Burdur’un Yeşilova ilçesinde bir doğa harikası olarak yer alan Salda Gölü‘nde yapılması gündemde olan “millet bahçesi”ne tepki gösteren doğa ve yaşam savunucuları bir eylemle bir araya gelerek “Salda Gölü’me dokunma” dediler.

Salda Gölü‘nde yapılması gündemde olan “millet bahçesi”ne tepki gösteren yüzlerce doğa ve yaşam savunucuları bir eylemle bir araya gelerek “Salda Gölü’me dokunma” seslerini yükselterek, “Millet Bahçesi proesi ve başka talan projelerinden vaz geçilsin. Salda Gölü geleceğe bir mirastır” dediler.

Salda Gölüme Dokunma Platformu tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasına yaşam savunucuları ve gönüllü çevrecilerin yanı sıra yöre halkından da katılımlar oldu. Salihli Çevre Derneği de dernek başkanı Av. Seçil Ege Değerli ve yönetim kurulu üyeleri ile basın açıklamasına katılarak destek verdi.

Gerçekleştirilen basın açıklamasında “Salda Gölü’nün 2 milyon yıllık geçmişten gelen jeolojik bir miras olduğu” vurgusu yapıldı. Basın açıklamasında ayrıca şu ifadeler yer alıyor: “Salda Gölü suyunun rengiyle, bitkisiyle, balığıyla, ördeği ve kuşuyla, oksijen pınarlarıyla sadece bölgemizin ve ülkemizin değil, dünyanın nadide yerlerinden biridir. Gölü kirletmeden, kurutmadan gelecek nesillere devretmek boynumuzun borcu ve insanlık görevimizdir. “

“Millet Bahçesi” projesinin ise sadece bir talan ve yıkım yaratacağının kaydedildiği basın açıklamasında, “Yeşilova ilçe sınırları içinde yapılacak her türlü faaliyet Yeşilova halkının geleceğini ilgilendirmektedir” denilerek, şu sözlere yer verildi: “Bu yapılanlar korumak için değil, rant için, yağmalamak için yapılmaktadır. Biz bunları Artvin Cerrattepe”den, Kazdağları’ndan, Rize Ayder Yaylası’ndan, Trabzon Uzungöl’den, Dipsiz Göl’den tanırız.”

5 MADDELİK KORUMA TALEBİ

Salda Gölüme Dokunma Platformu tarafından ayrıca basın açıklamasında 5 maddelik Salda Gölü için koruma koşulları ve talebi ifade edildi:

• Göl kenarına hiç bir yapılaşma gerçekleştirilmemelidir. Ziyaretçiler için ihtiyaç duyulacak yapılar göl çevresindeki yerleşim yerleri içine yapılmalıdır.
• Kimyasal zararlı içeren atık sular gölden uzak tutulmalıdır.
• Göle yakın çevrede zehirli tarım ilaçları kullanılmamalıdır.
• Salda Gölü’ne girilmemelidir.
• Gölü besleyen akarsular gereksiz yere tutulmamalı, verimli kullanılmalıdır. Susuz tarım devlet tarafından desteklenmelidir.

SALDA GÖLÜ’NÜN YAŞAMA KATTIĞI DEĞERLER

Altyapı sistemi kurulmadan, biyolojik arıtmaya geçilmeden Salda gölü çevresine yapılacak Millet Bahçesi ve bölgenin yapılaşmaya açılmasının geri dönüşü bir daha asla olmayacak tahribatlar yaratan bir talan olacağı belirtilen basın açıklamasında, Salda Gölü’nün özellikleri ve yaşama kazandırdıkları değerler de şöyle açıklandı:

“Salda Gölü ve çevresi 1. ve 2. derecede Doğal Sit alanı, sulak alan, tabiat parkı, ormanlık alanlar, tarım alanları, kumsal alanlardan oluşmaktadır. Bu alanların ulusal ve uluslararası sözleşmeler ile korunması gerekmektedir.

Salda Gölü 2 milyon yıllık geçmişten gelen jeolojik bir mirastır. Dünyada yaklaşık 4 milyar yıl önce oluşmaya başlayan, günün 24 saati oksijen üreten tek hücreli canlılar Salda Gölü’nde oluşmaya ve yaşamaya halen devam etmektedir. Bunlar, adeta göldeki oksijen pınarlarıdır. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2013 yılında Salda Gölü ve çevresinde yaptığı çalışmada, 61 familyaya ait 301 sucul ve karasal bitki türü belirlenmiştir. Bu bitkilerden ikisi de endemik türlerdir. Aynı çalışmada 101 kuş türünün varlığı tespit edilmiştir. Bu kuş türlerinden 75’i Bern Sözleşmesi kapsamında koruma altındadır.”