Dünya Çevre Günü dolayısıyla hafta boyunca etkinlikler düzenleyen EGEÇEP, Konak eski Sümerbank önünde Efemçukuru Altın Madenine karşı bir basın açıklaması düzenledi. EGEÇEP’in açıklamasında Efemçukuru Altın Madeninin İzmir’in içme suyunu tehdit ettiğini belirtildi.

İzmir’in su sıkıntısının temel nedenlerinden birinin de Efemçukuru Altın Madeni olduğunun dile getirildiği ortak basın açıklamasına Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), İzmir Tabip Odası, İzmir Yaşam Alanları (İYA), Konak Kent Konseyi, Gaziemir Çevre Platformu ve TMMOB- İzmir İKK katılım gösterdi. Ortak basın açıklaması EGEÇEP Üyesi Oya Otyıldız tarafından okundu.

Altın madeni yüzünden Çamlı Barajından vazgeçildi!

İzmir’in en önemli su havzalarından olan Çamlı havzasına yapılması planlanan ve 300 bin kişiye su sağlaması planlanan Çamlı Barajının inşa edilmesinden Efemçukuru Altın Madeni nedeniyle vazgeçildiğini dile getiren Otyızdız, “İzmir halkının temiz suyu, Kanada kökenli Eldorado Gold’a bağlı Tüprag altın madeni şirketinin çıkarları uğruna feda edilirken İzmir’in gereksindiği su, 130 km ötedeki Gördes barajından getirilmeye çalışılmaktadır. Bu barajın bir türlü su tutamaması bir yana, suyun farklı havzalara taşınması eylemi de ciddi bir ekolojik yanlışlıktır” dedi. Otyıldız, Efemçukuru Altın Madeni’nin İzmir’in su havzası için büyük risk yaratacağı hakkında şimdiye kadar pek çok bilimsel raporun belgelendiğini ve bu raporlara dayanarak, mahkemelerde bazı kararlar alındığını dile getirdi.

Mahkemelerin durdurma kararına rağmen işletilmeye devam ediyor!

Açıklamada ayrıca; “Kanada şirketi Eldorado Gold tarafından işletilen Efemçukuru Altın Madeni için, Mahkemelerden defalarca yürütmeyi durdurma kararı alınmasına karşın, maden işletmesi hala çalışmaya devam etmektedir. Çünkü halkın sağlığını değil, madencilerin çıkarlarını gözeten iktidar, her seferinde bu Kanada şirketinin imdadına yetişerek, yaptığı yönetmelik değişiklikleri ile çalışmaya devam etmesini sağlamıştır. Su havzalarında, madencilik için mutlak koruma alanı, 300 metreden 100 metreye düşürülmüş. İçme ve kullanma suyu havzalarından 100 metre uzaklıkta madencilik yapılmasının önü açılmıştır. ÇED raporları, Mahkemelerce iptal edilmesine karşın 2009/7 uyarınca acilen çıkartılan yeni ÇED’lerle madenin günümüze kadar kesintisiz çalışması sağlanmıştır”.”İzmir temiz su sıkıntısı çekiyor yer altı ve yer üstü suları kanserojen ağır metallerle kirleniyor toprağımız, havamız kirleniyor. Madenin çalışması, Kanada şirketinin, doğamızı sömürerek kazancına kazanç eklemesi için, altın madeninin verdiği zararlara göz yumuluyor. Efemçukuru altın madeninin işletilmesinin, halkımıza, doğamıza verdiği her türlü bilimsel veriyle kanıtlı zararlara rağmen, ısrarla işletilmesi doğru değildir. Efemçukuru Altın Madeni kapatılmalıdır” ifadeleri yer aldı.