
“Balıkesir Sivil Toplum Platformu” imzası ile “Festivallerde Yapılan Yanlışlara Dur Diyelim” başlığı ile yayımlanan, festivallerin yasaklanması talebiyle ötekileştirici, yasakçı ifadelerle dolu ve yaşam tarzını hedef alan gerici bildiriye karşı onlarca örgüt tepki göstererek açıklamada bulundu: “Nefret suçu işliyor ve toplumu provoke etmeye çalışıyorlar.”
Geçtiğimiz hafta “Balıkesir Sivil Toplum Platformu” imzası ile “Festivallerde Yapılan Yanlışlara Dur Diyelim” başlığı ile Balıkesir ve Türkiye genelinde gerçekleştirilecek festivallerin iptal edilmesini ve “helal nitelikli kadın-erkek ayrı mekanlı” etkinliklere izin verilmesini talep eden bir bildiri yayımlanmıştı.
Balıkesir Sivil Toplum Platformu ortak imzası ile yayınlanan çağrı metninde, “Helal yoldan kontrollü bir şekilde kültürel faaliyet ve eğlence etkinliklerinde bulunmaları yerine böyle başıboş ve sınır tanımaz kutlama şekillerinin teşvik edilmesini doğru bulmuyoruz” ifadelerine yer verilerek festivallerin iptal edilmesi talebinde bulunulmuştu.
LAİK YAŞAM TARZI HEDEF ALINMIŞTIR
“Balıkesir Sivil Toplum Platformu” imzası ile “Festivallerde Yapılan Yanlışlara Dur Diyelim” başlığı ile yayımlanan, festivallerin yasaklanması talebiyle ötekileştirici, yasakçı ifadelerle dolu ve yaşam tarzını hedef alan gerici bildiriye karşı onlarca örgüt tepki göstererek açıklamada bulundu: “Nefret suçu işliyor ve toplumu provoke etmeye çalışıyorlar.”
Kaleme alınan bildiri ile laik yaşam tarzının hedef alındığını ifade eden STK’lar, “Bu metne imza veren kurumlar, toplumun kendilerinden farklı olan kesimini ötekileştirerek ve düşmanlaştırarak nefret suçu işlemekte ve toplumu provoke etmeye çalışmaktadırlar” dedi.
Kazdağları Ekofestivali’nin yasaklanma nedenine işaret eden STK’lar, “2014’ten bu yana, doğa koruma bilincinin geliştirilmesi amacıyla düzenlenen ve kadın-erkek, genç-yaşlı, toplumun her kesimini bir araya getiren “Haklar” temalı Kazdağı Ekofestivali’nin Haziran ayı sonunda neden yasaklandığı şimdi daha iyi anlaşılıyor” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, “Bu metin, HÜDAPAR ve Yeniden Refah gibi yeni ittifakları ile birlikte kamunun tüm olanaklarını ve kurumlarını ele geçirmiş olan AKP-MHP İktidarının laik demokratik düzeni kökten değiştirmeyi hedefleyen politikalarının vahim sonuçlarını ortaya koyuyor” denilen metinde, “İktidar, baskıcı, eril, anti demokratik bir sistemi olanca gücüyle dayatıp, yeni bir toplum yapısı inşa etmeye çalışmaktadır. İktidar yanlısı sözde sivil toplum örgütleri aracılığıyla da bu sistem pekiştirilmek istenmektedir” ifadelerine yer verildi.
İKTİDARIN BASKI VE ŞİDDETİNE BOYUN EĞMEYECEĞİZ
Gezi yargılamalarından, Akbelen direnişindeki kadınlara verilen cezalara dek pek çok konuya değinilen metinde, “Bizler, temel hak ve özgürlüklerimize sahip çıkarak, Anadolu’nun kadim kültüründe olduğu gibi, kadınlı-erkekli yaşam tarzımızdan ve insan haklarına dayalı evrensel değerlerimizden, yaşamlarımızdan, yaşam alanlarımızdan, festivallerimizden, şenliklerimizden vazgeçmeyeceğiz. İktidarın baskılarına ve şiddetine boyun eğmeyeceğiz” açıklamalarına yer verildi.
STKların yayınladığı ortak bildirinin tam metni ise şöyle:
TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ!
“Son günlerde sosyal medyada bir metin dolaşıyor. Balıkesir Sivil Toplum Platformu ortak imzası ile “Festivallerde Yapılan Yanlışlara Dur diyelim” diye bir çağrı yayınlandı.
Metinde, “Bu festivaller gençlerimizi gayri ahlaki haram ilişkilere, sarhoş edici içki ve madde bağımlılığına, isyan ve başkaldırıya yönlendirdiği için Türkiye Yüzyılına zarar vermektedir.” denilerek, “Helal yoldan olmayan, sınır tanımaz kutlamaların, şenliklerin, festivallerin yasaklanması ve yapılacak etkinliklerde kız-erkek bölümlerinin ayrılması, içki-madde kullanımının önüne geçilmesi ve ahlak bozucu davranışlara engel olunması” istenilmektedir.
Kaleme alınan bildiri ile laik yaşam tarzı alenen hedef alınmıştır. Yaratılan bu gerici iklimin karanlığı, sadece temel hak ve özgürlüklerimizi tehdit etmekle kalmayıp artık korkunç boyutlara varan açlığın, kadın katliamlarının ve sermayenin yağma ve talan projelerinin sonucunda oluşan eko-kırımın nedenlerini de gizliyor.
Sermayeye yakın duran, onun çıkarlarına hizmet eden tüm özneler bu karanlığı beslemektedir.
Bu metne imza veren kurumlar, toplumun kendilerinden farklı olan kesimini ötekileştirerek ve düşmanlaştırarak nefret suçu işlemekte ve toplumu provoke etmeye çalışmaktadırlar.
2014’ten bu yana, doğa koruma bilincinin geliştirilmesi amacıyla düzenlenen ve kadın-erkek, genç-yaşlı, toplumun her kesimini bir araya getiren “Haklar” temalı Kazdağı Ekofestivali’nin Haziran ayı sonunda neden yasaklandığı şimdi daha iyi anlaşılıyor.
Bu metin, HÜDAPAR ve Yeniden Refah gibi yeni ittifakları ile birlikte kamunun tüm olanaklarını ve kurumlarını ele geçirmiş olan AKP-MHP İktidarının laik demokratik düzeni kökten değiştirmeyi hedefleyen politikalarının vahim sonuçlarını ortaya koyuyor.
LAİKLİKTEN VE EVRENSEL DEĞERLERİMİZDEN ÖDÜN VERMEYECEĞİZ.
Bizler, sık sık sekteye uğratılmasına, yaşatılan akıl almaz sıkıntılara rağmen, farklı inanç ve görüşlere sahip yurttaşlar olarak, laik ve demokratik bir ülkede yaşayabilmek için çeşitli alanlarda mücadele veriyoruz. Farklılıklarımızın bizi zenginleştirdiği inancı taşıyoruz.
Ancak iktidar, baskıcı, eril, anti demokratik bir sistemi olanca gücüyle dayatıp, yeni bir toplum yapısı inşa etmeye çalışmaktadır. İktidar yanlısı sözde sivil toplum örgütleri aracılığıyla da bu sistem pekiştirilmek istenmektedir.
Temel hak ve özgürlüklerimize müdahale edilerek, yaşam alanlarını savunanlara, basın açıklaması, gösteri ve yürüyüş düzenleyenlere, yazarlara, müzisyenlere, gazetecilere, avukatlara yasaklamalar getirilmekte, gözaltına alınmakta, tutuklanmakta, cezalar yağdırılmaktadır.
Gezi savunucularının tutuklanması ve yargılanması, Akbelen direnişinden kadınlara ceza verilmesi, basın açıklaması nedeniyle Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği yöneticilerine soruşturma açılması, Merdan Yanardağ’ın tutuklanması, Can Atalay’ın milletvekili seçildiği halde hala serbest bırakılmaması, kadın ve çocuk istismarcılarının ve katillerinin iyi hal gibi uygulamalarla arkalarının sıvazlanması ve desteklenmesi, iktidarın demokratik hukuk düzenine doğrudan müdahalesidir.
Bizler, temel hak ve özgürlüklerimize sahip çıkarak, Anadolu’nun kadim kültüründe olduğu gibi, kadınlı-erkekli yaşam tarzımızdan ve insan haklarına dayalı evrensel değerlerimizden, yaşamlarımızdan, yaşam alanlarımızdan, festivallerimizden, şenliklerimizden vaz geçmeyeceğiz. İktidarın baskılarına ve şiddetine boyun eğmeyeceğiz.
“Güzel günler göreceğiz, güneşli güzel günler.”
İMZACI ÖRGÜTLER
Metne imza atan örgütler ise şöyle:
- EGEÇEP-Ege Çevre ve Kültür Platformu
- Ekoloji Birliği
- İklim Adaleti Koalisyonu
- Kazdağları Ekoloji Platformu
- Alevi Düşünce Ocağı
- Altınova Koruma Girişimi
- Anadolu Kadın Hareketi Derneği
- Anadolu Müzik Kültürleri Derneği
- Ankara Dayanışma Derneği
- Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi
- Avrupa Türkiye Alevi Kadın İletişim Ağı
- Aydın Ekoloji ve Yaşam Platformu
- Ayvalık Araştırma, Geliştirme, Uygulama Derneği
- Ayvalık Kadın İnisiyatifi
- Ayvalık Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Girişimi
- Ayvalık Tabiat Derneği
- Ayvalık Tabiat Platformu
- BALÇEP- Balıkesir Çevre Platformu
- Bergama Çevre Platformu
- Boğaziçi Üniversitesi Müdahil Mezunlar
- Burhaniye Aktif Yurttaş İnisiyatifi
- Burhaniye Çevre Platformu
- Bursa Su Kolektifi
- Büro Emekçileri Sendikası Balıkesir Şubesi
- CHP Ayvalık İlçe Başkanlığı
- Çamcı Kültür Merkezi
- Çanakkale Halkevi
- ÇİYAP-Çine Yaşam Platformu
- Çiğli Çevre Kültür ve Dayanışma Derneği
- ÇYDD Marmaris Şubesi
- Devrimci 78’liler Federasyonu
- DİSK Emekli Sen Edremit Temsilciliği
- DİSK Emekli Sen Küçükkuyu Temsilciliği
- Düşünce Suçu(!?)na Karşı Girişim
- Ekoloji Birliği Kadın Meclisi
- Ekoloji Derneği
- Emek Partisi Balıkesir İl Örgütü
- Eğitim Sen Ayvalık Temsilciliği
- Eğitim Sen Burhaniye Temsilciliği
- Eğitim Sen Marmaris Temsilciliği
- Eğitim İş Edremit Temsilciliği
- Eğitim İş Susurluk Temsilciliği
- Foça Barış Kadınları
- FOÇEP-Foça Çevre Platformu
- Güney Marmara Dayanışması
- İHD Çanakkale Şubesi
- İkizdere Dernekler Federasyonu
- İzmir Yaşam Alanları
- İZÇEP-İzmir Çevre Platformu
- Kazdağları İstanbul Dayanışması
- Kazdağlı Kadınlar
- Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği
- Kemaliye ve Köyleri Çevre Platformu
- KEÇİ- Kültür Ekoloji Çevre ve İletişim Derneği
- Kuşadası Çevre Platformu
- Kuşadası Kent Dayanışması
- Kuşadası Kent Konseyi
- Körfez Bağımsız Kadın Dayanışması
- Körfez Dersimliler Derneği
- Küçükkuyu Kadın Dayanışması
- Kızılırmak Yerel Dernekler Federasyonu
- Marmaris Ekolojik Mücadele Komitesi
- Marmaris Kent Konseyi
- Mezopotamya Ekoloji Hareketi
- Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi
- MUÇEP-Muğla Çevre Platformu
- Mülkiye İzmir
- Reşitköy Barajına Hayır Platformu
- Sol Parti Ayvalık İlçe Başkanlığı
- TKP Ayvalık İlçe Örgütü
- Tarlabaşı Dayanışması
- Tarım Orkam-Sen Balıkesir İl Temsilciliği
- Tiyatro Kulübü Derneği
- Tiyatro Üreticileri ve Yapımcıları Derneği
- Tiyatro İklimleri
- Toplumcu Mühendis ve Mimarlar Meclisi
- Tüm Emekli Sen Edremit Temsilciliği
- Tüm Emekli Sen Ķüçükkuyu Temsilciliği
- Tüm Emekli Sen Ayvalık Temsilciliği
- Türk Tabipleri Birliği Çanakkale Tabip Odası Başkanlığı
- Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilciliği
- Türkiye İşçi Partisi Ayvalık İlçe Örgütü
- Türkiye İşçi Partisi Balıkesir İl Örgütü
- Türkiye İşçi Partisi Bandırma İlçe Örgütü
- Türkiye İşçi Partisi Çanakkale İl Örgütü
- Validebağ Direnişi
- Validebağ Savunması
- Van Çevre Tarihi Eserleri Koruma Araştırma ve Geliştirme Derneği
- Yenifoça Forum
- Yeşil Sol İklim Krizi Çalışma Grubu
- Yeşil Yaşam İnisiyatifi
NELER OLMUŞTU?
Balıkesir Sivil Toplum Platformu ortak imzası ile yayınlanan, “Helal yoldan kontrollü bir şekilde kültürel faaliyet ve eğlence etkinliklerinde bulunmaları yerine böyle başıboş ve sınır tanımaz kutlama şekillerinin teşvik edilmesini doğru bulmuyoruz” diyerek bir çağrı metni hazırlanmıştı.
Platform çağrı metninde, “Bu festivaller çoğu zaman amacı dışına çıkarak, gençlerimizi gayri ahlaki haram ilişkilere, sarhoş edici içki ve madde bağımlılığına, isyan ve başkaldırıya yönlendirmektedir” diyerek, festivallerin Türkiye Yüzyılına zarar vereceğini öne sürülmüş ve festivallerin iptal edilmesi talebinde bulunulmuştu.