Ekoloji Birliği ve EMO Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özdağ, Meclis komisyonundan geçen yasa teklifiyle birlikte doğa ve kamu kaynaklarının enerji ve maden şirketlerine peşkeş çekildiğini vurguladı. Ekoloji Birliği ve Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) YK Üyesi Mehmet Özdağ, Meclis komisyonundan geçen yasa teklifiyle iktidara yakın enerji ve maden şirketlerine doğa ve kamu kaynaklarının
Tag: EMO
TMMOB EMO: Sinop Nükleer Santral Projesi, Dışarıya Kaynak Aktarım Projesidir
Elektrik Mühendisleri Odası, Sinop Nükleer Santralı ÇED Raporu'nun onaylanmasına karşı 15 Eylül 2020 tarihinde yaptığı açıklamada, "nükleer santrallar üzerinden halkın vergileri ile Rus oligarkların zengin edilmesine devam edilmek istendiğini" vurguladı. TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), Sinop Nükleer Santralı ÇED Raporu'nun onaylanmasına karşın 15 Eylül 2020 tarihinde yaptığı açıklamada, "nükleer santrallar üzerinden
TMMOB 12. Enerji Sempozyumu sona erdi: Kâr için değil halkın ihtiyacı için enerji
TMMOB 12. Enerji Sempozyumu, "Enerji, Ekoloji ve Toplumsal Barış" başlığıyla Diyarbakır’da gerçekleşti. Sempozyumun düzenleme kurulu başkanı, Evrensel Yazarı Prof. Arif Nacaroğlu izlenimlerini yazdı. Sempozyumda "Kâr için değil halkın ihtiyacı için enerji" mesaı verildi. TMMOB 12. Enerji Sempozyumu, "Enerji, Ekoloji ve Toplumsal Barış" başlığı ile 5-7 Aralık tarihlerinde Diyarbakır’da gerçekleşti. Sempozyuma yurtiçi
12. Enerji Sempozyumu: Santraller patronların istekleriyle projelendiriliyor
Diyarbakır’da düzenlenen 12. Enerji Sempozyumu'nda enerji santrallerinin bilimsel olarak değil, patronların istekleriyle projelendirildiğine dikkat çekildi. TMMOB ve EMO’nun ev sahipliğini üstlendiği 12. Enerji Sempozyumu’nda “Enerjinin Toplumsal Maliyeti" oturumu düzenlendi. Maden Mühendisleri Odası Diyarbakır Şube Eş Başkanı Deniz Aydın’ın moderatörlüğünü yaptığı oturuma konuşmacı olarak Bartın Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erdoğan Atmış, Uludağ Üniversitesi’nden
Türkiye siyanür havuzu haline geliyor | Coşkun Özbucak
Bir zamanlar kendi kendine yeten tarım ülkesi idik. Fazlamız da vardı. Bugün uluslararası tarım ve gıda şirketlerinin egemenliği altında kapitalist-emperyalist kuşatma altında can suyu ile idare eder hale getirildik. Temel politika, dışarıdan tarım ve gıda ürünleri almak biçimine dönüştü. Bir zamanlar HES’ler belirleyici gündem oluyordu. Küçük dereciklerimiz bile HES’lerle doldu. EMO,