Buradasınız
Ana Sayfa > Haberler > ‘Kanal İstanbul’a karşı binlerce kişiden kilometrelerce insan zinciri

‘Kanal İstanbul’a karşı binlerce kişiden kilometrelerce insan zinciri

Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu’nun, İstanbul’u savunmak ve Kanal İstanbul projesine ‘Hayır’ demek üzere Küçükçekmece Gölü etrafında insan zinciri oluşturma çağrısından sonra binlerce kişi bir araya geldi. ”Gelecek nesiller için buradayız, Kanal hayal, deprem gerçek” sloganları atarak Kanal İstanbul projesi protesto edildi.

“Kanal İstanbul” projesine karşı halk hareketi büyüyor

Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu’nun, İstanbul’u savunmak ve Kanal İstanbul projesine ‘Hayır’ demek üzere Küçükçekmece Gölü etrafında insan zinciri oluşturma çağrısından sonra binlerce kişi bir araya geldi.”Gelecek nesiller için buradayız, Kanal hayal deprem gerçek” sloganları atarak Kanal İstanbul projesi protesto edildi. Çok sayıda İstanbullu, Kanal İstanbul projesi güzergahı üzerindeki Küçükçekmece Gölü çevresinde buluştu. Yurttaşların zincir oluşturduğu 460 yıllık Mimar Sinan Köprüsü de projeden etkilenecek tarihi eserler arasında bulunuyor.

Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu, İstanbul’u Kanal İstanbul projesine ‘Hayır’ demek üzere Küçükçekmece Gölü etrafında insan zinciri oluşturma çağrısında bulundu. Çağrıya katılan yüzlerce insan Küçükçekmece Gölü kenarında buluşarak elele tutuşup insan zinciri oluşturdu.

Eş zamanlı Avcılar halkından ‘deprem’ hatırlatması

Kanal İstanbul’a karşı yaklaşık 120’den fazla kurum ve bireylerin bir araya gelerek oluşturduğu Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu tarafından yapılan insan zinciri oluşturma çağrısına yüzlerce İstanbullu destek verdi. Küçükçekmece Gölü kenarında buluşan insanlar taşıdıkları pankart ve dövizlerle Kanal İstanbul projesine tepkilerini dile getirdi.

Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu destekçi kurumlarından Avcılar Kent Konseyi ve Bileşenleri de Avcılar Paşaeli piknik alanında bir araya ayrı bir insan zinciri oluşturdular. Dün yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremi hatırlatan Avcılar halkı burada bir açıklama yaparak ‘Kanala değil, depreme bütçe istiyoruz!’ diye seslendi.

‘Küçükçekmece’yi, Avcılar’ı kurtaralım’

Eylem sonunda bir araya gelen topluluk burada bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu olarak basın açıklamasını Seda Elhan okudu. Projenin özellikle Küçükçekmece Lagünü ve çevresi için yıkıcı etkileri olduğunu söyleyen Elhan, “Küçükçekmece’de, Avcılar’da, Başakşehir’de, Firuzköyde, Kayabaşı’nda ve kanalın yapılacağı bölgede yaşayan yurttaşların Kanal İstanbul’a itiraz etmek, yapamazsınız, durun demek için herkesten çok daha fazla sebepleri var” dedi.

Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu’nun çağrısı ile bir araya gelen binin üzerinde İstanbullu, Küçükçekmece Gölü olarak da bilinen Küçükçekmece Lagünü etrafında kilometrelerce uzanan insan zinciri oluşturdu. Eş zamanlı olarak Avcılar Kent Konseyi ve Bileşenleri de Avcılar hattında bir insan zinciri oluşturarak ‘Kanala değil, depreme bütçe’ dedi.

‘Halk, deprem riski ile karşılaşacak’

Basın açıklamasının devamında projenin bölgede yaratacağı sorunlara değindi ve şu ifadeler kullanıldı:

“Küçükçekmece, Avcılar ve kanalın çevresinde kalacak diğer yerlerde yaşayanlar; her an deprem riski ile yeraltına karışacak deniz suyunun kayganlaştıracağı zeminde yıkım riski ile yaşamaya mahkum olacak. İstanbul’da beklenen büyük deprem her an gerçekleşebilir. Bilim insanlarına göre olası depremde Kanal’ın Marmara ağzı 9-10 şiddetinde etkilenecek ve ciddi hasar görecek. Marmara Ağzı denilen yer Avcılar ve Küçükçekmece’dir. 17 Ağustos depreminde İstanbul’un en çok zarar gören bu ilçeleri için Kanal Projesi, yaşanacak yeni depremlerle haritadan tamamen silinmek, binlerce insanın yaşamını yitirmesi demektir.”

‘Tarım arazilerine ve evlere el konulacak’

ÇED raporuna göre Düzenleme Ortaklık Payı (DOP) kullanılarak uygulama yapılacak. Halkın elinden, arazilerinin yüzde 45’i hukuksuzca alınacak. Şimdiden acele kamulaştırma bedeli için rayiç bedel ödenmeyecektir kararını çıkaranların niyeti açıktır; bölge halkının ev ve arazilerine acele kamulaştırma ile el konacaktır.

‘İnsanlar susuz kalacak’

Proje ile birlikte istanbul’un su ihtiyacının yüzde 28.89’unu karşılayan Sazlıdere Barajı ve Durusu (Terkos Gölü), Küçükçekmece Lagünü ve yeraltı suları ile birlikte tuzlanacak, ekolojik yapıları tamamen değişecek. Başta Küçükçekmece, Avcılar, Firüzköy, Kayabaşı halkı olmak üzere İstanbul ve Trakya’da yaşayan halklar susuz kalacak. Küçükçekmece Lagün havzasında yaşayan tüm canlılar için yaşam, yaşam alanları ile birlikte yok olacak.

‘Sokaklarda çocuklarımız güvende olmayacak’

Üçüncü Havalimanı inşaatının en yoğun olduğu 2018 yılında hafriyat kamyonlarının çarpması ile 253 kişi hayatını kaybetti. Proje hayata geçerse 7 yıl boyunca İstanbul trafiğine günlük 10 bin dev hafriyat kamyonu katılacak. Bu kamyonlar Küçükçekmece, Avcılar, Başakşehir, Arnavutköy hattında yol alacaklar. Yollarda güvenle yürünemeyecek, çocuklar oynayamayacak. Okula, bakkala, gitmek kaza ile yüz yüze yaşamak haline dönüşecek.

‘Her gün her saat zehir soluyacağız’

Kazılar, patlatmalar başlar başlamaz en az 7 yıl boyunca bütün bölge inşaat alanı haline gelecek. Hepimiz içinde asbestten, kadmiyum a kadar barındıran partikülleri soluyacağız. Yakınlarımızı, arkadaşımızı, çocuğumuzu kaybetmenin bedelini yaşamak zorunda değiliz. Hastalıklara mahkum olmak zorunda değiliz. Zehir solumaya, zehirlenmeye razı olmayacağız.

‘Kanal istanbul kıyamadığımız hayvanların da idam emridir’

Bizler bu topraklarda yaşayanlar; ekoloji mücadelesi verenler, İstanbul’lular hayvanları, canlıları, ağaçları kendimizden daha fazla severiz, koruruz. Gezi’de ağacına dokundurmayan, Hevsel’de binlerce yıl biriken ekoloji belleğini korumak için sokaklara dökülen, yaz kış sokaklara kediler, köpekler için su koyan insandır İstanbullu.

Küçükçekmece Lagünü, onu besleyen orman ekosistemi bu proje ile yok olurken, oradan beslenen, orada barınan, orada üreyen en az 124 kuş türünün, su samurlarının yok olacağı, yüzlerce balığın üreyemeyeceği söyleniyor. Buna göz yumacak mıyız?

‘Anılarımız, İstanbul kentinin belleği yok olacak’

Proje ile birlikte Küçükçekmece Lagün havzasında olan Bathenoa Antik Kenti, İstanbul’daki ilk yerleşmelerden biri olan Yarımburgaz Mağaraları ve henüz gün yüzüne çıkarılmayan yüzlerce uygarlık izi, kültürel varlıklar proje tarafından yutulacak. Kentin belleği ile birlikte büyüdüğümüz sokaklar, evler, parklar yok olacak. Dün bizim yaşadığımız Küçükçekmece, Avcılar yarın parayı bastıranının keyif yaptığı Katar İstanbul’a dönüşecek.

Basın açıklaması “Vazgeçmeyeceğiz, bu projeyi durduracağız. İstanbullular birleşecek ve bunu başaracağız. Yaşama, doğaya, çocuklarına sahip çıkan bütün İstanbullulara sesleniyoruz. Katıl durduralım, İstanbul’u birlikte kurtaralım!” çağrısı ile sonlandı.

Açıklama sonrasında Prof. Dr. Beyza Üstün, HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, HDK eş sözcüleri, Küçükçekmece halkı ve İstanbul Üniversitesi öğrencileri de söz alarak birlikte bu mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi. Eylem “Kanala, yalana, talana, Katar’a geçit yok” sloganları eşliğinde sona erdi.

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

‘Kanal İstanbul’a karşı binlerce kişiden kilometrelerce insan zinciri” hakkında bir düşünce

Bir cevap yazın

Top