İzmir‘in Çeşme ilçesinde Germiyan mahallesi yakınlarına yapılmak istenen rüzgar enerjisi santrallerine karşı tepkiler büyüyor. Mahkeme tarafından “ÇED geçerli değildir” kararına rağmen Güral Porselen firması RES tesisi kurmak için inşaat çalışmalarına başladı. RES inşaatının Germiyan Kislecik mevkisinde arkeolojik ve orman alanlarında zarar vermesine karşı İzmir, Çeşme ve Urla’dan gelen yaşam alanı savunucuları, STK temsilcileri ve Germiyan halkı RES projesini protesto etti.

Germiyan köy kahvesinde yapılan toplantıda konuşan Germiyan Muhtarı Işık Kaya, Germiyan-Kislecik mevkiinde Güral Porselen firmasının 2016’da inşa etmeye kalkıştığı rüzgar enerjisi tesisini karşı açtıkları davayı kazandıklarını, mahkemenin ÇED olmandan tesis kurulamayacağı kararını verdiği söyledi. Ağustos 2020 başında aynı firmanın ÇED izni almadan ormana yollar açmaya başladığını belirten Kaya, SİT koruma alanı bölgesinde antik Roma eserlerine müze denetim ve izni olmadan zarar verildiğini ifade etti.

VALİLİK ‘KAMU YARARI VAR’ DİYEREK İNŞAAT İZİN VERDİ

Avukatlar, Çeşme Belediyesi tarafından 16.08.2020 tarihinde inşaat yasağı nedeniyle durdurulan katliam, Valilikten alınan ‘Kamu Yararı Var’ izni ile birkaç gün sonra tekrar başladığını söyledi. 2016’da davayı kazanan avukatlar, Güral Porselenin sunmuş olduğu belgelerin geçersiz olduğunu, inşaatın yasalara aykırı olarak devam ettiğini, tekrar dava açacaklarını belirtti.

“ŞİRKET MAHKEMENİN KAPATTIĞI TAŞ OCAĞINI AÇTIRDI”

Güral Porselen Şirketi ayrıca Germiyan’da mahkeme kararıyla kapatılan taş ocağını açtırıp, kaçak inşaatına malzeme temin ettiğini ifade edilirken, çevrecilerin şikayeti üzerine arkeolojik kalıntı alanı olduğu gerekçesiyle Çeşme Müze Müdürlüğü ekipleri de alanda inceleme yaptığı söylendi. 

Çeşme Belediye Başkan yardımcısı Faika Tütüncüoğlu da, izinlerin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verildiğini belirterek, “Belediye ruhsat vermeyi reddetti. İtirazımıza rağmen bakanlık inşaat ruhsatını verdi. Mevsimlik inşaat yasağını da valilik kaldırdı. Yapabileceğimiz başka bir şey kalmadı” dedi.

EGEÇEP Sözcüsü Berna Ulutaş ise, valilik ve bakanlık kararına karşı itiraz edilebileceğini, EGEÇEP olarak bu tahribatta karşı halkın yanında olacaklarını ifade etti. Çevrecilerden Dr. Ahmet Güler de hukuk davalarının yanı sıra Güral Porselenin markası üzerine gidilmesi ve ürünlerin boykot edilmesi gerektiğini söyledi.

“BÖLGENİN TAHRİBATINA İZİN VERMEYECEĞİZ”

Söz alan Avukat Sehrazat Mercan da, mücadelenin hem hukuksal hem de sosyal alanda devam etmesinin önemine vurgu yaptı. Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Teyfik Türk ise, ziraat odaları olarak bu olayın peşini bırakmayacaklarını belirterek, bölgenin tahribatına izin vermeyeceklerini ifade etti.

Gerek arkeolojik gerekse orman tahribatının inanılmaz boyutta olduğunu dile getiren Dr. Engin Önen, Germiyan’da zaten olması gerekenden fazla RES ve taş ocakları olduğunu söyledi. Toplantıya katılan HDP Mardin Milletvekili Pero Dündar ise yaptığı konuşmada, Munzur’daki doğa tahribat ile Germiyanda’ki tahribat arasında bir fark olmadığını, Türkiye’nin her köşesinin saldırı altında olduğunu vurguladı.

ROMA MEZARLARI VE ANTİK KİLİSE TAHRİP EDİLDİ

Germiyan köy kahvesinde toplanan 150’nin üzerinde ki katılımcı daha sonra Germiyan Kislecik mevkiindeki tahribat alanına gitti. Güral Porselen çalışanları protestocuların alana girmemeleri için iş makinaları ile yolu kapattı ancak çevreciler yinede arkeolojik sahaya ulaştı. Alanda inşaat sahasında Antik Roma devrinden kalan Roma Mezarları, su kuyusu ve kilise temellerinin tahrip edildiğini tespit edildi.

Burada bir konuşma yapan Arkeolog Elif Koparal, bölgenin arkeolojik açıdan çok önemli bir bölge olduğunu, bu bölge için 2016’da hazırladıkları raporların ne yazık ki sümen altı edildiğini söyledi. Güral porselenin jandarma çağırması üzerine protestocular sahayı terk etmek zorunda kaldı.