Kazdağları’ndaki altıncı şirket ve bazı kamu görevlileri hakkında suç duyurusuBildirilerBileşen EtkinlikleriHaberlerHukukSağlık by Ekoloji Birliği - 26 Eylül 202027 Eylül 20200 Çanakkale’de Oruç Karacık isimli yurttaş, tarlaları, yeraltı ve içme su kaynaklarını tehdit eden Alamos Gold’un Kirazlı Altın Madeni Projesine karşı dava açtı.Çanakkale‘de Oruç Karacık isimli yurttaş, Kirazlı Altın Madeni Proje alanına kuş uçuşu 7 kilometre mesafede olan arazisine olumsuz etkide bulunduğu için madenci şirket ve ilgili devlet kurumları aleyhine maddi ve manevi tazminat davası ile müdahalenin men’i davası açtı. Davayı Kazdağları Dayanışması avukatları adına Avukat Burcu Özaydın üstlendi. Kazdağları Dayanışması’nın takipçisi olduğu davada, Asliye Hukuk Mahkemesi’nden görevini yerine getirmeyen kamu idarecileri ve kamu görevlileri hakkında Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu ve ihbarda bulunulması talep edildi.Suç duyurusu ile ilgili yapılan başvuru sırasında ayrıca kamuoyuna yönelik bilgilendirme için bir de basın açıklaması gerçekleştirildi. Yapılan açıklamada şunlar vurgulandı:TARLALARIMIZ VE YERALTI VE İÇME SU KAYNAKLARIMIZ TEHDİT ALTINDAAltın madenciliği faaliyetleri nedeniyle, atık barajı ve asit maden drenajı kaynaklı olarak, yeraltı sularına ve bölgenin tek içme suyu kaynağı Atikhisar havzasına COVİD 19 virüsü siyanür ve ağır metaller karışacaktır. İnsan eliyle tahrip edilmiş tabiat alanlarında Covid 19 gibi zoonotic viruslerin varlığı en az 2.5 kat ve viruslerin insan yaşam alanlarına gecisi de %70 artmakta olduğu bir kaç ay önce bilim insanlarınca tespit edilmiştir. Bu bilimsel çalışmalarla Kirazlı Mevkii’nde madencilik faaliyeti nedeniyle kesilen ağaçlar ve yok olan orman ekosistemi nedeniyle Kovid 19’ riski ve etkisi artmıştır. Diğer yandan Corona virus salgınlarının ve virus mutasyonlarının başlıca sebeplerinden birisinin madencilik faaliyetleri olduğu da bilimsel olarak tespit edilmiştir. Yine Corona virusun su kaynakları içinde 4 haftaya kadar canlı kalabildiğine ilişkin bilimsel deliller de gözönüne alındığında yeraltı sularına ve bölgenin tek içme suyu kaynağı Atikhisar havzasına siyanür ve ağır metallerin yanısıra Corona virüsün de karışacak olması bölgedeki milyonlarca insanın hayatını tehdit etmektedir. Madencilik faaliyeti en iyi ihtimalle bölgenin tarım-hayvancılığının çökmesine , havanın, suyun, toprağın kanserojen –toksik maddelerle zehirlenmesine , bölge halkının bir kısmının ölümüne , bir kısmının hayatının geri kalanını kanser başta olmak üzere ağır hastalıklarla boğuşacak şekilde perişan olmasına , ölmeyen ve hasta olmayanların ise bağını, bahçesini, geçim kaynaklarını kaybedecek olmasına neden olur. sonuçlanacaktır.Yukarıda belirtilen nedenlerle bölge halkının hem Alamos Gold şirketinden hem de görevini yerine getirmeyen bakanlıklar ve Çanakkale valiliğinden tazminat hakkı doğmaktadır.GÖREVİNİ YERİNE GETİRMEYEN KAMU GÖREVLİLERİ İÇİN DE SUÇ DUYURUSUAyrıca davamızı açtığımız Asliye Hukuk Mahkemesinden sorumlu kamu görevlileri hakkında da savcılığa suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz. Çünkü TCK Md. 185 uyarınca “içme suyuna zehirli madde katma” suçunu düzenlemekte olup TCK Md. 185’e göre ” İçilecek sulara veya yenilecek veya içilecek veya kullanılacak veya tüketilecek her çeşit besin veya şeylere zehir katarak veya başka suretlerle bunları bozarak kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşüren kimseye iki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilir. İlgili şirket, halkın içme suyuna ve besin zincirine siyanür, toksik madde, radyoaktif madde, corona virus karıştıracaklarını bilmektedirler. Bilimsel raporlara göre korona virüsünün su içerisinde dört haftaya kadar canlı kalabildiği saptanmıştır. TCK Md. 77 de düzenlenen “insanlığa karşı suç” niteliğinde de olup, ayrıca bölgenin tarım hayvancılığının çökecek olması nedeniyle TCK 305 maddede düzenlenen “Temel Milli Yararlara Karşı Faaliyette Bulunmak Üzere Yarar Sağlama” suçu da oluşmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti halkının sağlığının bozulmasına, halkın kanser olmasına, tarım ve hayvancılığın çökecek olmasına neden olacak altın madeninden çıkacak altın gelirine ortak olmak TCK Madde 305’te düzenlenen “temel millli yararlara karşı faaliyette bulunmak için çıkar sağlama” suçunu oluşturmaktadır.İlgili kamu mercileri halkın sağlığı ile oynayan ve tehdit oluşturan bu faaliyete izin ve ruhsat vererek, alan tahsis ederek, ÇED olumlu kararı vererek sorumlu olmaktadırlar. Madencilik faaliyetinin başlaması halinde yukarıda belirtilen suçların gerçekleşeceğini bildikleri için teşebbüs aşamasındaki filleri önlemedikleri takdirde Çanakkale Valiliği, ilgili Bakanlıklar, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı ve diğer kamu görevlilerinin de sorumluluğu doğacaktır. RUHSATSIZ ALAMOS GOLD DEVLET ARAZİSİNDEN ÇIKARILSIN!İnsan eliyle tahrip edilmiş tabiat alanlarında Covid 19 gibi zoonotic viruslerin varlığı en az 2.5 kat ve viruslerin insan yaşam alanlarına gecisi de %70 artmaktadır. Bu durum bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Kirazlı Mevkii’nde madencilik faaliyeti nedeniyle kesilen ağaçlar ve yok olan orman ekosistemi nedeniyle Kovid 19’un etkisinin artmasına neden olunmuştur. Madencilik faaliyetleri Corona virus salgınlarının ve virus mutasyonlarının başlıca sebeplerinden birisi olduğu bilimsel olarak tesbit edilmiş olduğundan ve madenin çalışması halinde yeraltı sularına ve bölgenin tek içme suyu kaynağı Atikhisar havzasına siyanür ve ağır metallerin karışacak olması sonucu bölgede sağlıklı yaşam koşullarının davalı şirket tarafından tehdit edilmesi, bölgenin tarım-hayvancılığının çökecek olması, aşağıda açıkladığımız bilimsel delilleriyle madencilik faaliyetlerine bağlı olarak Corona virus salgınlarının artacak olması sonucunu getirmektedir.Davanın avukatı Burcu Özaydın, ÇED olumlu kararlarına imza atan devlet kurumlarının da sorumluğu olduğunun altını çizerken, dava sonuçlanıncaya dek davalı şirketin orman niteliğindeki devlet arazisinden çıkarılması ve müdahalesinin men’i yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinde bulunduklarını da söyledi. Share on Facebook Share Share on TwitterTweet Share on Pinterest Share Send email Mail Print Print