Buradasınız
Ana Sayfa > Bileşen Etkinlikleri > Karaburun’un tek sulak alanı olan İris Gölü yeniden kuşların oldu

Karaburun’un tek sulak alanı olan İris Gölü yeniden kuşların oldu

Karaburun’un tek sulak alanı kurutulmaktan kurtarılınca yaban yaşamı da yeniden canlanmaya başladı.

Suları boşaltılarak kurutulan araziye yazlık konutlar yapılmak istenen Karaburun‘un tek sulak alanı İris Gölü yeniden gerçek sahiplerini ağırlıyor. Tepkiler üzerine gölü kurutmak için açılan kanallar Şubat ayında kapatılırken yeniden sus tutmaya başlayan gölde kuş popülasyonu her geçen gün artıyor.

Karaburun Kent Konseyi’nin Doğa Koruma Çalışma Grubu üyeleri tarafından geçtiğimiz günlerde İris Gölü’nde yapılan gözlem çalışmasında göldeki yaban yaşamı popülasyonunun arttığı tespit edildi. Gölde gerçekleştirilen bu gözlemlere dair bir açıklama yapan Karaburun Kent Konseyi, kanallarının kapatılması sonrasında gölün su tutmaya başladığı, sazlık ve makilik alanların canlandığı, kuş türlerinin arttığını belirterek, sucul ekosistemin yeniden güçlendiği ve İris Göl’ünün pek çok yaban hayatı popülasyonunu barındırır hale geldiğini dile getirdi.

ÜLKEMİZİN DOĞAL MÜZELERİNDEN BİRİSİ

İnsan aktivitesinin olmadığı İris Gölü sulak alanı ve çevresi hem kuşlar açısından zengin bir alan olduğuna dikkat çeken Kent Konseyi, “göl, Avrupa ölçeğinde önemli türlerin gözlemlendiği bir alan olması dolayısıyla kuşların tercih ettiği bir yaşam ortamı olduğunu tekrar gösterdi. Alan aynı zamanda, yarımada kapsamında sulak alan ekosistemini taşıyan önemli bir bölge olması yönünden ve sulak alan vejetasyonu açısından da önemli” dedi.İris Gölü’nün, ülkemizin doğal müzelerinden biri olarak kabul edilmeli ve yaşayan göllerinden biri olarak korunması gerektiğine işaret eden Karaburun Kent Konseyi, “İris Gölü’nün Milli Parklar ve Sulak Alanlar kapsamında değerlendirerek koruma kararının acilen çıkarılmasını talep ediyoruz.

İRİS GÖLÜ’NDE NELER YAŞANMIŞTI?

Yarımadanın tek sulak alanı olan İris Gölü’nün  1970’li yılların sonunda ilgili kurumların göz yummasıyla göl kenarlarına açılan kanallarla suyunun boşaltıldığı ve kurutulduğu, ardından da bölgede kadastral parselasyon yapılarak özel mülkiyete geçişin sağlandığı bir süreç yaşanmıştı. Gölün ekolojik, biyolojik ve hidrolojik karakterini olumsuz yönde etkileyen (su azlığı, biyolojik çeşitlilik kaybı) bu süreçte gölün merkezine kadar açılan ve her yıl periyodik olarak  yenilenen kanallarla göl’ün su tutması engellenmeye çalışılmış, konunun ortaya çıkması sonrasında ise göl tabanında ki parsel sahipleri yapılan işlemin organik gübre sağlama amaçlı bir işlem olduğu gerekçesinin altına sığınmışlardı.

Aralık 2019 tarihinden bugüne kadar İris Gölü ile ilgili yaşanan gelişmelere bakıldığında;

  • Karaburun Yarımadası’nın Ildır Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içinde, Küçükbahçe Mahallesini Ildır’a bağlayan karayolu üzerinde bulunan, Yarımadanın tek sulak alanı olan İris Gölü’ne kepçe ile girildiği tespit edildi. Açılan kanallarla gölün suyunu boşaltıp, içindeki sazlıkların toplanarak organik gübre yapılacağının ihbarı üzerine konu jandarma ve diğer yetkili kurumlara iletildi.
  • Karaburun Kent Konseyi Aralık 2019’da İris Gölü ile ilgili bilimsel çalışma ve gözlemlerini raporlaştırılarak ilgili kurumlarla paylaştı.
  • İris Göl’ündeki bu gelişmeler tam da Gümüşhane Dipsiz Gölün sularının define arama amacıyla boşaltıldığı bir sürece denk gelince basında geniş bir şekilde yer aldı.
  • Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma (TVK) Bölge Komisyonu 20.12.2019 tarihinde toplanarak İris Gölü ile ilgili karar aldı. Kararında kanalların ivedilikle kapatılmasını kararlaştıran komisyon, Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına, Karaburun Kaymakamlığı ve Karaburun Belediye Başkanlığı’nca alanın eski haline getirtilmesine ve sonucunun Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bildirilmesine oy birliğiyle karar verdi.
  • 12 Şubat 2020’de ise Karaburun’un tek sulak alanı olan İris Gölü’nün kurutulmak için açılan kanalları Karaburun Belediyesi tarafından kapatıldı.
Özer Akdemir
Evrensel Gazetesi yazarı. 1969 Nevşehir Hacıbektaş'ta doğdu. 1998 yılında Evrensel Gazetesi ile başladığı gazeteciliğe halen gazetenin İzmir temsilcilisi olarak devam ediyor. Hayat TV'de Çepeçevre Yaşam programlarının yapım ve sunuculuğu yanı sıra, Anadolu’nun Altın’daki Tehlike / Kışladağ’a Ağıt, Kuyudaki Taş / Alman Vakıfları ve Bergama Gerçeği, Uranyum Uğruna / Dilsiz Çocukları Ege’nin, Doğa ve Direniş Öyküleri adlı kitapları bulunuyor. EGEÇEP Yürütme Kurulu ve çeşitli komisyonlar ile Ekoloji Birliği'nde Koordinasyon Kurulu ve Yürütme Kurulu'nda da görev yapmıştır.
https://ekolojibirligi.org

Bir yanıt yazın

Top