Buradasınız
Ana Sayfa > Haberler > Munzur Vadisi’ne HES projesi için yargıdan iptal kararı

Munzur Vadisi’ne HES projesi için yargıdan iptal kararı

Dersim’deki Munzur Vadisi Milli Parkı üzerinde yapımı planlanan Kaletepe HES projesine ilişkin 10 yıl önce açılan davanın sonuçlanmasıyla proje, Ankara 3. İdare Mahkemesi tarafından sonunda iptal edildi.

10 yıllık dava sonuçlandı: Munzur Vadisi’ne HES yapılmayacak.

Dersim’deki Munzur Vadisi Milli Parkı üzerinde yapımı planlanan Kaletepe Hidroelektrik Santrali (HES) projesi, Ankara 3. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi.

Dersim’de bir grup çevrecinin, Munzur Vadisi Milli Parkı’nda yapımı planlanan Kaletepe HES projesinin iptali için 10 yıl önce açtığı dava sonuçlandı. Ankara 3’üncü İdare Mahkemesi’nce, Kaletepe HES projesine, Anayasa’nın 56’ncı maddesi örnek gösterilerek, Milli Park Kanunu’na aykırılık, ekosistem dengelerinin bozulması, yaban hayatının tahrip edilmesi gerekçeleriyle oy birliğiyle iptal kararı verildi. Davayı açan avukatlardan Özgür Ulaş Kaplan, bu kararın Munzur Vadisi’nde yapılması planlanan 3 barajın iptal edilmesine emsal karar olabileceğini söyledi.

“Bu karar emsal olacak özellikte”

Davanın avukatlarından Özgür Ulaş Kaplan, Munzur Vadisi’nin yöre halkı için kutsal sayıldığını ifade ederek, iptal kararının Dersimliler tarafından sevinçle karşılandığını söyledi. Avukat Kaplan, açıklamasında davanın emsal niteliğinde olduğunu da ifade ederek şöyle dedi:

“Türkiye’nin en güzel mili parklarından olan Munzur Vadisi’nde planlanan HES ve baraj projeleri hayata geçse kesinlikle tamamen bütün güzellikleri ortadan kaldırmaya yol açacaktı. Dersim halkı yılladır kutsal saydığı Munzur Vadisi’nde HES ve baraj yapılmaması için her türlü mücadeleyi veriyordu. Munzur Vadisi milli parkına yapılması planlanan 4 HES ve baraj projesi mevcut. Bu projelerden biri olan Kaletepe barajı ve HES projesi artık tümden iptal oldu. Diğer 3 HES ve baraj projesi için açtığımız davalar devam ediyor. Bu üç baraj ve HES aynı bölgede olduğu için Ankara 3’üncü İdare Mahkemesi’nin bu kararı, onlar için de emsal olacak.

Bu karar bölge halkı için ülkemiz için için çok olumlu bir karar olmuştur. 10 yıllık hukuk mücadelesinde zaferle çıktık ve halk bu karara çok sevindi. Munzur Vadisi’nde birçok kutsal mekan vardı. 500 civarında endemik bitki türü ve onlarca yaban hayvan türü yaşıyordu. Soyu tükenme ile karşı karşıya olan Vaşak özellikle bu bölgede yaşıyor. 1500’den fazla bitki türü var ve inanılmaz bir doğal güzellik var. Mahkemenin bu kararı ile bütün bu saydığımız durumlar kurtulmuş oluyor.”

Danıştay: “Çevre kirliliğini önlemek, devletin görevi”

Daha öncesinde ise Ankara 3. İdare Mahkemesi’nce Munzur Vadisi Milli Park civarında kurulmak istenen HES projelerine “ÇED gereklik değildir” şeklinde onay kararı çıkmış, ancak bu karar Danıştay tarafından bozulmuştu. Ankara 3. İdare Mahkemesi’nce verilen projelere onay kararı temyize gönderilmiş, Danıştay 10. Dairesi, Dersim’deki Munzur Vadisi’ne yapılması planlanan HES ve barajlara yönelik kararını şöyle açıklamıştı: “ÇED olumlu kararı veya ÇED gerekli değildir kararı” alınmadıkça projelerle ilgili onay ve izin verilemez.” Danıştay, ayrıca 10 yıllık hukuki sürecin ardından verdiği bu kararda, baraj için ‘ÇED’ raporu zorunluluğu getiriyor.

Davayı temyize götüren Dersim Barosu Başkanı Avukat Barış Yıldırım, bu aşamada davalı Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Konaktepe Elektrik Üretim A.Ş. ile Zorlu Doğal Elektrik Üretim A.Ş.’nin yaptığı Karar Düzeltme başvurusunun reddedildiğini aktardı ve ekledi: “Böylelikle gerek Munzur Vadisi Millî Parkı bakımından ve gerekse de Millî Parklar hukuku bakımından tarihi bir karar verilmiştir.”

Danıştay 10. Daire Tetkik hakimi Fuat Kara, Anayasa’nın 56. Madde hükmü ve 2872 sayılı yasanın 10. Maddesi birlikte değerlendirildiğinde, herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının bulunduğu, çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemenin devletin ve vatandaşların ödevi olduğunu” vurgulayarak projeye onay verilemeyeceğini şöyle açıkladı:

“Öncelikle davaya konu projelerle ilgili olarak hazırlanan fizibilite raporları çerçevesinde, projelerin, ‘çevreye uyumlu’ olup olmadığının tespiti bakımından, çevre mevzuatı açısından zorunlu olan “ÇED” sürecinin tamamlanması gerekmektedir. Aksi takdirde 2872 sayılı yasanın 10. Maddesi’nde belirtildiği üzere, Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça projelerle ilgili onay ve izin verilemez.”

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

Bir cevap yazın

Top