Buradasınız
Ana Sayfa > Bilim > Dünya Meteoroloji Örgütü: Seragazı Seviyeleri 2020’de Karantinalara Rağmen Rekor Kırdı

Dünya Meteoroloji Örgütü: Seragazı Seviyeleri 2020’de Karantinalara Rağmen Rekor Kırdı

BM’ye bağlı Dünya Meteoroloji Örgütü’nün (WMO) çalışmasına göre seragazı seviyeleri pandemi kaynaklı karantinalara rağmen yeni rekor kırdı.

Dünya Meteoroloji Örgütü sera gazı yoğunlaşmasının 2020 yılında bir rekor kırdığını ve salgın nedeniyle yaşanan geçici azalmaya rağmen bu yükselişin son on yılın yıllık ortalamasından çok daha hızlı olduğunu açıkladı.

Karbondioksit, metan ve azot oksit miktarları, son 10 yıldaki yıllık ortalamadan daha fazla arttı. WMO, bu seviyelerin sıcaklıkları Paris İklim Anlaşması’nda belirlenen amaçların ötesine çıkartacağını söylüyor ve bu durumda daha da ısınan dünyada doğal kaynaklardan gelen karbon salımını artıracağından kaygı duyuluyor.

Birleşmiş Milletler’in hava durumuyla ilgili kurumu olan örgütün ısı tutan gazlarla ilgili 2020 yılı raporunda karbon dioksit, metan ve azot gazı yoğunlaşmasının 1750’lerdeki sanayileşme döneminin öncesindeki değerlerin çok üstünde olduğu belirtildi. Sanayileşme dönemindeki insan faaliyetleri nedeniyle 1750’lerden itibaren Dünya’nın doğal dengesi bozulmaya başlamıştı.

Okyanuslar ve biyosfer tarafından emildikten sonra kalan sera gazı miktarını ölçen bir ağ tarafından derlenen bilgileri kullanarak hazırlanan rapora göre geçtiğimiz yıl küresel ortalama sera gazı konsantrasyonu milyonda 413,2 parça (ppm) olarak tespit edildi. Bu yeni bir rekor anlamına geliyor.

Koronavirüs salgını döneminde alınan kısıtlama önlemleriyle, karbondioksit emisyonları dünya genelinde %5,6 oranında azaldı. Peki, bu azalma atmosferdeki seragazı birikimlerine neden yansımadı?

Aslında Covid-19 salgınına karşı uygulanan kısıtlama tedbirleri sırasında fosil yakıtlardan salınan karbon dioksit miktarında yüzde 5,6’lık düşüş yaşanmıştı. Ancak rapor, bu düşüşün sera gazının atmosferdeki yoğunlaşmasında kayda değer bir değişiklik yaratmadığına dikkat çekti.

Yeni emisyonların geçici düşüşüne rağmen 2020 yılının yıllık ortalamasının yeni bir rekor yükseliş göstermesi endişeleri körükledi. İnsan faaliyetlerinin yol açtığı emisyonların yaklaşık yarısı ağaçlar, toprak ve okyanuslar tarafından alınıyor. Ancak bunların seragazlarını özümseme kabiliyeti büyük ölçüde sıcaklıklara, yağmura ve diğer unsurlara bağlı.

Bir diğer sorun da, son 10 yılda karbondioksit salımının sürekli artması. Yani geçen yıl karbon salımı azalmış olsa da, atmosferdeki karbon seviyesinde artış 2011-2020 arasındaki ortalama düzeyden daha fazlaydı.

WMO’nun yıllık Seragazı Bülteni’ne göre atmosferdeki karbondioksit seviyesi milyonda 2020’de 413,2 partiküle ulaştı ve sanayi devrimi öncesi düzeyin %149 fazlası oldu.

“Hedefimizden fazlasıyla saptık”

Raporu kamuoyuyla paylaşan Dünya Meteoroloji Örgütü Genel Sekreteri Petteri Taalas raporun gelecek ay İskoçya’nın Glasgow kentinde düzenlenecek olan COP26 toplantısına katılacak olan iklim değişikliği müzakerecileri için sert ve bilimsel bir mesaj içerdiğini belirtti.

Taalas, “Sera gazı yoğunlaşlamasının şu anki hızıyla devam etmesi halinde bu yüzyılın sonunda meydana gelecek sıcaklık artışının Paris Anlaşması’nda hedeflenen sanayileşme öncesi düzeydeki 1,5 ila 2,0 santigrat derece üzerindeki artışı kat kat aştığını göreceğiz” diye konuştu ve “Hedefimizden fazlasıyla saptık” diye ekledi.

Taalas ayrıca, 2015 yılında erişilen milyonda 400 parçalık düzeyin “günlük hayatımıza, sağlığımıza, gezegenimizin durumuna, çocuklarımızın ve torunlarımızın geleceğine çok büyük negatif etkileri” olduğunu hatırlattı.

Çoğunlukla fosil yakıt ve gazların ya da çimento üretiminden kaynaklanan insan kaynaklı karbon dioksit salımı iklimin ısınmasına yol açan nedenlerin üçte ikisinden sorumlu tutuluyor.

2020’deki metan gazı yükselişi 2007’de yeniden başlayan çoğalmadaki en büyük artış

Atmosferdeki metan gazının %60 kadarı, tarım, fosil yakıtlar, çöplükler ve atık yakma tesisleri gibi insan faaliyetlerinden kaynaklanıyor. Kalan %40’lık kısımsa, bataklıklar gibi doğal alanlardaki mikropların faaliyetlerinden geliyor.

Geçen yılki, metan gazı yükselişi 2007’de yeniden başlayan çoğalmadaki en büyük artıştı.

Büyük çoğunluğu ise doğal kaynaklardandı. WMO’dan Dr. Oksana Tarasova, “Bataklıklardaki yağış oranlarını artırırsanız ve sıcaklığı artırırsanız bu metan üreten bakteriler daha fazla metan üretir” dedi. Tarasova BBC’ye yaptığı açıklamada, “Yani bu gelecekte artacak, çünkü sıcaklıklar yükselecek. Bu büyük bir endişe” diye konuştu.

Bilim insanları bu kısırdöngüleri geribesleme döngüsü diye tanımlıyor. Bu durum, Amazonlar’da da gözlemleniyor. Araştırmacılar geçtiğimiz aylarda, yağmur ormanlarının özümsediğinden daha çok karbondioksit erittiğini söylemişti. Dr. Tarasova, “Sıcaklık artıp, yağış azaldıkça ağaçlar daha çok baskı altına girecek. Çürüyüp gitme oranları artan ağaçlar, karbondioksit depolayamayacak. Yani kendi emisyonlarımıza ek olarak, ormanlarımızdan emisyon gelecek” dedi.

WMO, azot oksitteki artıştan da kaygılı aynı zamanda. Bu gaz nitrojen gübre kullanımının yanı sıra, doğal kaynaklardan da geliyor. Azot oksit emisyonu da son 10 yılda ortalamamın üzerinde arttı.

Dünya liderlerinin Glasgow’daki COP26 İklim Zirvesi’nde buluşmasından önce, atmosferdeki seragazı birikimi miktarlarına dair haberler kaygı verici. Londra Üniversitesi’ndeki Royal Holloway Koleji’nden Prof. Euan Nisbet, “Seragazı ölçümleri çarpışmadan önce kayan araba gibi. Felaket giderek daha da yakınlaşıyor ama durduramıyorsunuz” diyor ve ekliyor: “İlerideki çarpışmayı net bir şekilde görebiliyorsunuz ama tek yapabildiğiniz bağırmak.”

Euronews

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

Bir cevap yazın

Top