Kanal İstanbul’a karşı çıkan gönüllülerin oluşturduğu sivil toplum örgütü Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu, ‘İki Deniz Arasında Kanal Değil Yürüyüş Olur’ adıyla düzenlenen ikinci yürüyüşünü dün gerçekleştirdi.

Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu adındaki sivil toplum örgütü, Kanal İstanbul’un geçeceği güzergahta yürüyüş düzenleyerek projeyi protesto etti. “Pandemide biz yaşam, onlar rant peşinde” diyen gönüllüler, “Kanal projesi salgına rağmen iptal edilmiyor. Bu projesine ayrılacak para Covid-19’la mücadeleye ayrılabilirdi” ifadelerine yer verdi.

Küçükçekmece tarihi köprüsünde saat 14:30’da toplanan gönüllüler, etkinlik boyunca yaklaşık 4 km yürüdü. Kanal İstanbul projesinin geçtiği güzergahta düzenlenen yürüyüşte bu sefer yeni bir rota eklenerek, Yarımburgaz Mağaraları’nda yürüyüşün tamamlanması planlandı.

“SALGINA RAĞMEN İPTAL EDİLMİYOR”

“Pandemide biz yaşam onlar rant peşinde” yazılı pankartlar ve Kanal İstanbul Projesini protesto eden dövizlerin açıldığı eylemde Fatoş Karaosmanoğlu basın metnini okudu, şöyle dedi:

“DAHA FAZLA TALAN PROJESİNE İHTİYAÇ YOK”

“Önce pandeminin en ağır döneminde iki tarih/kültür varlığı köprünün taşıma ihalesini yaptılar. Bize ‘evde kal’ diye akıl verirken, çoğalamamızı fırsat bilerek korona günlerinde sermayeye yeni imkanlar sundular. Halkın tepkisi üzerine, derhal bir düzenleme ile ihalelere dijital devam etme kararı aldılar. Bu da yetmedi Kanal İstanbul, Yenişehir projesi kapsamında 1/100 binlik planına kabul, ardından 1/500 nazım plan ve 1/1000 ölçek imar planlarını kabul ettiler.

 “İstanbul’un son tarım alanlarını, sularını, insan dışı canlı yaşamı yok edip, kentin esas sahiplerini sürecek olanlar raporda, nitelikli insanlar için turizm projeleri, oteller, fuar alanları, AVM’ler, geniş, rahat, lüks konutlar yapmayı planlıyorlar. Finans projesi ile bağını kuruyorlar ve 3. Köprü ve 3.Havalimanını bu kapsamda yaptıklarını ilan ediyorlar.”

“Bu ülkenin daha fazla talan, rant projelerine ihtiyacı yoktur. Halkın ihtiyacı işsizliğe, yoksulluğa çözüm bulunması, demokratik ve özgür bir yaşamdır. Bu ‘ölüm projesine onay vermiyoruz, mücadele etmeye kararlılıkla devam ediyoruz.”

*Kanal projesi salgına rağmen iptal edilmiyor. Bu katliam projesine ayrılacak para Covid-19’la mücadeleye ayrılabilirdi ancak iktidar sermayedarların kârını düşündüğü için salgın boyunca alelacele plan düzenlemeleri yaptı.

*Bu kanalın bir rant projesi olduğunu defalarca söyledik, söylemeye de devam ediyoruz. Pandemi öncesi başladığımız “İki deniz arasında kanal olmaz yürüyüş olur” etkinliklerine bu defa kanalın yok edeceği mahallelerin içinden geçerek yeni bir rota ekliyoruz.

“EVİNİZİ BOŞALTIN”

Yürüyüşe katılan bir Bayramtepe Mahallesi sakini, “Yaşadığımız mahallenin bir tarafı duble otoyol, bir tarafı da Kanal İstanbul’un geçtiği bölge. Daha geçtiğimiz günlerde komşularımıza ‘7 gün içerisinde evlerinizi boşaltın’ diye tebligat geldi. Hem evde kal Türkiye, hem 7 gün içinde evini boşalt Türkiye. Nasıl olacak bu iş?” diye konuştu.

“BİZE BİÇİLEN DEĞERİN METREKARESİ…”

İç-Dış Kumsal Mahallelerinde yaşayan bir kişi, “40-50 yıldır bize sitede değer biçilen metrekaresi 5 milyar sadece. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bizim yerimiz çok değerli. Çok seviyoruz” ifadelerini kullandı.

“21 KİŞİ ARSA ALMIŞ”

Arnavutköy Tayakadın Mahallesi’nin bir sakini ise, “Arnavutköy Tayakadın Mahallesi’nde 21 kişi arsa almış ama bunu hiç kimseye sormadan 1 kişinin üstüne satış yapmışlar. Biz dava açmak istiyoruz. Arsalarımızı gasp etmişler” dedi.

Açıklamanın ardından Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu, İstanbul’u yok etmek anlamına gelen Kanal İstanbul projesine karşı 4 kilometrelik yürüyüşe başladılar. Yürüyüşçüler sosyal mesafe düzenine ve maske kuralına riayet etti. Yürüyüş sırasında belirli noktalarda sağlıkçılar tarafından ateş ölçümleri yapıldı.