Buradasınız
Ana Sayfa > Bildiriler > Uşak için madenden sonra yeni dert: Jeotermal tehdidi Uşak’a da Sıçradı!

Uşak için madenden sonra yeni dert: Jeotermal tehdidi Uşak’a da Sıçradı!

Aydın’ı örümcek ağı gibi saran ve adeta işgal eden jeotermal elektrik santralleri şimdi de Uşak iline sıçradı! Uşak’ta da JES projeleri için ihale yapılacağının öğrenilmesi ile bir süre önce siyanürlü altın madenciliğine karşı mücadeleye başlayan yöre halkı, şimdi de JES tehdidi ile karşı karşıya.

Aydın’ı örümcek ağı gibi saran ve adeta işgal eden jeotermal elektrik santralleri şimdi de Uşak iline sıçradı! Uşak’ta da JES projeleri için ihale yapılacağının öğrenilmesi ile bir süre önce siyanürlü altın madenciliğine karşı mücadeleye başlayan yöre halkı, şimdi de JES tehdidi ile karşı karşıya.

JES projeleri Ege bölgesinin kabusu oldu!

JES’lerle tarım arazilerin nasıl yok edildiği ve çevre sağlığı için JES’lerin nasıl bir tehdit yarattığı özellikle Aydın köylüleri ile Aydın Çevre Platformu ve Çine Çevre Koruma Platformu’nun mücadelesiyle yakından görüldü. Zeytin ağaçlarının kesilmesi, kuruması ile üreticiler topraklarını terk etmeye zorlanıyor. Sağlık sorunları yaşanıyor.

Kimi bölgeler HES’ler, kimi bölgeler madenler için pazar haline getirilirken Ege Bölgesi de JES’ler için adeta açık bir pazar haline getirildi. Halk sağlığı, çevre sağlığı, ekosistem, ekolojik denge, tarım bölgesi gibi önemli ve hassas konular umurlarında bile değil. Doğayı sadece bir meta olarak gören sermaye düzeni, ekolojik yaşamı bir rant kapısı haline getirince, sadece şirketlerin rant ihtiyacına yönelik uygulamalarla enerji şirketlerinin çıkarları öne çıkarılıyor.

Şimdi de Uşak toprakları JES’lerin tehdidi altına sokuluyor. Uşak İl Özel İdaresi İl Encümenin duyurusuna göre 28.07.2020 tarihinde üçü Merkez ilçeye, dördü Banaz ilçesine bağlı toplam yedi köyü kapsayan ihale yapılacak.

Madene karşı verilen topyekun mücadele, JES’lere karşı da verilecek

Murat Dağı Çevre Koruma Platformu sözcüsü Mehmet Çamcı 

Murat Dağı Çevre Koruma Platformu sözcüsü Mehmet Çamcı ihaleye tepki göstererek, “Duyuruyu iki gün önce gördük. Jeotermal ile Aydın’da yaşanan felaketin boyutuna yakından tanık olduk. Biliyoruz ki, hem sağlığımız hem de tarım arazilerimiz yok edilecek. Şirketler para kazanacak diye halkın geleceği yok edilemez.

Bu konuda platform olarak AYÇEP’in de katılacağı toplantılarla bilgilendirme toplantıları yapacağız. Uşak’taki kitle örgütlerine durumu anlatıp Uşak’a sahip çıkmanın yol ve yöntemlerini de hep birlikte değerlendireceğiz. Ekolojik denge bozulacak. Uşak Merkez’de Kalfa, Akse, Ciğerdede köyleri, Banaz’da da Derbent, Güllüçam, Comburt ve Baltalı köylerini kapsayan ihale yapılacak. Toprağımıza sahip çıkacağız” dedi.

“Ege Bölgesinin can damarı” denilen ve bölgenin en önemli ovalarını sulayan nehirlerin kaynağı durumunda olan Murat Dağı’nda yapılmak istenen altın işletmeciliğine karşı Uşak ve yöresindeki ilçe ve diğer illerle kenetlenilerek topyekün bir mücadele için start verilmişti. ÇED olumlu kararına karşı dava açarak madencilik projesinin iptalini isteyen yöre halkı, yapılan keşif sonunda bilirkişi heyetinin hazırladığı ve bu madencilik projesinin bir yıkım yaratacağını belirten 109 sayfalık bilirkişi raporunun lehlerine olması nedeniyle rahat bir nefes almaya bile imkan bulamadan bu kez de JES tehdidi ile karşı karşıya bırakıldığını öğrendi.

Yörenin özelliklerini iyi bilen yaşam savunucuları, yöre halkı ile birlikte bu kez JES’lere karşı da topraklarına sahip çıkmakta kararlı. Çünkü bu bölgede yaşanılacak herhangi bir ekolojik tahribat, tüm EGE bölgesinin ekosistemini de olumsuz etkileyecek kadar hassas ve kırılgan bir ekolojik denge özelliğine sahip. Bölgede yaşanacak bir ekolojik yıkımın nelere mal olacağını iyi bilen yöredeki yaşam savunucuları, bu nedenle duyarlı kamuoyundan kendilerine mücadelelerinde aktif destek bekliyorlar.

Geniş bir coğrafyanın ekosistemi bu bölgede başlıyor

Uşak-Kütahya il sınırında yer alan Murat Dağı, yöredeki dört büyük su kaynağı olan Büyük Menderes, Gediz, Porsuk ve Banaz Çayı’nın da doğduğu yer. Bu nehirlerin suladığı Büyük Menderes, Çivril, Denizli, Aydın, Söke, Gediz, Alaşehir, Salihli, Turgutlu, Manisa ve Bakırçay havzaları Ege bölgesinin en önemli tarım merkezleri durumunda.

Ege bölgesinde bulunan birçok ovayı sulayan akarsuların buradan kaynağını aldığı bilinmektedir. Gediz, Sakarya ve Büyük Menderes Nehri bu arazinin sınırları içinde doğmaktadır. Banaz Çayı, Murat Çayı, Orhaneli Çayı, Mustafa Kemal Paşa Çayı, Porsuk Çayı, Susurluk Çayı ve daha birçok irili ufaklı akarsu yine Murat Dağı ve bağlı tepelerden kaynağını almakta. Bu yapıların yanında Kartal Tepe civarında bulunan Kuzu Gölü, Tınaz Tepe çevresinde bulunan Göl Yeri ve bunların dışında 3 tane daha irili ufaklı göl ve gölet bulunmaktadır. Bunun yanı sıra 8 adet de sıcak su kaynağı bulunmakta.

Murat Dağı’nda 114 endemik tür bitki bulunuyor. Öyle ki Türkiye’de ve Dünya’da tanınmış ilaç firmalarından biri olan Roche, ilaç yapımında kullandığı bitkilerin bazılarını Murat Dağı’ndan temin etmekte.

Deprem riski de çok yüksek bir bölge

Demirci Platosu ve Murat Dağı arasında sınırlanan 50 km boyunca uzanan Simav Fayı, burayı 1.derece riskli deprem bölgesi haline getirmiş durumda. Bölgenin özelliği bu sebeple maden, jeotermal santralleri ve yapılaşma faaliyetleri açısından uygun değil. Bu bölgede gerçekleşen depremler sırasında binlerce can ve mal kaybı yaşanmış ve uzun süredir deprem gerçekleşmemiş. Bu da büyük bir enerji birikimini beraberinde getirmiş durumda ve bu boyutta bir depremin son derece yıkıcı olacağı açıkça ortada. Görüldüğü üzere bölge yapılaşma, madencilik ve özellikle de fay hattı bölgelerindeki akışkandan yararlanmak için gerçekleştirilen jeotermal enerji santrali gibi faaliyetler için uygun olmayan hassas özelliklere sahip.

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur.
https://ekolojibirligi.org

Bir cevap yazın

Top