hakkında karar açıklandı.

Nihayet gemi Cebelitarık dolaylarında durdurulsa da Aliağa’da bulunan asbest söküm şirketleri ekolojik felaketlere davetiye çıkarmaya devam ediyor.

Fotoğraf: ekolojibirligi.org


Eylül: Şırnak’taki orman varlığı azalıyor

Şırnak Barosu’nın açıklamasına göre şehirdeki orman varlığı son 7 ayda yüzde 8 oranında azaldı. Şırnak’taki orman kıyımı 2 yıldır devam ediyordu. Bu ormanlar arasında asırlık ağaçlar da vardı.

Baro, anayasanın 169. maddesi gereğince projenin durdurulmasını istedi fakat mahkeme tarafından olumsuz yanıtlandı.

Bölgede süren doğa talanına karşı 17 Eylül 2022’de Cudi Yürüyüşü gerçekleşti.


Ekim: Aydos Ormanı’nda kıyım sürüyor

Beykoz’daki Aydos Ormanı İstanbul’ın en kıymetli yeşil alanlarından.

1. Derece Sit Alanı statüsü kaldırılıp kesime açılan Aydos Ormanı TOKİ’ye ihale edilmişti. Millet Bahçesi için planlanan 250 metrekarelik ormanlık alanda ekim ayı boyunca doğa katliamı devam etti.

Aydos’daki doğa talanına karşı mücadele etmek için kurulan Aydos Ormanı Savunması’nın kaydettiği görüntüler; kafeterya, macera parkı, kreş vb. alanlar için iş makinelerinin çalıştığını gözler önüne serdi.


Kasım: ODTÜ Rant Yolu’na hayır diyen öğrenciler Ankara Belediyesi önünde gözaltına alındı

Ankara’nın eski belediye başkanı Melih Gökçek döneminde başlayan ve ODTÜ Ormanı’nı ikiye bölen Rant Yolu Projesi Mansur Yavaş döneminde de devam etti.

Gökçek’ten Yavaş’a rant yoluna karşı direnen ODTÜLÜ öğrenciler, 8 Kasım 2022’de Ankara Büyükşehir Belediyesi önünde basın açıklaması yaptı ve ardından yaka paça gözaltına alındı.

Görüyoruz ki Melih Gökçek dönemindeki ekokırım zihniyeti, yeni belediye döneminde de hukuksal zeminde yürütülmeye devam ediyor.

Aralık: Akbelen’de yeniden karar değişikliği

Akbelen Ormanları için tutulan yaşam nöbeti 534 gündür sürüyor.

Fotoğraf: Muğla Çevre Platformu

Muğla İkizköy’deki termik santraller için açılması amaçlanan maden ocağı için Akbelen Ormanı’nın ve bölgedeki zeytin ağaçlarının yok edilmesini gerek.

Temmuz 2021’de İkizköylüler, Akbelen Ormanı’ndaki kırımı engellemek için yaşam nöbetine başlamışlardı. Yaşam savunucularının fiziksel ve hukuki direnişi sonucunda mahkeme yürütmeyi durdurma kararı almıştı. 

Nöbetin 505. gününde, yürütmeyi durdurma kararı iptal edildi.


Independent

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

Bir cevap yazın

Top