Bursa’nın merkez Nilüfer ilçesi İnegazi Mahallesi’nde yapılması planlanan kalker ocağı, kırma-eleme, yıkama ve hazır beton tesisine karşı çıkan İnegazi halkı ve doğaseverler, ÇED süreci gereği halkı bilgilendirme toplantısı yapmak isteyen şirkete toplantı yaptırmayarak projeye karşı mücadele başlattı. 

Nilüfer’in İnegazi Köyü, bir şirket tarafından 2 bin 300 dönümlük arazi üzerine yapılmak istenen Kalker Ocakları, Kırma-Eleme, Yıkama ve Hazır Beton Tesisleri tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. 2011 yılında 160 bilim insanı tarafından ‘agro’ yani tarım turizm alanı ilan edilmek istenirken, gelinen noktada İnegazi’ye taş ocağının reva görülmesine köylüler tepki gösterdi. 

Bursa‘nın merkez Nilüfer ilçesi İnegazi mahallesi ve çevre köylerde yapılması planlanan kalker eleme kırma ocağı için köy meydanında yapılması planlanan halkın katılım toplantısı yöre sakinleri tarafından protesto edildi. Köylüler, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü yetkililerine “Halk proje hakkında bilgilenmek istememiştir” şeklinde tutanak tutturuldu. 8 mahalleyi olumsuz etkileyeceği belirtilen kalker ocakları, kırma-eleme, yıkama ve hazır beton tesislerine karşı çıkan köylüler, meslek odaları, çevre örgütleri ve siyasi parti temsilcileriyle birlikte meydana indi. Vatandaşlar, “Köyümüzü talan etmelerine izin vermeyeceğiz” sloganları attı.

TOPLANTIYA KATILMADILAR

Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu süreci başlayan proje kapsamında yapılmak istenen bilgilendirme toplantısına katılmayan halk, sloganlar atarak arazilerinin talan edilmesine fırsat vermeyeceklerini belirtti. Nilüfer’in doğasına ve verimli tarım arazilerine zarar verecek projeye karşı çıkan İnegazi, Kuruçeşme, Üçpınar, Atlas, Çalı, Yaylacık ve Tahtalı mahallesi sakinleri, yapılmak istenen bilgilendirme toplantısına katılmayıp sloganlar atarak projeyi protesto etti.

Projeden olumsuz etkilenecek olan bölgenin mahalle muhtarları başta olmak üzere çok sayıda vatandaş ellerindeki ‘Çilek, fasulye, süt bize yeter. İnegazi’nin yok olmasını istemiyoruz’, ‘Doğanın talanına hayır’ yazılı dövizlerle sloganlar atarak, topraklarına sahip çıktı.

AKADEMİK ODALAR VE SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ DESTEK VERDİ

Projeye karşı tavır koyan halka, Nilüfer Kent Konseyi, Doğader ve Ziraat Mühendisleri Odası’nın yanısıra; sivil toplum örgütleri, ilgili akademik odalar, mahalle komiteleri ve siyasi partilerden de destek geldi.

TOPLANTI BAŞLAMADAN BÖLGEDEN AYRILDILAR

Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Zafer Yıldız, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz, İYİ Parti Nilüfer İlçe Başkanı Levent Öncü, Nilüferli muhtarlar ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcilerinin de yer aldığı İnegazi Mahallesi’nde, ilgili firma ve bakanlık yetkilileri bilgilendirme toplantısını gerçekleştiremeden bölgeden ayrıldı.

HALK TAŞ OCAĞINA TEPKİLİ

Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı bölgede vatandaşlar bölgenin ekosistemine zarar verecek projeye karşı sonuna kadar mücadele edeceklerini ifade ederken İnegazi Mahalle Muhtarı Nurettin Aydın da projenin çok geniş bir alanda doğayı olumsuz etkileyeceğini belirterek kendilerinin tarım ve doğa turizmiyle gündeme gelmek istediklerini söyledi.

Verimli tarım alanlarında çok sayıda meyve sebze yetiştiğini ifade eden Muhtar Aydın, gelecek nesillere yeşil bir doğa bırakmak istediklerini vurguladı.

MİLYONLARCA METRE KÜP SU AKIP GİDECEK

Projenin sadece bölgeye değil, tüm Bursa ve Nilüfer’e zarar vereceğini söyleyen Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Çevre Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ise “İnegazi’ye 300 metre mesafede yapılacak çalışmaların bölge halkına çeşitli açılardan zarar verecek. Burada binlerce ton dinamit patlatılacak. Ortaya çıkacak toz tarım alanlarına zarar verecek. Kullanacağı milyonlarca metreküp su hoyratça akıp gidecek. Buraya yapılacak proje bilim ve insan aklıyla açıklanamaz” dedi.

6 KÖYDEKİ TARIMI YOK EDECEK

Yerleşim yerine 300 metre yakınlıkta yapılacak olan taş ocağından çıkacak toz emisyonlarının, 7 köydeki tarımı yok edeceğine değinen Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Çevre Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, bölgede tonlarca dinamit ve alfo patlatılarak evlerin büyük zarar göreceğini kaydetti. İki parselde taş ocağının işletileceğini anlatan Aksoy, “Bunların her birisinin kapasitesi bir milyon ton. Yani 2 milyon ton taş üretecekler. İnce olanları da çimento yapımında kullanacaklarını söylüyorlar. Kuracakları çimento hazırlama tesisinin ise kapasitesi saatte 140 ton. Taş ocağı ve çimento hazırlama tesisi için 100 bin metreküp su kullanacaklar. Köyün yakınında geçen ve Yaylacık Barajı’nı beselleyen havzadan yararlanmak istiyorlar. Bunun yanında buralardan çıkacak tozu yine olmayan su kaynaklarını kullanarak, engelleyeceklerini ifade ediyorlar. Bu teknik olarak mümkün değil. Kuraklıkla karşı karşıya kaldığımız bugünler su kaynaklarımız tehdit altında. Ocağın yapılmasıyla burada su ve tarım diye bir şey kalmayacak” diye konuştu.

SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEKLERİ SÖZÜ VERDİLER

Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Neslihan Binbaş da, İnegazi’ye gelerek bölge halkına destek verenlere teşekkür etti ve sonuna kadar gereken mücadelede üzerilerine düşeni yapacaklarını söyledi. DOĞADER adına bölgeye gelen Murat Demir de Bursa ve Nilüfer’in yeşil dokusuna zarar verecek yeni bir projeye asla geçit vermeyeceklerini belirtti. DOĞADER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Demir konuyla ilgili şöyle konuştu:

“Az önce içeride madenci şirket, çevre etki değerlendirmesi raporu alabilmek için halkı bilgilendirme toplantısı yapmak istedi. Mevzuat gereği kendileri çok istediğinden dolayı değil. Mevzuatta yer aldığı için bunu yapmak istiyorlar. Ama burada bulunan İnegazi ve çevre köylülerimiz burada kendi ifade ettikleri gibi içeride de ifade etti muhtarlarımız.  “Ne sizi, ne toplantınızı ne de bilginizi istemiyoruz. Geldiğiniz gibi lütfen gidin” dediler ve tutanağa “Burada toplantı yapılamamıştır, bilgilenme istemiyoruz”  diyerek tutanak tutulup muhtarlarımız tarafından imzalanmıştır. Bu bir başlangıç. Mücadelenin başlangıcı bugün. Madenci firmayı bütün yasal yollarla da, mücadelemizde de buradan tamamen def edene kadar mücadelemiz devam edecek.”