İzmir’in önemli su havzalarından Efemçukuru’ndaki madencilik faaliyetlerine karşı İZSU Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen hukuk mücadelesinde sevindirici bir gelişme yaşandı. Madenin çevreye vereceği zararların tespiti için yeniden bilirkişi incelemesi yapılması istendi.

İzmir’in önemli su havzalarından Efemçukuru’ndaki madencilik faaliyetlerine karşı İZSU Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen hukuk mücadelesinde sevindirici bir gelişme yaşandı. Madenin çevreye vereceği zararların tespiti için yeniden bilirkişi incelemesi yapılması istendi.

Efemçukuru Altın Madeni Kapasite Artışı projesine karşı hukuki zeminde yürütülen çevre mücadelesi sürüyor. Menderes ilçesi Efemçukuru köyü sınırları ve Çamlı Barajı Uzun Mesafeli Koruma Alanı içindeki proje için verilen “ÇED olumlu” kararının iptali için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aleyhine açılan davada yeni bir aşamaya geçildi. Madenin çevreye vereceği zararların tespiti için yeniden bilirkişi incelemesi yapılması istendi.

Danıştay 6. Dairesi İZSU’yu haklı buldu

Maden sahasının, Tahtalı, Balçova ve Alionbaşı baraj havzaları ile bölgedeki içme suyu yeraltı kaynaklarını tehdit ettiği gerekçesiyle İzmir 6. İdare Mahkemesi’ne başvuran İZSU, ÇED olumlu kararının iptalini istemiş, verilen iptal kararı daha sonra Bakanlık ve şirketin temyiz etmesi üzerine Danıştay tarafından bozulmuştu. Ancak mücadeleden vazgeçmeyen İZSU Genel Müdürlüğü, şirket faaliyetlerinin yeniden önünü açan mahkeme kararını temyize götürdü. Danıştay 6. Dairesi İZSU’nun temyiz talebini haklı görerek, ÇED olumlu kararının hukuka uygunluğu yönünden mahkemenin gerekli incelemeyi yapmadığını belirtti. İzmir 6. İdare Mahkemesi, Danıştay’ın bozma kararı doğrultusunda madenin işletilmesinin her aşamasında ve işletmenin faaliyetinin tamamlanmasından sonra çevreye herhangi bir zararının olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasını istedi.

“İzmir’in su kaynakları için sonuna kadar mücadele edeceğiz”

Bu gelişmenin ardından İZSU Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, su varlıklarındaki azalmanın tüm dünyada önemli boyutlara ulaştığı dile getirilerek, “İzmir’de de kentin mevcut ve potansiyel su kaynaklarının korunması, her türlü kirlilikten uzak tutulması bir zorunluluktur. Bu bilinçle görevini yerine getiren İZSU Genel Müdürlüğü, İzmirliler adına yürüttüğü bu mücadeleyi sonuna kadar götürmekte kararlıdır” denildi.