Buradasınız
Ana Sayfa > Haberler > Kirazlıyaylalı kadınlar: Maden şirketi istedi diye bir günde hakim de gördük savcı da!

Kirazlıyaylalı kadınlar: Maden şirketi istedi diye bir günde hakim de gördük savcı da!

Maden şirketine karşı yaşam alanlarını savunan ve geçtiğimiz gün gözaltına alınıp adli kontrolle serbest bırakılan kadınlar: “Ölürüz yine de toprağımızı Lübnanlı şirkete vermeyiz.”

Bursa’nın Yenişehir ilçesi Kirazlıyayla köyünde Lübnan sermayeli Meyra Madencilik tarafından yapılmak istenen çinko-kurşun-bakır zenginleştirme tesisi ve atık barajı projesine karşı, köylülerin mücadelesi sürüyor. Maden şirketine karşı yaşam alanlarını savunan ve geçtiğimiz gün gözaltına alınan kadınlarla konuştuk. Adli kontrol uygulamasıyla serbest bırakılan kadınlar, mücadeleden vazgeçmeyeceklerini belirterek, “Biz toprağımızı, köyümüzü koruduğumuz için bunlar yapılıyor. Köyümüz bizim nefes aldığımız tek yer. Ölürüz yine de toprağımızı Lübnanlı şirkete vermeyiz” diyor. Öte yandan köy jandarma ablukası altında.

“BU YAŞIMA KADAR NE ADLİYE NE SAVCI GÖRDÜM” 

Gözaltına alınanlardan Kaniye Karasu, 38 yaşına kadar ne adliye ne savcı gördüğünü dile getirerek, “Toprağını korumak suçmuş demek ki…. Her şey bir günde oldu.  Biz bu fabrika dursun diye üç aydır mahkeme bekliyoruz. Hiçbir şey yapılmadı. Maden şirketi istedi diye bir günde hakim de gördük savcı da. 38 yaşına kadar böyle bir şey yaşamayınca orada ağladım. Biz ne yaptık adam mı öldürdük, ne yaptık biz? Kötü bir şey de yapmadık ki biz. Biz toprağımızı, köyümüzü koruduğumuz için bunlar yapılıyor. Yıldırma politikası. 9 kişi gözaltına alındık. Aramızda 75 yaşında olan bile vardı. Sabah 8’da alındık akşam 6’da serbest bırakıldık” dedi.

“ŞİRKET ÇALIŞANLARI, ÖNÜMÜZÜ KESİP FOTOĞRAFIMIZI ÇEKTİLER”

Olay gününü de anlatan Karasu şunları söyledi: “Madenci şirketin beton mikserlerinin atıklarını, göle boşalttığının haberi geldi, gittiğimizde beton mikserler gitmişti. Dönüşte şirketin görevlileri önümüze kesti, ‘Sizin resminizi çekip jandarmaya vereceğiz’ dediler. Fabrikanın görevlileri bizim fotoğraflarımızı çekiyordu, kadınlar olarak biz de tepki gösterdik. Bizim önümüzü kestiler. ‘Bekliyorsanız şirketin önünü bekleyin, bizim önümüzü kesemezsiniz, hakkınız yok’ dedik. ‘Ben görevliyim çekerim’ deyince üstüne yürüdük, onlar da kaçtılar. Biz bir şey yapmadık. Darbedildim demiş, ama bizim haberimiz yok. Bizim üstümüze kaldı. Adam kendini dövmüş. Biz dövmüş olsak adam o şekil olur mu? Biz toprağımızı köyümüzü koruyoruz.  Hakkımızı istiyoruz. Haksız yere gözaltına alındık. Neye dayanarak bizi tuttular.  Evin dibine atık barajı yapılır mı? Kesinlikle, öleceğiz ama toprağımızı vermeyeceğiz.”

“MADEN ŞİRKETİNİN OYUNUYDU”

Olayın yaşandığı günü kısaca özetleyen başka bir köylü kadın, “Maden arıtma tesisinin dışında, göletimizde mikseri yıkamışlar. Onu görenler haber verdi. Bizler de gittik. Görevliler bizim fotoğraflarımızı çekti. Biz de dedik ki ‘Sizin buna hakkınız yok, yapamazsınız’. Olay bundan ibaret. Sonra sabah arkadaşları gözaltına almışlar biz de destek olmaya gittik. Beni de adliyede aldılar. İfadem alındı, savcıya, mahkemeye çıktık denetimli olarak serbest bırakıldık. Bence bir oyundu. Maden şirketinin oyunuydu. Amaç korkutmak” dedi.

“KÖYÜN EN GÜZEL YERİNE MADEN TESİSİ YAPIYORLAR”

Aylardır mücadele ettiklerini söyleyen köylü kadın, “Köylünün şirkete gösterdiği bir yer de var. Buraya yapabilirsiniz dediği. Ama köyümüzün dibine, mezarlığın dibine yapılmasını istemiyoruz. Oralar bizim piknik alanımız, çocukluğumuz, gençliğimiz orada geçti. Köyümüzün en güzel yerine maden arıtma tesisi yapılıyor. Ağaçlar kesildi. Oralar yok edildi. Maden arıtma tesisini istemiyoruz. Fabrika durdurulsun.  İlla olacaksa köylünün dediği yere yapılsın. Ama oraya köyümüzün en güzel yerine maden arıtma tesisi yapılmasın, bizim mücadelemiz sadece bundan ibaret. Doğamızı koruyoruz, köyümüz bizim nefes aldığımız tek yer, dokunmayın. Kimsenin huzuru kalmadı” diye konuştu.

Ne olmuştu?

30 Mart’ta ağaç kesimine başlayan Lübnanlı şirket, köylülerin ve milletvekillerinin tepkisi sonrası faaliyetine ara vermek zorunda kalmış, ancak 11 Mayıs’ta jandarma eşliğinde çalışmalarına yeniden başlamıştı. İş makinelerini durdurmak isteyen köylülerin önü jandarma tarafından kesilmiş, köye giden tüm yollar kapatılmış bazı köylüler gözaltına alınmıştı.

Dünya Çevre Günü dolayısıyla  Bursa Çevre Platformu’nun bölgede 7 Haziran günü yapacağı basın açıklamasına Platform temsilcilerinin katılımını engellemek için jandarma tarafından yollar kesilerek köye çıkış engellenmiş, yalnızca CHP Bursa milletvekili Nurhayat Alaca’nın geçmesine izin verilmişti. Bunun üzerine Kirazlıyaylalı kadınlar ve köylüler jandarma engelini aşıp kilometrelerce yürüyerek Platform üyelerinin yanına gelmiş ve basın açıklamasına katılmıştı. 8 Haziran sabahı da ifadeye çağrılarak bazıları gözaltına alındılar.

Ekoloji Birliği
Ekoloji Birliği; yaşama yönelik artan tehditlere karşı, yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok ekoloji örgütünün bir araya gelmesi ile 2018 yılında oluşmuştur. Amacı; birlik ve dayanışma temelinde ekoloji mücadelesini yükselterek, daha güçlü şekilde doğayı ve yaşamı savunmaktır.
https://ekolojibirligi.org

Bir yanıt yazın

Top