Buradasınız
Ana Sayfa > Bileşen Etkinlikleri > Bergama’da madenin yakınına açılacak 7 JES kuyusuna halk tepkili | Özer Akdemir

Bergama’da madenin yakınına açılacak 7 JES kuyusuna halk tepkili | Özer Akdemir

TDİOSB projeleri kapsamında Bergama köylerine 7 adet JES kuyusu açılıyor. Açılacak olan kuyulara tepki gösteren halk, “Gelecekte içecek su bile bulamayabiliriz” diyor.

İzmir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı ile Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Sera Organize Sanayi Bölge (TDİOSB) Müdürlüğü arasında imzalanan protokol ile Bergama köylerinde 7 adet jeotermal kaynak kuyusu açılması planlanıyor. Bir süredir çalışan işçilerin eylemleri ile gündemde olan Agrobay Seracılık işletmesinin yakınlarında yapımı devam proje için ayrılan saha 2040 yılına kadar Dikili TDİOSB’ne tahsis edildi. Bölge halkı projeye karşı çıkarken jeotermal sondajı için meralarının ellerinden alındığını belirten Çamköy Muhtarı Muammer Sezer, “Gelecekte içecek su bile bulamayız” şeklinde uyardı. Aynı zamanda Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel ise jeotermal kuyu çalışmalarının bir işaret fişeği gibi JES firmalarını bölgeye çekebileceğini söylüyor.

‘JEOTERMALE DE KARŞI DURACAĞIZ’

TDİOSB projesiyle açılacak JES kuyuların bir tanesi de Bergama Ovacık Altın madenine 1 km uzaklıktaki Çamköy’de. Çamköy, yıllarca altın madenine direnen köylerden birisi. Konuya dair görüştüğümüz köy muhtarı Muammer Sezer, yakında jeotermale karşı da benzer bir tepki ortaya koyacaklarını söyledi. JES kuyusu açılmak istenen alanın köyün merası olduğunu belirten Sezer, “Bizim şebeke suyumuz kuyunun açılacağı yerin altındaki ovadan geliyor. Zaten kuraklıktan kırılıyoruz. İçecek su bulamayacağız bu gidişle. 500 metre derine ineceklermiş. O zaman bizim içme sularımız ne olacak? Zaten yıllardır altın madeninin çilesini çekiyoruz. Bizim köyü tamamen haritadan kaldıracaklar bu gidişle. Bir de suyu çıkardıkları yer ile işletmenin olduğu yer arasında 5 km’yi aşkın mesafe var. Arkalarına almışlar devletin gücünü istediği yere taşıyorlar. Biz olsak 10 metre götüremeyiz” dedi.

‘HALKIN HEPSİ PROJEYE KARŞI’

Bir yıl önce mera vasfının değişmesi ile ilgili İzmir Valiliğinde yapılan toplantıya katıldığını ve burada jeotermal kuyusuna şiddetle karşı çıktığını aktaran Sezer, “Tartıştım da vali yardımcısıyla. Şekerim yükseldi hatta.  ‘Bir şey yapacaksanız memleket için yapın’ dedim. ‘Biz memleket için yapmıyor muyuz?’ dedi vali yardımcısı. ‘Yok’ dedim, ‘siz yandaş için yapıyorsunuz’! Gürültü patırtı arasında oy çokluğu ile geçirdiler planı. Bizi dinleyen yok, halkı dinleyen mi var? Nasıl bir düzen bu? Kapitalizmi biliyorum da böyle vahşisini görmemiştim!” şeklinde anlattı. O gün Mera Komisyonunda İzmir Büyükşehir Belediyesinin projelerinin de görüşüldüğünü dile getiren Sezer, “Hepsini reddettiler belediye CHP’li diye. Yandaşların projelerini onayladılar. Buralarda bir mücadele süreci başlayacak. Halkın hepsi karşı bu projeye” ifadelerini kullandı.

‘PROJEDE KÜÇÜK ÜRETİCİ VE AİLE TARIMI YOK’

Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel

Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel ise Tarıma Dayalı Organize Sanayi ile Türkiye’nin en büyük seralarını oluşturulacağını belirtti. Oluşturulan ada/parsellerin milyon dolarlara satılacağını dile getiren Engel, “Tabii bu işin içinde büyük sermaye var. Bölge birinci derece tarım arazisi. Küçük üretici yok, aile tarımı yapan insanlar yok. Dikili Belediyesi de buna destek veriyor. Daha önce Bergama’da yapmaya kalktılar Alibeyli köyünde orada durdurmuştuk. Burada bayağı hızlı çalışıyorlar, iş makineleri neredeyse 24 saat çalışıyor” dedi.

‘JES ŞİRKETLERİNE DAVETİYE ÇIKACAK’

Projenin bölgede yeni JES’lere davetiye çıkaracağına dikkat çeken Engel, “İzmir Ticaret Odası, Ege Sanayi Odası, Dikili Belediyesi buraya sera yapalım derken Çamköy, Ovacık, Süleymanlı, Aşağıkırıklar, Narlıca gibi buradaki tarımdan geçinen köylerin tarımsal faaliyetlerine ket vuracak. Bu nedenle bütün yöre köylüsü projeye tepkili” ifadelerini kullandı.


Evrensel

Özer Akdemir
Evrensel Gazetesi yazarı. 1969 Nevşehir Hacıbektaş'ta doğdu. 1998 yılında Evrensel Gazetesi ile başladığı gazeteciliğe halen gazetenin İzmir temsilcilisi olarak devam ediyor. Hayat TV'de Çepeçevre Yaşam programlarının yapım ve sunuculuğu yanı sıra, Anadolu’nun Altın’daki Tehlike / Kışladağ’a Ağıt, Kuyudaki Taş / Alman Vakıfları ve Bergama Gerçeği, Uranyum Uğruna / Dilsiz Çocukları Ege’nin, Doğa ve Direniş Öyküleri adlı kitapları bulunuyor. EGEÇEP Yürütme Kurulu ve çeşitli komisyonlar ile Ekoloji Birliği'nde Koordinasyon Kurulu ve Yürütme Kurulu'nda da görev yapmıştır.
https://ekolojibirligi.org

Bir yanıt yazın

Top