Suudi şirket Albassam Group’un devrede olduğu Kanal Çeşme Projesi, Kanal İstanbul’un yankıları henüz sona ermemişken kamuoyunda büyük etki yarattı.

13 Eylül 2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan 1532 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile İzmir’in Çeşme ilçesinde bulunan 178 parsel SİT arazisinin statüsü değiştirildi. 25 Ocak 2020 tarihinde yayınlanan Resmi Gazete’de ise 2054 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Çeşme’de 178 parsel, Urla’da ise 333 parsel arazinin ‘acele’ kamulaştırıldı.

Suudi şirket devrede!

Arazilere ilişkin bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzası ile gerçekleşen ‘acele’ kamulaştırma işlemi kafalarda soru işaretleri oluşturdu.

Söz konusu arazilerin akıbeti kamuoyunca merak konusu haline gelirken Suudi Arabistan merkezli Albassam Group’un ‘Çeşme Yeni Turizm Alanı Yatırım Projesi’ adı altında hazırladığı proje gündeme bomba gibi düştü. Projeye göre Çeşme’ye yeni konutlar, oteller, marinalar, bir havaalanı yapılması öngörülüyor. Ancak projede en çok dikkat çeken nokta Çeşme Kanalı.

Türkiye gündemi ‘Kanal İstanbul’a ilişkin tartışmaları tam anlamıyla geride bırakmamışken ‘Çeşme Kanalı’ projesi gündeme bomba gibi düştü.

KAMU VE ÖZEL SEKTÖR

Suudi Arabistan merkezli Albassam Group tarafından hazırlanan ‘Çeşme Yeni Turizm Alanı Yatırım Projesi’ne ilişkin hazırlanan tasarıda projenin kamu ve özel sektör ortaklığı ile gerçekleştirileceği ifade edilirken; söz konusu kamu kuruluşunun Kültür ve Turizm Bakanlığı ya da İzmir Valiliği olabileceği ifade edildi. 

ŞİRKETTEN 2023 VURGUSU

Albassam Group’un projeye ilişkin görüşleri bu kadarla da bitmiyor. Projenin ülke ekonomisine 2 milyar ABD doları katkı sunacağı ifade edilirken projenin 2023 hedeflerine uygun olduğunun belirtilmesi dikkat çekti.

EYLÜL AYINDA MI VERİLDİ?

Cumhurbaşkanlığı tarafından 13 Eylül 2019 tarihinde yayınlanan karar ile Çeşme ve Urla’da bulunan araziler SİT alanından çıkartılmış, 25 Ocak tarihinde çıkartılan Cumhurbaşkanlığı kararı ile ise de arazilerin kamulaştırılma işlemi gerçekleştirilmişti.

Çeşme’de 178, Urla’da 333 parsel araziye el konulması ile birlikte  ve SİT alanına ilişkin ilk kararın Eylül ayında verilmesi ise akıllara söz konusu araziler için “Suudi şirkete Eylül ayında mı söz verildi?” sorusunu getirdi.

Çeşme’ye yapılacağı öngörülen kanalın konumu da bir hayli ilginç. Kanal,  Alaçatı Sörf Merkezi ile Mersin Koyu arasında yer alıyor. Bölgede yaşayanların aktardığına göre yapılması muhtemel olan bir kanal dünyanın ender sörf merkezlerinden biri olan Alaçatı’da geri dönülemez bir tahribat oluşturacak ve sörf turizminin de sonu anlamına gelecek.

URLA NE OLACAK?

25 Ocak’ta Cumhurbaşkanı Kararı ile Çeşme’de 178 parsel arazinin ‘acele’ kamulaştırılması ile birlikte söz konusu projelerin ortaya çıkmasının akabinde aynı karar ile 333 parsel arazinin kamulaştırıldığı ve kayyum ile yönetilen Urla’da ne olacağı ise merak konusu.

EKREM ORAN’DAN AÇIKLAMA

Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran ise konuya ilişkin hiçbir bilgilerinin olmadığını ve ilgili bakanlıkların kendilerine bilgi vermelerini beklediklerini kaydetti.

İzGazete‘de yer alan açıklamaya göre, Çeşme’de Suudi Albassam Group tarafından yapılması planlanan Çeşme Kanalı’na ilişkin Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran tarafından yapılan açıklamada “Çeşme halkının seçilmiş başkanı (Şehr-i Emin’i) olarak Çeşmemizi ileriye taşıyacak her türlü turizm yatırımının takipçisi ve destekçisi olmak görevimdir.  Ancak; Çeşme’nin ve Çeşmelinin haklarını kimsenin (özellikle de yabancıların) ham yapmasına veya bu konuda spekülasyon yapılmasına göz yummam, yumamam. Buna müsaade etmem. Bu çerçevede Turizm Bakanlığımızca gündeme getirilen, Turizm Yatırım Alanı Projesi’ne ilişkin düşüncemizi; partimin yetkili kurullarının bu konudaki değerlendirmelerini, bakanlığımız yetkililerimizce tarafımıza yapılacak bilgilendirmenin ardından kamuoyumuzla paylaşacağımı saygıyla bildiririm” ifadelerine yer verildi.