Buradasınız
Ana Sayfa > Bildiriler > Sinop NKP: “Sinop’ta nükleer santral yaptırmayacağız!”

Sinop NKP: “Sinop’ta nükleer santral yaptırmayacağız!”

Bugün Sinop’taki nükleer santral projesi için Ankara’da yapılması gereken İDK (İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu) toplantısına izlemek için gelen STK temsilcileri alınmadı. İDK toplantıları sonucunda söz konusu ÇED Raporu hakkında “nihai karar” da verilmiş oluyor. Toplantıyı izlemek üzere Ankara’da bulunan Sinop NKP, bu nedenle uygulanan anlayışı ve karşılaşılan tutumu protesto ederek, “Halkın ÇED ile ilgili bütün süreçlerin dışında bırakıldığı” açıklamasında bulundu.

Bugün (10 Aralık) Sinop’taki nükleer santral projesi için Ankara’da yapılması gereken İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu (İDK) Toplantısı’na izlemek için gelen STK temsilcileri alınmadı. Toplantıyı izlemek üzere Ankara’da bulunan Sinop NKP, bu nedenle uygulanan anlayışı ve karşılaşılan tutumu protesto ederek, “Halkın ÇED ile ilgili bütün süreçlerin dışında bırakıldığı” açıklamasında bulundu. NKP Bileşeni Temsilcileri, Sinop Belediye Başkanı ve milletvekillerinin katılımı ile Elektrik Mühendisleri Odası’nda düzenlenen basın toplantısında, IDK Toplantısı’nın meşru olmadığına dikkat çekilerek, mücadele vurgusu yapıldı. Ankara’daki bugünkü İDK Toplantısı öncesi de, kamuyonun dikkatini çekmek ve nükleer konusunda uyarıda bulunmak için ayrıca Mersin NKP tarafından da 5 Aralık günü Mersin’de “nükleere hayır” şeklinde bir basın açıklaması yapılmıştı.

“YOK HÜKMÜNDE” BİR TOPLANTI

Türkiye’nin ikinci nükleer santrali projesi olan ve Sinop’ta Elektrik Üretim Anonim Şirketi tarafından kurulmuş olan EUAS International ICC Merkezi Jersey Adaları Türkiye Merkez Şubesi tarafından, Sinop İli Merkez İlçesi Abalı Köyü’nün İnceburun mevkiinde kurulması planlanan 4,560 MWe kurulu gücündeki Sinop Nükleer Santralı’nın çevresel etkilerinin değerlendirildiği, İDK Toplantısı, İller Bankası Sosyal Tesisleri’nde Saat 10.30’da başladı. Toplantının ilk bölümünde NKP Sinop Sözcüsü Zeki Karataş, CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, Sinop Belediye Başkanı Barış Ayhan, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Konukman katıldı. Toplantının hiçbir meşruiyetinin olmadığını ifade eden nükleer karşıtları, nükleer santralların enerji ihtiyacından çok siyasi ve politik bir karar olduğuna dikkat çekti. Halkın görüşleri alınmadan düzenlenen toplantının “yok hükmünde” olduğunu kaydetti. Toplantıda söz alan Sinop Belediye Başkanı Barış Ayhan, halkı bilgilendirme toplantısına Sinopluları alınmadığını hatırlatarak, “Sinop halkı bilgilendirilmeden böyle bir toplantı yapılamaz” dedi. Toplantıda, Sinop Nükleer Santral projesi ile ilgili olarak hazırlanan raporun okunmasına tepki gösterildi.

Sinop Nükleer Güç Santrali Projesi İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu Toplantısı’nın ikinci bölümünde ise komisyon üyelerinin dışında NKP Yürütme Kurulu adına sadece NKP Sinop Temsilcisi Zeki Karataş’ın ve Milletvekilleri ile Sinop Belediye Başkanlarının katılımına izin verilirken, diğer NKP Bileşenleri Temsilcileri’nin salona girmesine izin verilmedi. Katılımının engellenmesinin protesto edildiği toplantıda, toplu halde salon terk edilerek, tepki gösterildi.

Ankara’da “yok hükmünde” gerçekleştirilen İDK Toplantısı

ÇED RAPORLARI AMACINDAN SAPTIRILDI, ÇED SÜRECİ HUKUKSUZCA İŞLETİLİYOR!

İDK toplantıları ÇED raporları sürecinde önemli bir anlam da taşıyor. Çünkü halkın katılımı ile yapılması gereken “Halkın Bilgilendirilmesi” toplantısı ÇED süreçlerinde ilk aşama olarak gerçekleştirilmesi gereken bir süreç iken, ikinci aşama olarak Ankara’da yapılan İDK toplantıları da ÇED ile ilgili “nihai karar”ın verileceği bir toplantı özelliği taşıyor ve dolayısıyla İDK toplantıları sonucunda söz konusu ÇED raporları hakkında “nihai karar” da verilmiş oluyor.

Ancak bugünkü gelişmeler; Sinop’ta kurulması planlanan nükleer enerji santrali ile ilgili ÇED raporuna ilişkin bütün süreçlerin tamamen hukuksuz bir şekilde ve hukuka aykırı olarak yürütüldüğü gerçeğini gözler önüne serdi. Çünkü 6 Şubat 2018 tarihinde Sinop’ta yapılan “Halkın Katılım Toplantısı”na da halkın katılımı engellenmişti. Bugün de Ankara’da yapılan İDK Toplantısı‘nı izlemek için katılımların engellenmesi, ÇED süreçlerinin de tamamen hukuk dışına çıkarılarak işletilmeye çalışıldığını gösterdi. Çünkü hem Sinop’taki “halkın katılımı” toplantısına, hem de Ankara’daki İDK toplantısına katılımların engellenmiş olduğu görülüyor.

“SİNOP HALKININ YAŞAM HAKKI ELİNDEN ALINIYOR”

EMO Genel Merkezi’nde toplanan NKP Bileşenleri Temsilcileri, İDK Toplantısı gündemiyle saat 13.30’da basın toplantısı düzenledi. Toplantıya; NKP Yürütme Kurulu adına Erhan Karaçay, EMO Yönetim Kurulu Yazmanı İbrahim Saral, Sinop Belediye Başkanı Barış Ayhan, CHP Milletvekilleri Orhan Sarıbal, Barış Karadeniz, HDP Milletvekili Murat Çepni, Prof. Dr. Aziz Konukman, Mersin NKP Sözcüsü Aycan Özkan ve Sinop NKP Sözcüsü Zeki Karataş, Sinop NKP Üyeleri; Bülent Küçük, Erkan Kabal, Fuat Aydın, Murat Şahin, Mine Batur, Leyla Yurteri, Mersin NKP’den Yusuf Üçay, Avukat Mehmet Horuş, Ekoloji Birliği’nden YK üyesi Adem Çiftçi ve çok sayıda nükleer karşıtı yurttaş katıldı.

Toplantıda ilk sözü Sinop Belediye Başkanı Barış Ayhan aldı. Ayhan 6 Şubat 2018 tarihinde gerçekleştirilen Halkın Katılım Toplantısı’nı hatırlatarak, İDK Toplantısı’nı senaryosu yazılmış kurgulanmış bir toplantı olarak nitelendirdi. Toplantının ÇED adı altında düzmece bir toplantı olduğunu belirterek tepkisini dile getiren Ayhan, şöyle konuştu:

“6 Şubat 2019 tarihinde Sinop halkının kendine yer bulamadığı bir toplantı düzenlendi. Bugün yaşadığımız durumda aynı. Halkın tamamının geleceğini ilgilendiren bir toplantıya halk değil de halkı temsilen sadece Sinop Belediye Başkanı’nın çağrılması sürecin bir oldu bittiye getirildiğini gösteriyor. Sinop’un ve Sinopluların yaşam hakları ellerinden alınıyor. Sinop halkının davetli olmadığı toplantıda salonun hükümetin bürokratları ve işbirlikçileri ile doldurulduğunu gördük. Amaçları Sinop halkının sesini kısmak. Bizler bugün düzenlenen toplantının bir benzerini daha önce yaşadığımız için bu kez hazırlıklıydık. Salonda yerlerimizi aldık ve tarihin yeniden tekerrür ettiğini gördük. Bu toplantıyı gayrimeşru sayıyoruz.”

Siyasal iktidarın Sinop halkının itirazlarına rağmen santral kurma inadında direttiğine dikkat çeken Ayhan, “Baskılara boyun eğmeyeceğiz. Sinop halkı, Sinop çocukları ve geleceğimiz için mücadelemize devem edeceğiz” diyerek sözlerini bitirdi.

“TOPLANTIYI KABUL ETMİYORUZ”

CHP Milletvekilleri Barış Karadeniz de, İDK toplantısını yok saydıklarını belirterek başladığı konuşmasında, “Halkı bilgilendirme adına halktan kaçarak, Sinop halkı engellenip, bir takım insanlarla salonlar doldurularak bir toplantı yapıldı. Böyle bir toplantıyı kabul etmiyoruz. Ülkemizde ve Sinop’ta nükleer santral kurulmasını istemiyoruz. Bunun için elimizden geleni yapacağız” dedi.

Halkın iradesini temsil ettiklerine işaret eden Karadeniz, şöyle devam etti: “Nükleer inadından vazgeçmeyen iktidar, sürekli olarak Sinop halkının nüfusunun az olduğuna bahsediyor. Herhangi bir kaza durumunda ölen insanların sayısının az olacağını düşünüyorlar. Bizler, Sinop’ta nükleer santral istemiyoruz. Cesedimizi çiğnemeden nükleer santral kurdurmayacağız. Türkiye’de yol bitti, beton bitti, sıra enerjiye geldi. Kendi ceplerini dolduracaklar. Ülkenin cebinden artık elinizi çekin. Ülkemizin nükleere değil, çok daha güzel yatırımlara ihtiyacı var.”

“NÜKLEER YATIRIMLARI SAVAŞ SİYASETİNİN BİR TEZAHÜRÜ”

HDP Milletvekili Murat Çepni ise, halktan izole alanlarda, lobilerle kapalı kapılar ardında gizli kapaklı düzenlenen toplantıları kabul etmediğini belirterek, Ülkeyi zehir deposuna benzetti. Siyasi iktidarın uyguladığı zehir politikası ile halkın karşı karşıya kaldığını ifade eden Çepni, İzmir Gaziemir’deki nükleer atıklara dikkat çekti.

İktidarın santral kararının kesinlikle politik bir karar olduğunun altını çizen Çepni, nükleer yatırımların savaş siyasetinin bir tezahürü olduğunu kaydetti. “İnsana, doğaya karşı bir siyasi iktidar ile karşı karşıyayız” diyen Çepni, şu değerlendirmelerini paylaştı: “Halkın ‘hayır’ dediği, bir avuç lobinin siyaseti halkın tepkisiyle mutlaka başarısız olacak. Buna asla izin vermeyeceğiz. Siyasi iktidar enerji ihtiyacını gerekçe göstererek nükleer santral kurma girişiminde bulunuyor. İktidarın enerji politikaları gerçekçi değil. Ülkemizin enerjiye ihtiyacı yoktur. Nükleer santralların ve termik santralların ölüm olduğunu biliyoruz. Siyasi iktidarın enerji politikalarına karşıyız.”

“YABANCI ŞİRKETLER ÜLKEMİZDEN GİTSİN”

CHP Milletvekili Orhan Sarıbal da, hükümetin enerji politikalarını eleştirdi. Sarıbal, “İnsanlığa, kurulu güç yeterli olmasına rağmen bir süreç yürütülüyor. Belli ki birileri para kazanacak. Ülkemizi de, doğaya ve insanlara yapılan hayinliklerin arkasında başka pazarlıklar var. Saray ile yabancı şirketlerin arasındaki pazarlık yeni değil, yabancı şirketlerin derhal Ülkemizden gitmesini istiyoruz” dedi. Yenilenebilir enerjiye yatırımların yapılması gerektiğini vurgulayan Sarıbal, nükleer santrallardan vazgeçilmesini istedi.

NKP Mersin Dönem Sözcüsü Aycan Özkan da yaptığı konuşmasında, Akkuyu’da kurulması planlanan nükleer santral çalışmaları ve çevreye verdiği zararlara ilişkin bilgi aktardı.

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Konukman, nükleer santralların dünyada enerji projesi olarak değerlendirilmediğine dikkat çekerek, toplumsal yararı olmayan projeden vazgeçilmesini istedi. Konukman, düzenlenen toplantının yok sayıldığını, hangi toplantı düzenlenirse düzenlensin bilimin nükleer santralların yanında durmadığını kaydetti. İktidara seslenen Konukman, “Siyasi iktidar nükleeri unutsun. Durumu, bir nostalji, kalkışma olarak değerlendirelim. Nükleersiz hayatımıza kaldığımız yerden devam edelim” diyerek sözlerini tamamladı.

Sinop Nükleer Karşıtı Platform sözcüsü Zeki Karataş tarafından okunan adına basın açıklaması ise şöyle:

SİNOP’TA NÜKLEER SANTRAL YAPTIRMAYACAĞIZ!

Sinop Nükleer Santral projesinin çevresel etkilerinin değerlendirildiği, İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu (İDK) 1. Toplantısı bugün Ankara’da düzenlendi. Toplantıya, NKP temsilcilerinin bir kısmı alınmadı. NKP Üyeleri halkın görüşleri alınmadan, oldu-bittiye getirilerek oluşturulan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunun ele alındığı bu toplantıyı, yasa dışı bulduğumuzu buradan duyuruyoruz. Biz NKP Bileşenleri, Ülkemizde; ne Sinop’ta, ne Mersin’de, ne de İğneada’da, nükleer santral kurdurmayacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz.  

Bilindiği üzere; Sinop Nükleer Santralı’nın çevresel etkilerine yönelik, 6 Şubat 2018 tarihinde Sinop’ta Halkın Katılım Toplantısı gerçekleştirildi. Tüm çabalarımız ve itirazlarımıza rağmen ÇED başvuru dosyasının açıklanacağı Sinop Halkını Bilgilendirme Toplantısı’na Sinop halkı alınmadı. Sinop halkının bilgilendirme toplantısının yapılacağı salona girmelerini önlemek için de toplantının yapılacağı, Sinop Üniversitesi Uygulama Oteli Konferans Salonu’na yakın mesafede güvenlik güçlerince bariyer oluşturularak;  halkın katılımını önledi. Tek taraflı yanlı bir rapor hazırlandı.

Sinop’ta, salona alınmayan bizler, Sinop Valisi’ne durumu anlatmak ve dilekçeler vermek için Sinop Valiliğine geldiğimizde de gazla, TOMA’larla ve joplarla karşılandık. Buna rağmen Sinop halkı mağduriyetini dile getiren dilekçelerini Sinop Valiliğine sundu. Bu dilekçeler Sinop Valiliği Yazı İşleri Müdürlüğü kayıtlarında mevcuttur.

İktidar milletvekilleri, hükümet yandaşları ve öğrencilerle gerçekleştirilen bu toplantıyı yok hükmünde saydığımızın bir kez daha altını çiziyoruz. İtirazlarımız dikkate alınana kadar haklı mücadelemize devam edeceğimizi buradan ifade ediyoruz.  

Sinop’ta düzenlenen toplantıda, halk adına toplantıya katılım sağlamaya çalışan NKP Üyeleri, bugün Ankara’da gerçekleştirilen toplantıya katılımları da engellenmiştir. Kendinden olmayana tahammülü olmayan Hükümet yetkilileri, bugün ayrı bir hukuksuzluk örneği sergileyerek halk iradesini bir kez yok saymıştır.

TOPLUMA DAYATILAN ENERJİ POLİTİKASI BİR ALDATMACADIR

Hükümet, Türkiye’nin ikinci nükleer santralı projesi olan ve Sinop’ta Elektrik Üretim Anonim Şirketi tarafından kurulmuş olan EUAS International ICC Merkezi Jersey Adaları Türkiye Merkez Şubesi tarafından, Sinop İli Merkez İlçesi Abalı Köyü’nün İnceburun mevkiinde kurulması planlanan 4,560 MWe kurulu gücündeki santralın kurulumuna yönelik ısrarı hız kesmeden sürdürmektedir. Halkı yanlış bilgiler vererek yanıltan hükümet, enerji ihtiyacını gerekçe göstererek, Ülkemizin geleceğini yok etmektedir. 

Ülkemizde, “milli enerji” politikaları ve savunma ihtiyacı bahane edilerek, yerli işbirlikçileri ve nükleer lobilerin desteği ile elektrik enerjisi senaryolarının her gün biri sahnelenmektedir. Kamusal bilincin çoktan yok olduğu Ülkemizde, gerçek dışı enerji krizleri yaratılıp kamu bütçesi adeta yağmalanmaktadır.  Siyasi iktidar pervasızca Ülkemizde; oldukça tehlikeli, riskler barındıran, insanlık ve çevre adına oldukça kaygı verici bir teknolojiyi gündemimize sokmaktadır.

Nükleer santralların gerekliliği konusunda tek taraflı bilgilendirmeler yapılarak halk aldatılmakta;  Mersin-Akkuyu, Sinop- İnceburun ve Kırklareli-İğneada’da halkın onayı alınmadan, uzman görüşü olmadan, tüm itirazlara inat projeleri hayata geçirmeye çalışılmaktadır. Üstelik yanı başımızda yaşanan Çernobil faciası ve Fukuşima’ya rağmen.

Biz, dünyada ve ülkemizin hiçbir yerinde nükleer santral istemiyoruz! Hükümetin hukuksuz kapalı kapılar ardında aldığı kararlara itiraz ediyoruz. Nükleer santral inşaatlarının biran önce durdurulmasını, nükleer silahların ülkemize sokulmamasını, ülke ekonomisinde bu projeler için ayrılan kaynakların halkın ihtiyaçları doğrultusunda kullanılmasını; eğitim, bilim ve teknolojiye yatırım yapılarak “çağ atlamayı” talep ediyoruz. 

Alınan yanlış kararlardan derhal vazgeçilmelidir. Yapılacak enerji planlaması ile üniversiteler, meslek odalarının ve toplumun görüşleri alınarak kamu esaslı uygulamasında sakınca barındırmayan doğru alternatiflere yönelinmesini talep ediyor, acil yasal düzenlemeler yapılması gerektiğinin altını çiziyoruz.

Bizler, NKP bileşenleri olarak; ülkemizde kurulması planlanan sadece nükleer santrallar ve nükleer silahlara yönelik değil, devlet desteği ile sermayenin talanına açılan doğaya yönelikte mücadele ediyoruz. Bu onurlu mücadelemizden de asla vazgeçmeyeceğiz.  

Ulusal ve yerel yandaş şirketlerin, kar hırsı ile doğayı, kamusal alanları elimizden almasına izin vermeyeceğiz. Mücadele eksenimizi genişleterek ülkemizin tüm değerlerini var gücümüzle savunacağız. Kurulması planlanan nükleer santrallar iptal edilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Kapitalizmin kirli emellerine Ülkemizi feda etmeyeceğiz.

Nükleere İnat Yasasın Hayat!
Nükleer Santral İstemiyoruz!

NÜKLEER KARŞITI PLATFORMU YÜRÜTME KURULU

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur. Amacı; birlik ve dayanışma temelinde ekoloji mücadelesini yükselterek, daha güçlü şekilde doğayı ve yaşamı savunmaktır.
https://ekolojibirligi.org

Bir yanıt yazın

Top