Buradasınız
Ana Sayfa > Bildiriler > CHP’li Başevirgen’den Süleyman Soylu’ya “Çapaklı’dan Özür Dile” Çağrısı

CHP’li Başevirgen’den Süleyman Soylu’ya “Çapaklı’dan Özür Dile” Çağrısı

Bakan Soylu’nun cevaplandırması istemiyle soru önergesi veren CHP’li Başevirgen, verilen cevaba ilişkin ““Bakan köylüyü suçlu, şiddeti haklı buluyor” ifadelerini kullandı.

CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, Manisa’nın Salihli ilçesi Çapaklı köyünde, yaşam alanlarında biyogaz tesisi istemeyen köylülerin barışçıl protestosuna darp ve orantısız şiddetle karşılık veren kolluk güçlerine tepki göstererek, meclis başkanlığına soru önergesi vermiş ve  İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya “Kolluk güçleri halka şiddet uygulamak için mi var” diye sormuştu.

Bakan Soylu’dan gelen yanıtta ise köylülere uygulanan şiddet “orantılı, gerekli ve yasal” olarak değerlendirildi. Konuyla ilgili olarak 10 Aralık İnsan Hakları Günü‘nde (dün) bir açıklama yapan CHP’li Başevirgen,  “Bakan köylüyü suçlu şiddeti haklı buldu.” ifadelerini kullandı.

“Devlet Şiddeti Haklı Buldu”

Geçtiğimiz Ağustos ayında, Manisa ili Salihli ilçesi Çapaklı köyünde, yaşam alanlarında biyogaz tesisi istemeyen köylülerin jandarmanın orantısız gücüyle karşı karşıya geldiklerini belirten Bekir Başevirgen “O gün hepimiz oradaydık. Yaşananlara bizzat şahit olduk. Jandarma Komutanını, Kaymakamı hatta Valiyi uyardık ancak bir sonuç alamadık. Kadın, erkek, çocuk demeden herkesi darp ederek biber gazı sıktılar. Kolluk güçleri her türlü barışçıl eylem için iktidardan aldığı hukuk dışı güçle “ben devletim” diyor ve halka zor kullanıyor. Şiddet polis ve jandarma eliyle uygulanıyor, devlet şiddeti haklı buluyor.” dedi.

“Bakan Çapaklı Ve Salihli Halkından Özür Dilemelidir”

Polisin bir yurttaşa şiddet uygulaması ya da hakaret etmesinin bile suç işlemesi anlamına geldiğini hatırlatan Bekir Başevirgen, “ Köylüler ve yaşam savunucuları kurulmak istenen enerji santraline karşı iptal davası açmıştı. Şirket ise iptal davasının kararını beklemeden santral için yol yapım çalışmalarına başladı. Yol yapım çalışmasını engellemek isteyen köylüler, iş makinelerini engelleyip yolu kapatarak iş makinelerini alandan uzaklaştırdıktan sonra, alanda direniş başlatmıştı. Kaymakamlık tarafından mahkeme sonuçlanıncaya kadar yol yapımına izin verilmeyeceği belirtilmesine rağmen şirket kolluk kuvvetleri ile birlikte yol yapım çalışmasına devam etmek istedi. Bunun üzerine de köylüler direniş başlatarak sadece yaşam alanlarını korumaya çalıştı. Ancak Bakanın yanıtına göre, topraklarına zorla girilen, darp edilerek şiddet gören köylüler kamu düzenini bozmuş ve uygulanan şiddeti hak etmiş anlamı çıkıyor. İnsanların köyüne gidip hukuki prosedürler tamamlanmadan fiili durum yaratarak insanların tarlalarını ve yaşam alanlarını tehdit eden birilerine sahip çıkmak, kamu düzenini sağlamak değil birilerinin kamu düzenini bozmasına alet olmaktır. Emrindeki jandarmayı bu şekilde kullananların bugün bu tutumu savunmaları değil, köy halkından özür dilemeleri gerekmektedir. Zira mahkeme bu konuda Çapaklı köylülerini haklı bulmuş, yaptıkları hukuki başvuruları uygun görmüş ve orada o işletmenin işlemlerini durdurmuş durumdadır.” dedi.

“Şiddet Kullanımını Savunmak Şiddeti Teşvik Etmek Demektir”

Başevirgen, “Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış. Yavuz hırsız o gün ev sahibini bastırırmıştır. Buna engel olması gereken kolluk güçleri Yavuz’un tarafında yer almış ancak geçen zaman ve hukuk Çapaklı köylüsünü haklı çıkarmıştır. Zaman ve hukuk köylüleri haklı çıkarmışken, o gün yapılan orantısız güç kullanımı nedeniyle köylülerin aldığı fiziksel yaralanmalar sağlıklarını tehdit etmişken şiddet kullanımını savunmak doğru değildir.” İfadelerini kullandı.

“Oturarak Eylem Yapan Madenciler De Mi Şiddeti Hak Etti?”

Son dönemde, her türlü barışçıl eylemin olağan bir şekilde polis şiddetiyle karşılık bulduğunu ifade eden CHP’li Başevirgen, “İktidar bu uygulamayı normalleştirmiş vaziyette. En yakın örneğini geçtiğimiz günlerde Bakan Soylu’nun, Somalı ve Ermenekli madencilere verdiği tazminat sorununu çözeceğine dair söze rağmen, jandarmanın madencilere yaptığı müdahalede yaşadık. Kamu düzenini bozacak hiçbir eylem yapmayan, sadece oturarak tepkilerini gösteren madencilerde mi şiddeti hak etmişti?” diye sordu.

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur. Amacı; birlik ve dayanışma temelinde ekoloji mücadelesini yükselterek, daha güçlü şekilde doğayı ve yaşamı savunmaktır.
https://ekolojibirligi.org

Bir yanıt yazın

Top