Amerika Birleşik Devletleri, 2015’te imzalanan Paris İklim Anlaşması’ndan resmen çekildi. Böylelikle altına 200 ülkenin imza attığı anlaşmanın dışında kalan tek ülke ABD oldu. Joe Biden, başkanlık yarışını kazanırsa ABD’yi yeniden taraf yapacağını vadediyor.

Amerika Birleşik Devletleri yönetimi, Paris İklim Sözleşmesi‘nden çıktığını resmen Birleşmiş Milletler‘e (BM) bildirdi. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, yaptığı yazılı açıklamada, Washington yönetiminin 2017 yılında imzalanan anlaşmadan çıkma kararının bugün (4 Kasım 2020) BM’ye sunulduğunu söyledi.

Pompeo, “ABD, bugün Paris İklim Sözleşmesi’nden çıkışı sürecini resmen başlattı. Anlaşmalara uygun olarak ABD, BM’ye konuyla ilgili resmi tebligatı sundu. Sözleşmeden çıkış, tebligatın resmen sunulmasının ardından bir yıl sonra gerçekleşecek.” dedi. Pompeo, ülkesinin sözleşmeden çıkacak olmasına rağmen uluslararası ortaklarıyla küresel ısınmayla mücadeledeki çalışmalarının süreceğini söyledi.

Amerikalı Başkan Donald Trump, seçim kampanyası boyunca iklim değişikliğini hurafe olarak tanımlamıştı. Trump 1 Haziran’da, istihdamı baltaladığı ve ülke ekonomisine zarar vereceği gerekçesiyle Paris Anlaşması’ndan çekileceklerini duyurmuştu. “Anlaşmanın iklim değişikliğiyle mücadeleyi değil, diğer ülkelere ABD’ye karşı ekonomik avantaj kazandırmayı amaçladığını” savunan Trump, anlaşmanın Amerikan ekonomisine 3 trilyon Dolar ve 6,5 milyon istihdam kaybına yol açacağını iddia etmişti.

ABD Başkanı Donald Trump 1 Temmuz 2017’de anlaşmadan çekilme niyetini açıklamıştı. Birleşmiş Milletler düzenlemeleri uyarınca anlaşmadan ayrılmak isteyen bir ülke üç yıl beklemek zorunda. Dolayısıyla Donald Trump’ın 4 Kasım 2019’da Paris İklim Paris Anlaşması’ndan çıkmak için yaptığı resmi başvuru yürürlüğe girdi. Bu nedenle ABD, 4 Kasım 2020 itibarıyla anlaşmadan çekilmiş oldu. ABD, imzacı 197 ülke arasında Anlaşma’dan çekilen ilk ülke oldu.

Almanya: Son derece üzüntü verici

Küresel sıcaklıkların 3 derece daha artması, doğa felaketlerinin milyonlarca insanın hayatını etkilemesi beklenirken ABD, 2015’te Paris’te gerçekleşen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda imzalanan iklim anlaşmasından çekilen ilk ülke olacak. Çekilme, dünyadaki en büyük ikinci kirleticinin ve enerji jeopolitiğinin en büyük ekonomisinin yokluğu anlamına geliyor. Bunun hem ABD’de hem de diğer ülkelerde salınımları azaltma konusundaki ilerleme için olumsuz etkileri olabilir. ABD’nin anlaşmayı terk etmesi ayrıca, Brezilya, Suudi Arabistan, Hindistan, Avustralya gibi büyük fosil yakıt üreticilerine hiçbir şey yapmamaları konusunda ellerini güçlendiriyor ve diplomatik liderliği omuzlamayı Avrupa’ya devrediyor.

Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, ABD Başkanı Trump’ın bu konudaki tavrının “uluslararası iklim politikası açısından son derece üzüntü verici” olduğunu ve bundan sonra gerek Almanya‘nın, gerek ise Avrupa’nın “iyi birer örnek” olmalarının daha da önemli hale geldiğini dile getirdi.

2015 yılının sonunda, Fransa’nın başkenti Paris’te yapılan Birleşmiş Milletler (BM) İklim Konferansı’nda imzalanan anlaşma bir yıl sonra yürürlüğe girmişti. Söz konusu anlaşma, küresel ısınmayı endüstrileşme çağı öncesine oranla en fazla iki dereceden daha aşağı çekmeyi amaçlıyor. ABD, bugün yürürlüğe giren ayrılıkla, anlaşmaya dahil olmayan tek ülke konumuna düştü. BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Genel Sekreteri Patricia Espinosa, “ABD’nin çekilmesi Paris Anlaşması’nın hedeflerine ulaşmaya yönelik küresel çabalarda ve bizim rejimimizde büyük boşluk yaratacak” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping‘in çarşamba günü Paris iklim anlaşmasının ‘geri dönülemezliği’ni vurgulayan bir anlaşma imzalaması bekleniyor. Trump’ın anlaşmadan çekilme kararını değerlendiren Macron “Bu durum Fransa-Çin’in iklim ve biyoçeşitlilik alanında partnerliğini daha da önemli kılıyor” dedi. 

ABD Dışişleri Bakanlığı artık Paris anlaşmasıyla ilgili BM iklim toplantılarında aktif bir üye olmayacaki fakat ‘gözlemci’ olarak oturmasına izin verilecek. Birleşmiş Milletler İklim Sözleşmesi’nin (Paris anlaşmasının sadece bir parçası) bir üyesi olarak kalacak. Bunun nasıl işleyeceği henüz netlik kazanmadı.

ABD anlaşmaya yeniden katılabilir mi?

Joe Biden, başkanlık yarışını kazanırsa ABD’yi yeniden taraf yapacağını vadediyor. Biden, seçim kampanyasında, Başkan seçilirse mümkün olan en kısa sürede yeniden katılmaya çalışacağını söyledi. Kurallara göre, ABD bir ay önceden haber vererek tekrar anlaşmaya katılabilir. İklim müzakerelerinin diplomatları, küresel ısınmayı görece katlanılabilir düzeylere düşürmenin ABD’nin mali ve diplomatik gücü olmaksızın daha da zorlaşacağını söylüyor.

Paris İklim Anlaşması

İklim değişikliği tehdidine karşı küresel tepkiyi güçlendirmek için 2015’te hazırlanan tarihin en büyük katılımlı ortak metni olan Paris İklim Anlaşması, sera gazı emisyonunu düşürerek bu sayede küresel sıcaklık artışını endüstri öncesi dönemine kıyasla 2 derecenin altında tutmayı ve 1,5 derece ile sınırlandırmayı hedefliyor.

Türkiye, imza atmayan tek G20 ülkesi

2015 yılında Paris’te gerçekleşen COP21 (Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı) sırasında sunulan anlaşma, 2016’da yürürlüğe girmişti. Türkiye anlaşmayı onaylamayan tek G20 ülkesi. Türkiye, anlaşmayı Meclis’ten geçirmemeye gerekçe olarak, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülke sınıfına sokularak fon tarafından desteklenme isteğini gösteriyor.

Dünya Haberleri