Ekoloji örgütlerinin, 766 maden alanının ihalesinin iptal edilmesi talebine dair önemli bir gelişme yaşandı.

Nasıl mı? Anlatayım:

68 ilde 766 maden alanı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından ihale edilmişti. Bu ihalede Ordu’da da Altınordu, Ulubey, Kabadüz ve Mesudiye ilçelerinde ihaleye çıkarılan toplam 9 maden alanı bulunuyordu. Aralarında Ordu Çevre Derneği’nin de bulunduğu çeşitli ekoloji dernek ve platformları ihalenin iptali için dava açmışlardı. Ankara 4. İdare Mahkemesi’nin ihalenin iptal davasının görüşülmesini ret etmesi üzerine, Danıştay’a açılan temyiz davası sonrası Danıştay 13. Dairesi temyizi kabul ederek davanın görüşülmesine karar verdi.

DANIŞTAY KARARI EMSAL

Kararla ilgili olarak Ordu Çevre Derneği (ORÇEV) Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada şu değerlendirmeler yapıldı: “Dernek olarak Türkiye genelini ilgilendiren sorunlara Ekoloji Birliği aracılığıyla ortak davalar açıyoruz. Ordu’da Altınordu, Ulubey, Kabadüz ve Mesudiye ilçelerinde dokuz yer maden için ihale edildi. 68 ilde toplam 766 alan var. İklim değişikliğine de etkisi olan bu çalışmaları durdurmak zorundayız. Bu nedenle hem fiili, hem de hukuki mücadelemizi veriyoruz. Ankara 4 İdare Mahkemesi’nin ihalenin iptali davamızın görüşülmesini ret kararını Danıştay 13. Dairesi yapılan ihalelerde hukuka aykırılık ve ihale yasasına aykırılık bulmasından dolayı davanın esastan görülmesine karar vererek yaptığımız temyiz itirazımızı kabul etti. Danıştay bizi haklı buldu ve davanın görüşülmesinin gerekliliğine karar verdi. Bu dava Türkiye’de ilk oluyor. Bundan sonraki ihalelerin de iptal davasının önü açıldı. Ordu’daki 9 maden alanının da ihalesinin iptal edilmesinin yolu açıldı…”

‘4862 ağaç kesilecek’

Ordu’dayız… İddia çarpıcı… CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel Ünye-Fatsa arasını arşınlayan ve altın madeninin doğaya verdiği zararı yakından takip eden bir siyasetçi… Sözü Adıgüzel’e bırakıyorum:

“… Fatsa’daki altın madeninde genişletme çalışması olduğuna dair duyumlar aldık. Bölgeye gittiğimizde oraya komşu orman alanında ağaçlarda işaretlemeler gördük. Bunun üzerine üç bakanlığa, Orman, Çevre ve Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığına soru önergeleri verdik. Bu önergelere verilen cevaplarda burada bir alan genişletme çalışması olmadığı söylendi. Yine bölgedeki vatandaşların ve Fatsa Çevre Derneğimizin başvurusuna yanıt geldi. Yanıtta, bu bölgede bir ağaç kesme planı ya da çalışması olmadığı resmi evrakla söylendi. Fakat gerçek böyle değil.”

‘DEVLET YALAN SÖYLÜYOR’

Peki gerçek ne? Bir ihale oldu mu? Altın madenine alan açmak için hazırlık mı var? CHP’li Adıgüzel net konuştu: “… Devletin resmi kurumları resmen yalan söylüyor ve saman altından su yürütüyor. Bölgedeki Orman İşletme Müdürlüğü buradaki ormanda ağaç kesmek için ihaleye çıktı ve ihale sonuçlandı. Bu ağaç kesiminin altın madenine alan hazırlığı olduğu ile ilgili resmi evraklar da elimizde. 4862 ağaç kesilecek. 4862 can. Bu vicdana yurtseverliğe sığar mı? Kendinize gelin efendiler. Siz millet adına çevre ve orman adına mı görev yapıyorsunuz yoksa şirket adına mı? Hele ki içinde ‘orman’ kelimesi bulunan bir kurumun yöneticilerinin ormanı katleden bir şirkete taşeronluk yapmasının nedeni olmaz, bedeli olur.”

Şirket ÇED raporu aldı mı?

Peki… Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu var mı? Mustafa Adıgüzel şu bilgileri verdi: “… Kimse kanunların etrafından dolanmaya ve oldubittiye kalkışmasın. ÇED’i alınmış bölgede süre bitimi ve kapasite artışı nedeniyle yeni ÇED süreci yapılmamış. Dahası ağaç kesimi planlanan alanın büyük bir bölümünün ise ÇED’i zaten hiç yok. Kabile devleti mi burası? Buna asla müsaade etmeyeceğiz. Demokrat Fatsa halkı da ağaçlar da direnecek. Bedeli ne olursa olsun.”

ÇED raporuyla ilgili Ordu Çevre Derneği de (ORÇEV) şu açıklamayı yaptı: “… Fatsa’da altın maden işletmeciliği yapan Altıntepe Maden Şirketi‘nin şu anki çalışma alanındaki çalışma süresi bitti. Alanı büyütmek için yeni ÇED süreci başlattı. ÇED almak için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na müracaatları var. Bakanlıktan henüz ÇED olumlu kararı çıkmadı. Bunun için maden şirketinin yaptığı her fiili işlem yasalara aykırı demektir. Yani ÇED süreci bitmedi. Süre tamamlanmadan ÇED alınmış gibi ağaçların kesimine başlanması ÇED yönetmeliğinin 6. maddesi ve Anayasanın 56. maddesine göre yanlıştır, yasal değildir. Bu yasa dışı uygulamaya karşı hem hukuksal hem de fiili hakkımızı kullanacağız.”

Aytunç Erkin / Sözcü