Kozak Yaylası’nda Ayvalık Bağyüzü’ne planlanan yeni granit ocağı, milyonlarca yılda oluşan jeolojik mirası ve bölgenin su kaynaklarını tehdit ediyor. Yaşam savunucuları ÇED sürecinin durdurulmasını isterken, “Kozak sahipsiz değil” diyerek mücadeleye hazırlanıyor

Kozak Yaylası’nın Balıkesir sınırında, Ayvalık’a bağlı Bağyüzü köyünde İz Granit Madencilik Lojistik İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından planlanan Granit Ocağı için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başladı. Yenigün gazetesinden Nurcan Etik’in haberine göre; Tarım ve Orman Arazisi vasıflı 42,78 hektarlık ruhsat alanının 22,8 hektarlık alanında planlanan maden ocağı, milyonlarca yılda oluşan granitleriyle bilinen, jeolojik açıdan oldukça önemli olan ve yıllardır jeopark olması için çalışmalar yürütülen Kozak Yaylası için büyük tehlike oluşturuyor.

Bölgede uzun yıllardır maden ocakları başta olmak üzere birçok ekolojik yıkıma karşı mücadele eden ve maden ocağı nedeniyle granitlerin Kozak ekosisteminden kaldırılmasının büyük bir ekolojik yıkıma yol açacağını vurgulayan yaşam savunucuları, “Proje derhal durdurulmalı ve geri çekilmeli” çağrısında bulunurken, “Kozak sahipsiz değil, tüm ÇED süreçlerinde şirketin karşısına dikileceğiz” dedi.

EKOLOJİK HASSAS BÖLGE!

Bergama’nın sınır köyü Bağyüzü köyünde planlanan maden ocağı için eleştirilerde bulunan Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel, “Kozak Yaylası’nda olabilecek en yoğun talanın yaşandığı günlerden geçiyoruz” dedi. Maden alanının hem Bergama hem de Ayvalık’ın çevre köylerini etkileyecek bir alan olduğunu vurgulayan Engel, bölgenin ekolojik açıdan korunması gereken bir alan olduğuna dikkat çekerken, “Kozak’ta var olan maden ocakları kapatılması gerekirken aksine her geçen gün yeni bir maden projesiyle karşı karşıya kalıyor” dedi. “İz Granit’in Bergama’da işletmeleri olduğu gibi şimdi de Ayvalık tarafına el atmışlar” diyen Engel, “Unesco Kültür Miras Listesi’nde ekolojik hassas bölge olarak gösterilen Kozak’ı, işletmeler acımasızca, arsızca bitirmek için adeta sözleşmiş gibi hareket ediyorlar” ifadelerini kullandı. Şirketlerin kâr temelli faaliyet gösterdiğini belirten, “Ancak ortada devlet aklı da yok” diyen Engel, Bakanlık temsilcileriyle çeşitli ÇED toplantılarında karşı karşıya geldiklerini de hatırlattı.

‘DEVLET AKLI ŞİRKETLERİN ÖNÜNÜ AÇIYOR’

Öte yandan Kozak Yaylası’nın ekonomik açıdan güçlü olduğu zamanda taş ocaklarının köylüler tarafından kabul görmediğini belirten Engel, “Son 15 yılda çam fıstığındaki büyük rekolte düşüşü, yüzde 90 kaybın yaşanması, köylüyü taş ocaklarının peşinden sürükledi” dedi. Bölgede bir yandan varlıktan yokluğa düşen köylülerin bulunduğuna dikkat çeken Engel, “Bir yandan da buraların ekolojik hassas bölge olduğunu ve köylülerin bu durumunu da bilen devlet aklı, Kozak’ta madencilerin önünü açmak için elinden geleni yaptı” diye konuştu.

‘BU MEMLEKET SAHİPSİZ DEĞİL’

Ayvalık Tabiat Platformu ile Bergama Çevre Platformu’nun bölgede ekolojik yıkımlara karşı açtığı ve kazandığı çok sayıda dava olduğunu ve her zaman birlikte mücadele etmekten geri durmadıklarını ifade eden Engel, “Köylülerle birlikte yine bu duruma sessiz kalmayacağız, ÇED süreçlerinde şirketin karşısında olacağız. Havamızı, suyumuzu ve toprağımızı koruyacağız, bu memleket sahipsiz değil” açıklamalarında bulundu.

‘PROJE DERHAL DURDURULMALI’

Kozak Yaylasının sembollerinden olan milyonlarca yılda oluşan granitlerin devasa kütleler olduğunu vurgulayan Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü Süleyman Eryılmaz ise, “Bunların altını su deposu olarak düşünmek gerekiyor. Onların yok edilmesi bölgedeki kalan suyu da yok etmek anlamına geliyor” dedi. Devasa kayaların suyu tuttuğunu vurgulayan Eryılmaz, “O kayalar oradan alınması bölgede tarım yapılamayacağı anlamına gelir. Kaldı ki zaten diğer maden ocakları nedeniyle bölge halkının geçim kaynağı olan fıstık çamı ve üzüm başta olmak üzere diğer ürünlerde verim kaybı yaşanıyor” ifadelerini kullandı. Maden ocağı nedeniyle granitlerin Kozak ekosisteminden kaldırılmasının büyük bir ekolojik yıkıma sebep olacağını vurgulayan Eryılmaz, Kozak Yaylasının jeopark alanı haline getirilmesi için çalışmaların da yılladır sürdüğünü hatırlatarak, “Bölge jeolojik açısından çok önemli bir havza ve o nedenle oranın jeopark olması gerekiyor. Bu proje derhal durdurulmalı ve hemen geri çekilmeli” diye vurguladı.

Kaynak: Yenigün Gazetesi