Buradasınız
Ana Sayfa > Arkeoloji > 2 bin 500 yıllık tümülüsün dibine maden işletmesi! | Özer Akdemir

2 bin 500 yıllık tümülüsün dibine maden işletmesi! | Özer Akdemir

Kuvars ve feldspat madenlerinin delik deşik ettiği Madran Dağı’nda bu sefer de 2500 yıllık tümülüsün ve kaya mezarlarının birkaç yüz metre yakınına maden işletmesi kırma eleme tesisleri kuruluyor.

Aydın’ın Çine ilçesi yakınlarındaki Madran Dağı’nda madencilik yağması hız kesmeden devam ediyor. Kuvars ve feldspat madenlerinin delik deşik ettiği dağda bu sefer de 2 bin 500 yıllık bir tümülüsün ve kaya mezarlarının birkaç yüz metre yakınına maden işletmesi kırma eleme tesisleri kuruluyor.

EN KALİTELİ SU KAYNAKLARINA SAHİP AMA…

Madran Dağı barındırdığı su kaynakları ile Türkiye’nin en kaliteli kaynak sularının çıktığı bir dağ olarak biliniyor. Bu nedenle dağda madencilik yapan firmalar bu kaynak sularını şişeleyip satan tesislere de sahipler. Hatta bu maden firmalardan bazılarının dağın zirvelerindeki rüzgardan faydalanıp elektrik enerjisi üreten RES’leri de var. Yani, Türkiye’nin en büyük maden firmaları tarafından parsellenen dağda bu şirketler dağın taşını, toprağını, suyunu, rüzgarını paraya çeviriyor…

ZEYTİNLİKLERİN BULUNDUĞU ALANA DA YAKIN

Kuvars ve feldspat madenlerinin delik deşik ettiği Madran Dağı’nda bu sefer maden işletmesi kırma eleme tesisleri kuruluyor. Tesisin kurulması için çalışmaların yürütüldüğü yer Çine kent merkezine çok yakın bir konumdaki -kuş uçuşu 4 kilometre uzaklıkta- Mutaflar köyü. Köyün 2 kilometre uzağında -kamuoyunda daha çok Bien Seramik markası ile tanınan- Ercan Şirket Topluluğuna ait Aktaş Maden’in başlattığı maden çalışmaları köyün meralarında yapılıyor. Maden işletmesi aynı zamanda Çine’nin içme suyu kaynaklarının olduğu bölgede yer alıyor. Köylülerin zeytinliklerinin de bulunduğu alanın birkaç yüz metre yakınında ise Helenistik Dönem’e ait kaya mezarları ve Murtattepe Tümülüsü adıyla tescillenmiş 2 bin 500 yıllık tümülüs var. Tümülüsün ve kaya mezarlarının olduğu tepeden maden işletmesinin kırma eleme tesisleri çok rahat bir şekilde görülebiliyor.

ŞİMDİDEN YÜZLERCE AĞAÇ KESİLMİŞ

Geçtiğimiz günlerde Çepeçevre Yaşam programı çekimi için Çine Yaşam Platformu (ÇİYAP) Sözcüsü Ahmet Uslu ve Latmos Platformundan Arkeolog Selahattin Aydın ile tümülüsün ve kaya mezarlarının bulunduğu Murtattepe’ye gittik. Tepeye tırmanırken atıl bir durumda yerlerde duran dikenli tel örgülerin yanı sıra bölgede daha öncesinde yüzlerce ağacın kesildiği dikkatleri çekti. Bu ağaçların maden çalışmaları nedeniyle mi yoksa başka bir amaçla mı kesildiği henüz belli değil. ÇİYAP Sözcüsü Ahmet Uslu ağaçların maden işletmesi tarafından bölge maden sahası ilan edilince ileride ağaç parası vermemek için şimdiden kesilmiş olabileceğini savundu.

Fotoğraflar: Özer Akdemir/Evrensel

TÜMÜLÜSTE ÜÇ KÜLTÜRÜN İZLERİ VAR

Yıllardır özellikle Latmos ve Madran Dağı bölgesinde turist rehberliği yapan Selahattin Aydın ile kaçak kazılar sonucu yağmalanmış tümülüsün içine kadar girerek çekimler yaptık. Aydın şu bilgileri verdi: “Lidya, Pers ve Karya kültürleri ile sentezlenmiş bir mezar çeşidi bu. Üç kültürün de izlerini görmek mümkün. Muazzam bir yapı! Mezar girişinin L şeklinde olması Lidya tümülüslerinin bir özelliği. Aynı şekilde mezar taşlarının ahşap benzeri bir şekilde örülmesi, Gerga’da olduğu gibi Karya kültürüne ait. Ortalama söylüyorum ama 2 bin 500 yıllık bir mezar burası. Çok önemli. Kaçak kazıcılar ana mezarın altını kazmışlar ama altında hiçbir şey olmaz bu mezarların. Bu tümülüsün içinde muhtemelen üç mezar varmış.”

MADENLER 8 BİN YILLIK KAYA RESİMLERİNİ YOK EDİYOR

Murtattepe Tümülüsü’nün Madran Dağı’nın batıya bakan yüzünde yer aldığını aktaran Aydın, “Kuzeye bakan yüzünde de tümülüsler var. Burada korumaya dönük hiçbir çalışma yok. Sadece birkaç çalışma yapılıp öylece atıl durumda bırakılmış. Bölgede buna benzer birçok kaya mezarı var. Madran Dağı tıpkı Latmos gibi gnays kayalardan oluşmakta. İçinde 8 bin yıllık kaya resimleri var. Bu kaya resimleri tam olarak bilinmiyor, bu maden işletmeleri bizim bilmediğimiz birçok kaya resmini yok etmiş ve ediyor olabilir. Bu madene ÇED olumlu belgesi verilmiş. Bu tümülüs bu madeni durdurabilir. Bunun için Latmos Platformu olarak hukuksal bir süreç başlatacağız” diye konuştu.

KALE MADENCİLİK 2-3 AYDA KORKUNÇ BİR YIKIM YARATMIŞ

Daha sonra gittiğimiz Madran Dağı’nın batı yüzünde, iki üç ay önce faaliyete başlayan Kale Madencilik firmasına ait maden işletmesinin daha şimdiden yarattığı doğa tahribatını gördük.

Firmanın ‘ÇED gerekli değildir’ kararı alarak 2-3 ay önce faaliyete başladığını belirten ÇİYAP Sözcüsü Uslu, “Yaklaşık 70-80 metre bir derinliğe ulaştılar. Buraya Payamalanı derler, Madran Dağı’nın göğsü. Genç ormanlarla kaplı bir yerdi. Madenci şirket çıkan posaları da ormandaki ağaçlarının üzerine gelişi güzel döküyorlar” dedi.

‘DAĞI TOPYEKUN ÖLDÜRÜYORUZ’

Su kaynaklarının bu bölgede yüzeye çok yakın olduğunu belirten Uslu, maden çukurunun içinde biriken yeşil suyu göstererek, “Görüldüğü gibi Madran’ın kaynak suları buradan patlamış. Maden çukuruna dolan bu kaliteli içme sularını boşaltmak için 24 saat su pompaları durmadan çalışıyor. Türkiye’nin en kaliteli sularının bu bölgeden çıkmasının madenciler açısından bir önemi yok. Bu dağ 7-8 su fabrikasını ve etrafındaki 1 milyon insanının su ihtiyacını gideriyor. Her türlü bitkinin yetiştiği bir dağı, topyekun yaban yaşamı ile öldürüyoruz” dedi.


Özel Akdemir / Evrensel

Özer Akdemir
Evrensel Gazetesi yazarı. 1969 Nevşehir Hacıbektaş'ta doğdu. 1998 yılında Evrensel Gazetesi ile başladığı gazeteciliğe halen gazetenin İzmir temsilcilisi olarak devam ediyor. Hayat TV'de Çepeçevre Yaşam programlarının yapım ve sunuculuğu yanı sıra, Anadolu’nun Altın’daki Tehlike / Kışladağ’a Ağıt, Kuyudaki Taş / Alman Vakıfları ve Bergama Gerçeği, Uranyum Uğruna / Dilsiz Çocukları Ege’nin, Doğa ve Direniş Öyküleri adlı kitapları bulunuyor. EGEÇEP Yürütme Kurulu ve çeşitli komisyonlar ile Ekoloji Birliği'nde Koordinasyon Kurulu ve Yürütme Kurulu'nda da görev yapmıştır.
https://ekolojibirligi.org

Bir cevap yazın

Top