Buradasınız
Ana Sayfa > Coşkun Özbucak > Emek, Demokrasi ve Ekoloji | Coşkun Özbucak

Emek, Demokrasi ve Ekoloji | Coşkun Özbucak

Gündem alt üst oldu. Aynı anda birkaç önemli gündemler olabiliyor. Gündem olan sorunları yaşayanlar kendilerinin sorununu tartıştırabilmek, birinci sıraya taşıyabilmek için olağanüstü emek harcıyorlar. Zaman zaman başarılı olunsa da bir süre sonra eskiyi arar duruma geliniyor. 

Şu an ülkenin gündemi nedir diye sorulduğunda belki de yanıt olarak onlarca madde karşımıza çıkacak. Her kesim kendince mücadelelerini veriyorlar. Sayalım gündemleri: Koronavirüs salgını, milletvekilliklerin düşürülmesi, işten atılmalar-işsizlik, eğitimin aksaması, ekonomik durumun kötüleşmesi, üretici köylülerin mağduriyeti, gazetecilerin ve siyasetçilerin tutuklanmaları, gazetelere verilen cezalar, kadına yönelik şiddet, Meclis’te görüşülen bekçilerin yetkilerini arttırma yasası, TMMOB, TTB, TBB gibi odaları işlevsizleştirme girişimi, ülkenin yönetim biçimi-demokratikleşme talebi; doğanın, yaşam alanlarının, tarım arazilerinin maden ve enerji şirketlerince talan edilmesi, iklim krizi, hava kirliliği; dış politika… Bunlar çoğaltılabilir.

Bu kadar sorun var ve sorunu yaşayanlar taleplerini dile getiriyor. Talepleri için haykıranlar birbirlerini göremiyorsa, soruna neden olanlar hiç görmez – görmezlikten gelir. Yukarıda belirttiğim sorunların nedeni, kaynağı incelendiğinde aynı yere varılır. Sistem sorunu öne çıkar. Bu sisteme ruhunu veren de kapitalizmdir.

Kapitalizmin işleyişi sömürüye dayandığından, sömürüye karşı çıkanlar baskı görür. Buna ekonomik, demokratik, özlük, kültürel sorunlar bir bütünlük oluşturur diyebiliriz. Ekonomik-siyasi gelişmelere göre kapitalist emperyalist işleyiş de biçimsel değişimlere uğramaktadır. “Sosyal devlet” işleyişi ve sosyalizmin varlığı dönemlerindeki biçimi ile bugünkü işleyişi arasında farklılık var. Bugün sömürüye doğanın, yaşam alanlarının azgınca sömürülmesi de eklendi. Ormanlar, dereler, tarım arazileri, yer altı-yer üstü sömürü zincirinin yeni halkalarını oluşturdular.

Kapitalizmde hükümetler değişse de işleyiş değişmiyor. Kapitalizmdeki hükümet değişiklikleri, biçimsel iyileştirmelerden ileri gidemez ve bu iyileştirmeler geçici olur. Bir yıl sonra fırsatını bulduğu an, verdiklerini fazlasıyla geri alır-almaya çalışır.

Bu nedenle kapitalizmden zarar görenler taleplerin ayrı ayrı değil, birlikte haykırmalıdır. Yani, emek- demokrasi, ekoloji sorunlarının kaynağı aynı yer olduğuna göre, mücadele de ortaklaştırılarak tek vücut biçimde verilmelidir.

Sorunların çözümü için birinci koşul, sorunları yaşayanların kendi örgütlenmelerini yaratmaları; ikincisi de bu örgütlerin sorunun kaynağına karşı ortaklaşmalarıdır.

Sonuç olarak, emek, demokrasi, ekoloji mücadelesi birleşik mücadeleyi başaramazsa, kapitalizm her kesimi parça parça yok etmeyi sürdürür. Sorunun kaynağı aynı ise, birliktelik kaçınılmazdır.

Coşkun Özbucak
1958 yılında Ordu’da doğdu. Öğretmenliği süresinde kurucu başkanı olduğu Eğitim-Sen'de başkanlık ve yöneticilik yaptı. Mitinge Karşı Miting, Üzülme Güneş Yeniden Doğacak, Ordu’dan İnsan Manzaraları ve Dilek Ağacı adlı kitapları bulunuyor. Uzun yıllardır ekoloji mücadelesi içinde aktivist olarak yer aldı. ORÇEV YK üyeliği yanı sıra Ekoloji Birliği YK üyesi olarak da görev yaptı. Halen ORÇEV YK üyeliği görevini sürdürmektedir.
https://ekolojibirligi.org

Bir yanıt yazın

Top