Cengiz Holding yine Kazdağları’nda bir projeye daha başladı. “Devlet kurumları adeta Cengiz’e hizmet ediyor”. Tüm itirazlara ve mahkeme sürecine rağmen şantiye kuruldu, yollar yapıldı. Yöre halkı maden için bir milyon ağacın kesileceğini bildirdi.

Kazdağları’nın altını üstüne getiren şirketlerin neredeyse başında gelen Cengiz Holding yine Kazdağları’nda bir projeye daha başladı. Yöre halkının ve çevre derneklerinin tüm itirazlarına ve devam eden mahkeme sürecine rağmen Halilağa Bakır/Altın Madeni Proje Alanı’nda şantiye işletmeleri büyük oranda kuruldu, yolları yapıldı. Bunun yanı sıra da proje alanında bulunan ağaçlar kesilmek için işaretlendi. Bölgede bir milyon ağacın kesileceği ileri sürülüyor. Projeye ilişkin açıklama yapan Kaz Dağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, ağaçların kesimine her an başlanabileceği konusunda uyarıda bulundu.

“AÇILAN DAVA DANIŞTAY’DA DEVAM EDİYOR”

Kaz Dağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği açıklamasında Halilağa Bakır/Altın Madenindeki son sürece dair bilgiler verdi. Madenin Bayramiç ve Çan İlçelerine bağlı en az üç köyü, Halilağa, Hacıbekirler, Muratlar’ı haritadan sileceğinin dile getirildiği açıklamada, “Yanıklar, Osmaniye ve civarını cehenneme çevirecek Halilağa Bakır Madeni Projesi’nin ‘ÇED Olumlu’ kararına karşı yüze yakın köylü ve STK’larla birlikte açtığımız dava Danıştay’da devam ederken şirket devasa bir şantiye kurdu ve ağaçları işaretlemeye başladı” ifadelerine yer verildi. Şirketin siyasi iktidara “kamu yararı kararı” aldırdığını ve köylülere ait tarlaları gasp etmeye çalıştığının ifade edildiği açıklamada Cengiz Holdingin durdurulamazsa ağaç katliamının her an başlayacağı uyarısında bulunuldu.

“BİLİRKİŞİ BİZİ, MAHKEME İSE ŞİRKETİ HAKLI BULDU”

Bölgedeki son duruma ilişkin görüşlerini aldığımız Kaz Dağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, madene karşı yürütülen hukuki sürece dikkat çekerek, bilirkişilerin kendileri lehine rapor vermiş olmasına rağmen mahkemenin kararının şirket lehine olduğunu dile getirdi. Davanın Danıştay’a taşındığı bilgisini veren Doğan, “Şirket bu süreçte şantiyesini kurmaya başladı. Şantiye faaliyeti başlayınca Bayramiç Orman İşletme Müdürlüğü’ne gidip şantiyenin izni olup olmadığını sorduk. Orman İşletme Müdürlüğü de bize şantiyenin gölet İnşaatı ile ilgili olabileceğini söyledi ve kendiliğinden bu konuda madenle ilgili bir izin almadığını söyledi. Şirketin bu projeye su kaynağı sağlamak için DSİ ile yaptığı protokol kapsamında iki tane gölet vardı. Bir de kocabaş çayından su almak üzere planlanan derivasyon kanalı inşaatı vardı. Gölet alanları ile ilgili de özel mülkiyete konu olan yerlerde kamulaştırma faaliyetleri de başlamıştı. Kamulaştırma alanında kalan köylüler şirket aleyhine davalarda açmaya başladı bu süreçte. Ancak anlaşılıyor ki kurulan şantiye tamamen maden alanıyla ilgili bir şantiyesiymiş” dedi.

ŞİRKETTEN ACELE KAMULAŞTIRMA TEHDİDİ

Şirketin yaptığı şantiye alanının Muratlar köyü yakınlarında olduğunu, açık ocak ile çok yakın bir mesafede bulunduğunu belirten Doğan, bölgedeki gözlemlerine dair şunları aktardı; “Açık ocak alanına girdiğimizde ağaçların işaretlenmiş olduğunu gördük. Biz alana girdiğimizde hemen özel güvenlik bizi takip etti ve yanımıza geldi. Henüz herhangi bir yol kapatma yoktu. Nizamiye şantiye kapısının önündeydi. Hacıbekirler köyü ile şantiye arasında kalan yolun iki tarafında orman olmayan özel mülke konu olan tarlalar var idi. Bazı köylüler tarlalarını satmadılar şirketin pazarlık çağrısına yanıt vermediler ve pazarlık görüşmesine gitmediler.

Tarlalarını satmayacaklar ancak şirket acele kamulaştırma tehdidi ile onları da baskı altına alıyor.”

“DEVLET KURUMLARI ADETA CENGİZ’E ÇALIŞIYOR”

Cengiz Holding’in Halilağa bakır madeni projesine ve bölgedeki diğer projelere kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla 5 Ekim Çanakkale mitingini düzenlendiğini hatırlatan Doğan, “Cengiz Holding’e ve diğer talan projelerine karşı birleşik mücadele şart. Köylülerin sayısı çok fazla değil. Şirket Muratlar, Halilağa, Hacıbekirler Köyü’nde çok sayıda köylüyü çeşitli rüşvetlerle yanına çekmiş durumda. Maden karşısında olan köylü sayısı çok fazla yok ama olanlarla işbirliği yapıyoruz” dedi. Bölgede ağaçların işaretlenmesinin dışında henüz herhangi bir madencilik faaliyetinin başlamadığını kaydeden Doğan, “Şirketi bu aşamada durdurmamız şart. Herhangi bir ekolojik tahribat yapılmadan, ağaçlar kesilmeden. Hem Çanakkale kamuoyunu hem Biga Yarımadasını hem de ülkemizdeki doğa severleri destek vermeye çağırıyoruz. Türkiye’nin her yanından destek gelmeden burada Cengiz Holding’i durdurmak çok kolay olmayacak. Tüm devlet kurumları adeta Cengiz’e hizmet eder durumda. Bu da işimizi oldukça güçleştiriyor. Tüm siyasi partileri sendikaları yaşam savunucularını mücadeleye davet ediyoruz” diyerek destek çağrısında bulundu.

Evrensel