Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesi’nde flaş iptal kararıHaberlerHukuk by Ekoloji Birliği - 26 Temmuz 202026 Temmuz 20200 İzmir Tabip Odası tarafından yapılan yazılı açıklamada Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesi için verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının mahkeme tarafından iptal edildiği belirtildi.İzmir Tabip Odası tarafından yapılan yazılı açıklamada Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesi için verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının mahkeme tarafından iptal edildiği belirtildi. Odanın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:“Foça’da yapımı planlanan Foça Biyokütle Enerji Santrali Projesi için İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptali için İzmir Tabip Odası, Foça Belediyesi ve bölgede yaşayan çok sayıda vatandaş tarafından dava açılmıştı.BİLİMSEL İLKELERE UYGUN DEĞİL, OLUMSUZ ETKİLERİ VARDavada, katı atık yakma suretiyle enerji elde edilmesi planlanan projenin çevreye ve halk sağlığına olumsuz etkileri olduğu, aynı konuda daha önce verilmiş yargı kararının dikkate alınmamasının Anayasa’ya aykırı olduğu, projenin bilimsel ilkelere uygun olmadığı vurgulanmıştır.Projenin gerçekleştirilmesi planlanan bölgede bilirkişiler eşliğinde keşif yapılmıştır. Bilirkişi raporunda, heyette yer alan uzmanların her biri, kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili bilimsel tespitlere yer vermiş ve her bir bilirkişi, projeye ilişkin eksikliklere, yanlışlıklara, bilimsel olmayan işlemlere vurgu yapmıştır.Medya Ege’nin haberine göre, Bilirkişi raporunda özetle,Katı atıkların enerji eldesi ile ilgili bilgilere proje tanıtım dosyasında tam olarak yer verilmediği,Üretim sırasında meydana gelebilecek ve ciddi çevre sorunlarına neden olabilecek emisyonların doğru ve tam saptanmadığı,Oluşacak atıkların bertaraf edilmesi için gereken yöntemlerin ve nasıl uygulanacağının yeteri kadar belirtilmediği,Proje alanının jeolojik ve hidrojeolojik açıdan yeterli düzeyde tanıtılmadığı,Projenin olası çevresel etkileri ve alınması gereken önlemlerin yeterince belirtilmediği,Eksik ve yetersiz değerlendirme nedeniyle yöredeki jeolojik birimler, kaya birimlerinin özellikleri ve geçirgenlikleri, yörenin hidrolojik ve hidrojeolojik özellikleri, yeraltı suyu durumları, kaynaklar, kuyular, su depoları vb. birçok konu bilinmediğinden Oluşturabileceği çevresel etkilerin yeterli düzeyde PTD’de anlatılmadığı,Proje alanının zeytinlik sahalara yakınlığı nedeniyle 3573 sayılı Kanun’un 20.maddesine aykırı olduğu,Tesisin işletilmesi sırasında oluşabilecek emisyonların eksik hesaplandığı,Bölgenin petrokimya, demir-çelik, termik santraller gibi kirletici vasfı yüksek sanayilere yakınlığı nedeniyle önemli bir baskı altında olduğu,Tesisin çevresinin doğal bitki örtüsüyle çevrilmiş olduğu, tesisteki faaliyetin olası çevresel etkileri ve alınması gereken önlemlerin PTD’de belirtilmediği,Yapılması planlanan tesisin yörenin oldukça yakınında bulunan zeytinlikleri, tarımsal alanları ve doğal bitki örtüsünü olumsuz yönde etkileyeceği,Dava konusu tesisin güney, batı ve güneydoğu bölümünün hemen hemen tümünün doğal zeytin yetiştiriciliği bölgesi olduğu, sürdürülebilir, aktif ve ekonomik anlamda zeytin bölgesi içine girdiği,Tesisin 360 m uzaklığından başlayarak alanın tümünde çok yoğun zeytin ağacı tarımı yapıldığı, dava konusu projenin bu yönüyle 3573 sayılı Kanun’a aykırı olduğu,değerlendirmelerine yer verilmiş ve sonuç olarak dava konusu ÇED gerekli değildir kararının bilimsel ilkelere uygun olmadığı tespiti yapılmıştır.Bilirkişi raporunu değerlendiren İzmir 6. İdare Mahkemesi, bilirkişi raporunda yer alan bilimsel tespitlere atıfta bulunarak, projenin uygulanması halinde özellikle zeytinlik alanlar dahil olmak üzere çevre ve insan sağlığı açısından zararlar doğacağı değerlendirmesiyle ÇED gerekli değildir kararının iptaline karar vermiştir.” Share on Facebook Share Share on TwitterTweet Share on Pinterest Share Send email Mail Print Print